|
MİLLİ GAZETE YAZILARI ( Hak geldi Batıl zail oldu )
İktidar-Muhalefet kavgası ülkede tozu dumana katarken
Türkiye batıyor
Partisinin il başkanları ve il müfettişleri toplantısında konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, hem iktidara, hem ana muhalefete yüklendi.
Allah aşkına söyledikleri şu cümlelere bakın. Biri birini “ciddiyetsizlikle, sürrealistlik”le suçluyor. Öbürü, “patavatsız-pişkin” diye karşılık veriyor. Seninki benden kara kavgası yapıyorlar. Aylardır milletimizi bu kısır kavga ve çekişmelerle oyalıyor, kandırıyorlar. Sadece kandırsalar iyi. Bu tavırları maalesef toplumumuzu geriyor. Kamplaşmaya ve huzursuzluğa neden oluyor.
Halkın geleceğe olan güveninin her geçen gün biraz daha kaybolduğunu, enflasyonun tırmandığını, işsizliğin süratle arttığını, piyasada tehlikeli boyutta durgunluk yaşandığını, dar ve orta gelirli vatandaşların beslenmesinde önem taşıyan, buğday, bakliyat, pirinç, sıvıyağ fiyatlarında rekor artış yaşandığını anlatan Kutan, “Peki bunlar gündemde mi? Hayır!” şeklinde konuştu.
Ankara Bürosu
Türkiye’nin tarihinin en kritik döneminden geçmekte olduğunu, ancak iktidar ve anamuhalefet liderlerinin böylesine önemli bir süreçte kısır çekişmeler içine girerek, gerginlikten siyasi rant elde etmeye çalıştıklarını söyleyen Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, “Büyük Ortadoğu Projesi adım adım uygulamaya konulurken, bunlar çelik çomak oynamaktadır. Coğrafyamız kurtlar sofrasında pay edilmeye çalışılırken, bunlar horoz dövüşü yapmaktadır. Hacivat’la Karagöz, Pişekar ile Kavuklu gibi orta oyunu oynamaktadır” dedi.
Partisinin il başkanları ve il müfettişleri toplantısında konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, ülke ve dünya gündemindeki gelişmeleri değerlendirdi. İl ve ilçe kongrelerini hızla tamamladıklarını belirten Kutan, “Hamdolsun bu kongrelerimizde büyük bir teveccühe şahit oluyoruz. Bütün teşkilat mensuplarımızda aynı kararlılık, aynı coşku ve aynı inancı görmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Millî Görüşçü olmanın izzet ve şerefini paylaşıyoruz. O Millî Görüşçüler ki herkesin eğildiği bir dönemde, dimdik duruyorlar. O Millî Görüşçüler ki; ‘makam’ için değil ‘vatan’ için çırpınıyorlar. Bu inanç ve kararlılık, göğsümüzü kabarttığı kadar, geleceğe olan inancımızı da arttırıyor” diye konuştu.
D-8 aktif hale gelmeli
Geçtiğimiz günlerde, Cidde’de İslâm Konferansı Teşkilatı Genel Sekreteri Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu’nu ve Rabutatül Alemi İslam Genel Sekreteri Abdullah Türki’yi ziyaret ettiğini, bu görüşmelerde mazlum İslâm Coğrafyası için yapılması gereken çalışmaları istişare ettiklerini ve 54. Erbakan Hükümeti döneminde kurulan D-8’lerin mutlaka aktif hale getirilmesi gerektiğini söylediğini vurgulayan Kutan, şunları söyledi: “Gururla söylüyorum; D-8’ler 20. yüzyılın, 21’inci yüzyıla en büyük armağanıdır. Millî Görüş’ün öncülüğünde kurulan D-8’ler yeterince aktif hale getirilseydi, bugün ne Irak işgal edilebilir, ne de Filistin’de İsrail devlet terörü uygulayabilirdi. Ama heyhat!. Böylesine büyük bir hizmete imza atmış, ülkemize izzet ve itibar kazandırmış muhterem Erbakan, yıllardır siyasi yasaklı..”
23 Nisan başbakanları yapmaz!
Ekonomide de tablonun her geçen gün kötüye gittiğine işaret eden Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, “Biz afaki konuşmayız, rakamlarla, fotoğraflarla konuşuruz. Pirinç: yüzde 123, ayçiçek yağı: yüzde 175, Kuru fasulye: yüzde 161, Nohut: yüzde 175, Fakir sofraların vazgeçilmez yiyeceği bulgur; yüzde 100. Ne rakamları bunlar? Halkımızın en temel ihtiyaç maddelerinin son 6 aydaki fiyat artışı. Hani ekonomi büyüyordu? Hani enflasyon yüzde 4’lerde olacaktı? Madem her şey bu kadar güzel, güllük gülistanlık, bu zamlar nerden çıktı? Peki bu aşırı artışlar karşısında Hükümet’in çözüm önerisi ne? “Pirinç yemeyin. Bulgur yiyin”… Bir Fransız kraliçesi vardı. “Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler” demişti. İşte bunlar da en az onun kadar milletten uzak. Mutfak yanıyor haberleri yok. Pirinç yemeyecekmişiz de bulgur yiyecekmişiz. Önerdikleri çareye bak. Uzayda mı yaşıyorsunuz siz. Bulgur bile yüzde 100 zamlanmış sayenizde. Bulguru da bulamıyor artık millet. Tamam pirinç zamlandı, bulgur yiyelim. Peki benzin fiyatı artınca “arabadan inip bisiklete binin mi” diyeceksiniz. Çaya zam gelince; “çay içmeyin-su için” mi diyeceksiniz. Ne biçim çözüm bu böyle.. 23 Nisan çocuğu gibi bunlar” diye konuştu.
YAZIKLAR OLSUN!
Hükümetin IMF politikaları ile tarımı bitirdiğini, ülkenin kuru fasulyeyi Amerika’dan, buğdayı Ukrayna’dan alır hale getirildiğini söyleyen Kutan, “Gıdada kendi kendine yeten 7 ülkeden biri olarak övünüyorduk. Şimdi ülkemizi sömürge ülkesi haline getirdiler. Eserinizle gurur duyuyor musunuz!. Yazıklar olsun. Bakın Millî Görüş’te iken nasılmış, şimdi ne hale getirmişler. Refahyol iktidarından sonra ekmeğin fiyatı 57 kat, etin fiyatı 65 kat, yumurtanın fiyatı 140 kat, sütün fiyatı 50 kat artmış. Neden hâlâ milletimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın Başbakanlığında kurulan o hükümeti efsane olarak anıyor anlıyor musunuz! İşte bizim gömlek farkı dediğimiz budur. Bu işler gömleksiz olmaz. Bu yüzden birilerinin “çıkardık” dedikleri o gömleği şerefle ve onurla taşıdık, taşıyoruz ve taşımaya devam edeceğiz. Çünkü tablo ortadadır. Tek Çare Millî Görüş’tür, Saadet Partisi’dir. Bu milletin tek umudu sizsiniz! Ancak unutmamak gerekir ki; mazlumlar ayağa kalkmadıkça, zalimler diz çökmez. Filistin için ayağa kalkacağız. Fakir fukaranın, garip gurebanın hakkı için ayağa kalkacağız. Bu millet, bu toprak, bu vatan için ayağa kalkacağız! Bunun için de ilk adım olarak, önümüzdeki yerel seçimlerde, en büyük zaferi kazanacağız.
KAVUKLU İLE PİŞEKAR OYUNU
Ülkenin tarihi bir dönemeçten geçtiğini, ancak iktidar ve anamuhalefetin, bu tarihi süreci yönetme konusunda sınıfta kaldığını dile getiren Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, “Büyük Ortadoğu Projesi adım adım uygulamaya konulurken, bunlar çelik çomak oynamaktadır. Coğrafyamız kurtlar sofrasında pay edilmeye çalışılırken, bunlar horoz dövüşü yapmaktadır. Hacivat’la Karagöz, Pişekar ile Kavuklu gibi orta oyunu oynamaktadır. Memuru, işçisi, emeklisi, esnafı, çiftçisi ve işsizi başta olmak üzere milletin büyük çoğunluğu, yoksulluk ve açlık sınırına itilmiş iken Allah aşkına söyledikleri şu cümlelere bakın. Biri birini “ciddiyetsizlikle, sürrealistlik”le suçluyor. Öbürü, “patavatsız – pişkin” diye karşılık veriyor. Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş. Seninki benden kara kavgası yapıyorlar. Aylardır milletimizi bu kısır kavga ve çekişmelerle oyalıyor, kandırıyorlar. Sadece kandırsalar iyi. Bu tavırları maalesef toplumumuzu geriyor. Kamplaşmaya ve huzursuzluğa neden oluyor. Her salı günü, iktidarıyla-muhalefetiyle Meclis’teki siyasi parti gruplarında yaptıkları konuşmalara bakınız. Dış politika, ekonomik ve sosyal konulardaki gelişmeler ve bunlara ait çözüm teklifleri mi tartışılıyor? Hayır. Tam tersine toplumda gerilimi ve kamplaşmayı tırmandıracak konuşmalar yapılıyor. Çünkü bundan siyasi rant elde etmek istiyorlar.” Halkın geleceğe olan güveni her geçen gün biraz daha kaybolduğunu, enflasyonun tırmandığını, işsizliğin süratle arttığını, piyasada tehlikeli boyutta durgunluk yaşandığını, dar ve orta gelirli vatandaşların beslenmesinde önem taşıyan, buğday, bakliyat, pirinç, sıvıyağ fiyatlarında rekor artış yaşandığını anlatan Kutan, “Peki bunlar gündemde mi? Hayır!” uyarısında bulundu.
Yerel yönetimlerde iktidara geleceğiz
Önümüzdeki yıl yapılacak yerel seçimlere de parti olarak en iyi şekilde hazırlanmakta olduklarını belirten Kutan, 5 Nisan’da Ankara’da yapılan “Mahalli İdareler Hamle Toplantısı” ile “Bismillah” diyerek yerel seçimlerin startını verdiklerini hatırlattı. Geçen hafta da İstanbul İl Başkanlığı bünyesinde “Yerel Yönetimler Okulu”nun açılışını yaptıklarının kaydeden Kutan, “Millî Görüş genel iktidarda olduğu kadar, yerel iktidarda ve belediyelerde de yeni bir çığır açmıştır. Belediye Başkanlarımız efsane hizmetleriyle milletimizin gönlünü fethetmiştir. Millî Görüş sayesinde çeşmeler akmaya, yollar asfaltlanmaya başlamıştır. Fakir fukaranın karnı doymuş, garip gureba sıcak yuvaya kavuşmuştur. Millî Görüş’ün ortaya koyduğu ilkelere inanan ve bu ilkelere göre çalışan idareciler ancak böyle başarılı çalışmaların altına imza atarlar. Şayet, aynı yöneticiler bu ilkelerden uzaklaşır ve Millî Görüş gömleğini çıkarırlar ise, aynı başarıyı sağlayamazlar. Bunun onlarca örneği vardır. En somut örneği ise AKP’dir. Şu anda az sayıdaki Saadet Partili belediyelerin ortaya koyduğu başarıyı, Millî Görüş gömleğini çıkarmış AKP’li belediye başkanları gösterememektedir. Saadet Partili Belediye Başkanı Ümit Çebi kardeşimiz geçtiğimiz hafta yapılan bir değerlendirmede yılın en başarılı belediye başkanı seçilmiştir. Kendisini huzurlarınızda tebrik ediyorum. Millî Görüş kadroları inşallah bu seçimlerde de yeniden iktidara gelecek, milletimiz de özlediği efsane hizmetlere yeniden kavuşacaktır” dedi.
İslâm aleminin umudu Türkiye
İslam coğrafyasında kan ve gözyaşının akmaya devam ettiğini, Filistin’deki insanlık dramının her geçen gün büyüdüğünü söyleyen Kutan, şöyle konuştu: “Aylardır, bütün dünyanın gözü önünde Filistinlilere soykırım uygulanıyor. Yazıklar olsun. Bir kez daha bu terörü yapanları ve buna sessiz kalanları bütün nefretimle lanetliyorum. Peki, Filistin’de masum çocuklar şehit edilirken AKP ne yapıyor? İsrail Cumhurbaşkanı Peres’i Meclis’te ağırlıyor. Ayakta alkışlıyor. İsrail’in talepleri için Suriye’ye gidip arabuluculuğa soyunuyor. Amerika’nın, Avrupa’nın, İsrail’in ipiyle kuyuya inilmez. Yalancı dostlarla, iki yüzlü müttefiklerle oyalanmak yerine, tarihin bize yüklediği misyona dönün. Bir süre önce Cenab-ı Hakk’ın lütfuyla yaptığım Umre ziyaretinde de, değişik ülkelerden gelen Müslüman kardeşlerimiz de aynı talepte bulundular. “Bütün İslâm Alemi’nin umudu Türkiye’dir” dediler. Bu nedenle Türkiye, Batı’ya uyduluk değil mazlum İslâm Coğrafyası’na öncülük etmek zorundadır. Millî Görüş’ün D-8 oluşumunda ortaya koyduğu gibi, şahsiyetli bir dış politika uygulamalıdır. Mazlum İslâm dünyası Türkiye’den bunu bekliyor, bunu istiyor.”
|