Mehmet Akif 47 yaşında iken İstanbul'dan gizlice Anadoluya geçti.Amacı milli mücadeleye destek olmaktı.
Kastamonu milletvekili seçildi.Vatanını o kadar çok seviyordu ki , yurdunun üstünden ezan seslerinin dinmemesi için sonuna kadar savaşacaktı.
İstiklal marşını yazdı.Verilen para ödülünü kabul etmeyen Mehmet Akif , daha sonraları cepheleri tek tek gezerek orduya moral verecekti.
' Ruhumun senden , İlahi , şudur ancak emeli :
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli .
Bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli -
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli. '
Diyordu Mehmet Akif.Milli mücadeleye katılma nedeni buydu.
Ancak milli mücadele kazanıldıktan sonra herşey değişti.
O da milli mücadeleden sonra unutulan kahramanlardan sadece biri olmuştu.
Üstelik peşinde bir polis sürüsüyle geziyordu.
Çünkü o Atatürk'ün yeniliklerine hazmedemeyen biri olarak görülüyordu.
Çünkü o Türklerin ve Arapların ayrılamaz bir bütün olduğunu söylüyordu.
Çünkü o Müslümanların kardeş olduğunu düşünüyordu.
Yazarı bulunduğu Sebilürreşad dergisi '' Şeyh Said arada sırada Sebilürreşad okuyormuş , o halde isyana senin dergin sebep oldu''
denerek kapatıldı ve sahibi Eşref Edip Fergan da yakalanarak istiklal mahkemeleri tarafından idamla yargılanmak üzere tutuklandı.( Akifname sayfa 505 )
Mehmed Akif artık sıkılmıştı onun tabiriyle peşindeki ' polis hafiye'siyle gezmekten.52 yaşındayken Mısır'a gitmeye karar verdi.
Onu öz vatanını satıp ecnebi vatanına gitmekle suçladılar. O bunu diyenlere şöyle dedi :
''Arkamda polis hafiyesi gezdiriyorlar.Ben vatanını satmış ve memlekete ihanet etmiş adamlar gibi muamele görmeye tahammül edemiyorum ve işte bundan dolayı gidiyorum'' diyordu( Akifname sayfa 505 )
11 yıl Mısır'da sefil hayatı sürdü.63 yaşında çok hastayken , vefat etmesine yakın İstanbul'a geri dönmeye karar verdi.Vapur Çanakkaleden geçerken İstanbul'un camilerini görünce ağlamaya başlayan şairin yanında sadece zevcesi İsmet hanım vardı.( Akifname sayfa 508 )
Onun geri gelişini hazmedemeyen kişiler ona vize veren konsolosluk hakkında tahkikat başlatmış ve bu tahkikat vefatına kadar sürmüştür.
Milli mücadelenin önderlerinden Mehmet Akif Ersoy , kendi vatanında vatan haini muamelesi görüyordu.Kendi vatanında böyle aşağılanmanın burukluğuyla , İstanbul'a geldikten 5 ay sonra vefat etti.
Kaynak : Akifname
Neden düşman kesildiler dersiniz..?!
O mısraları bu şuurla yazdığı için işde..!
Vatana hizmetin ödülü vatana hasret kalmak oldu ... !
Konu LeyaL tarafından (09-03-2009 Saat 11:05 ) değiştirilmiştir..
|