Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09-15-2009, 15:43   #68
Kullanıcı Adı
idris2525
Standart
Türkiye'nin en büyük derdi, anayasal kurumların güven erozyonudur. Vesayet düzeni adına cepheye sürülmüş bir yargı görüntüsü, her ülkede yargıyı yaralar, yargının tarafsızlığını şaibe altına sokar. Eğer yargı, askerî bürokrasinin yanaşık düzeninde, sürekli dirsek temasıyla görev yapar hale gelirse, bu, devletin ortak aklını yitirmesi demektir. Yargı, halkı sindirmek isteyen yönetici elitlerin, tahakküm vasıtası değildir. Milli iradeyi sürekli baskı altında tutmak isteyenlerin, tek kelimeyle statükonun; bekçisi, zırhı, tamponu, emniyet supabı hiç değildir...

Hüseyin Gülerce -Zaman

AÇILIMA KAYGILI, İHTİYATLI BAKIYORLAR
Esad'la görüşmeden önce bazı Suriyeli yetkililerle konuşma imkanı bulmuştuk. Şam'da herkesin gözü kulağı şu an itibarıyla Türkiye'nin Kürt açılımında. Kafaları karışık. Çerçeveyi görmek istiyorlar. Biraz da endişeli bir hava sezdik. Kendi içinde Kürt nüfus barındırdığı için bu konuda atılacak her adımın Suriye'yi etkileyeceği düşüncesindeler. Esad'la mülakatımızın çok önemli bölümü de bu konudaydı, ancak çok kritik bölümlerde 'buraları yazmayın' diye rica etti. Türkiye'nin içişlerine karışıyor görüntüsü vermemeye özen gösteriyordu. Fakat, 'Erdoğan'la buluştuğumda bu konuyu görüşeceğiz' sözü Esad'ın gündemine ilişkin en can alıcı işareti veriyordu. Kısa süre önce Şam'ı ziyaret eden Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile de Kürt açılımını konuşmuşlar ama henüz çerçeve belli olmadığı için soru işaretlerine yanıt alınamamış. Esad, iyimserliğini ise 'Türkiye'nin rahatlaması bizim rahatlamamızdır. Bölgenin daha fazla çözüme ve açılıma ihtiyacı var' sözleriyle ortaya koyuyor.

Konu Yalçın KARACA tarafından (09-15-2009 Saat 16:04 ) değiştirilmiştir..
idris2525 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla