Tekil Mesaj gösterimi
Alt 03-12-2009, 02:08   #7
Kullanıcı Adı
kasım
Standart
TARİHE GEÇEN GÜN: 28 ŞUBAT




Çok az tarih vardır hafızalarda kalan, bir sürece ismini veren!

28 Şubat'ta, Türk siyaset tarihi için işte böyle bir gün, hem de en çok ders alınacak olanı!


1. Türkiye'de Önceki Yılların MGK Toplantıları

28 Şubat 1997 tarihinde yapılan MGK toplantısının 68 yıldır yapılan Milli 3üvenlik Kurulu toplantılarından tek farkı, toplantının öncesi ve sonrasında yaşa*nan sahnelerdi.

Ne 1974'deki Kıbrıs çıkarmasında, ne 1991 Körfez harekâtında, ne Doğu Bloğu'nun parçalanmasında, ne de Bosna ve Azerbaycan katliamları sırasında, 28 Şubat günü yaşananlar yaşandı.

"Öncesi ve Sonrasıyla 28 ŞUBAT" isimli kitabımda yazdığım gibi Bkz. Sh.44–45), Milli Güvenlik Kurulu toplantısının gündemine irtica konusu bu vadar kapsamlı bir şekilde, ilk defa REFAHYOL Hükümeti zamanında geliyor ve siliyor değildi.

28 Şubat gündemine getirilen ve konuşulan konular, takriben on yıl kadar önce de aynı kapsamla gündeme gelmişti. ANAP'ın tek başına iktidarda ve merhum Turgut Özal'ın başbakan olduğu, 25 Temmuz 1986 ve 27 Ocak 1987 tarihle*rindeki bu toplantıların, ne öncesinde ne de sonrasında, 28 Şubat 1997'dekine benzer bir medya tantanası yaşanmamıştı.

Peki neden?


Cevabını hemen vereyim:

O tarihlerde, kartelci sermaye ile rantiyeci medyanın ANAP Hüküme*ti'nden, özellikle Turgut Özal'dan bir rahatsızlığı yoktu ki! Zira Özal, devletin bütün mali imkanlarını, hatta Fak-fuk-fon'da toplanan sosyal yardım bağışlarını dahi rantiyeci medya ve kartelci sermayenin emrine tahsis etmiş, onlara yorulmadan riske girmeden, kolay kazanç yollarını açmış bir Başbakan'dı. Özal'a irtica baha*nesiyle tepki göstermek, bu tatlı gelirlerden yoksun kalmak, oluşan toz pembe dünyalarını alt üst etmek demekti.

REFAHYOL döneminde ise durum farklıydı. Önce, Fak-Fuk-Fon'un bütün geliri, fakir ve fukara halkımıza yönlendirilmiş; iç borçlanmanın kısılması ve mus*lukların halka doğru açılması sonucu, ANAYOL döneminde, yıllık kazançlarının yüzde 87'sini faizden kazanan rantiyeciler hem tatlı teşviklerinden, hem de tatlı faiz kazançlarından mahrum kalmışlardı. Böyle olunca da, REFAHYOL Hükümeti'ne karşı her fırsattan azami derecede istifadeye çalışacaklardı, çalıştılar da.

2. Toplantı Öncesi Yükseltilen Tansiyon ve Anormal İlgi

Yukarıda da belirttiğim gibi, kuruluşundan 28 Şubat 1997 tarihine kadar yapılan Milli Güvenlik Kurulu Toplantılarının hiçbirisi, 28 Şubat 1997 tarihindeki kadar medya ilgisine mazhar olmamıştı. İstanbul ve Ankara'dan gelip köşk kapısını kamp yerine çeviren ulusal televizyonların canlı yayın arabaları, en popüler haber spikerleri ve yorumcuları, yazılı basının şöhretli köşe yazarları, yabancı gazeteciler o gün saat 12'den gece saat 24'e kadar heyecanlı bir bekleyiş içindeydiler.

Zaten günler öncesinden rantiyeci medya gazetelerinin manşetleri. TV'lerin haber bültenleri bu toplantının uzun süreceği ve son derece tartışmalı geçeceği havasını oluşturmuştu.

İşte havayı oluşturan manşetlerden sadece birkaç örnek:

"Pompalı, MGK'da" (11.02.1997Hürriyet) ' "En kritik MGK" (18.02.1997 Sabah)

"Erbakan MGK'da terleyecek" (24.02.1997 Radikal) - "Gözler Cuma'da" (26.02.1997Hürriyet)

"Herkes çok gergin" (26.02.1997 Sabah)

"Erbakan tırmandırıyor" (26.02.1997 Radikal)

"Kritik MGK bugün" (28.02.1997 Haber)

"MGK Toplantısında Beşi de konuşacak" (28.02.1997 Sabah)

"Tarihi MGK Toplantısı" (28.02.1997 Akşam)


Medyanın 28 Şubat MGK toplantısına gösterdiği bu ilgi ve alaka, REFAHYOL döneminden sonraki aylarda yapılan MGK toplantıları sırasında kısmen azalmakla beraber yine de devam ettirildi. Nitekim Hürriyet'ten Serdar Turgut da bunu farketmiş olmalı ki, 17 Nisan 1997 tarihli bir yazısında şöyle diyordu:

"Bu arada farkında mısınız, Türkiye'de ne kadar fazla MGK toplan*tısı yapılıyormuş! Medya, bu konuda yeni başlattığı, aylık "MGK'ya geri sayım başladı", haberlerini yapmazdan önce, kimse bu toplantıların bu kadar fazla yapıldığını bilmiyordu. Bir şey daha eklemek istiyorum. Her ay MGK'nın kritik geçeceği yolundaki haber bombardımanından da acayip derecede sıkıldım. Haberiniz olsun. Bu memlekette kritik gün enflasyonu vardı zaten, şimdi buna bir de aylık MGK Toplantısı öncesi, toplantı günü ve sonrası eklendi."


Devam edecek...
kasım isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla