[Üç mevsim]

Perşembe akşamı diziyi televiyondan izleme imkanı bulamadım, internetten izlemeye çalıştım ama internetten doğru dürüst izlenmiyor, bu durumu farkedemedim, sebebini fazla düşünmeye gerek yok bence; İskender Büyük karakteri, büyüklerine -devlet adına- yaptığı onca hizmetten sonra harcanmaya çalışıldığını görünce jeton düşürerek saf değiştiriyor. İlerleyen bölümlerde bu daha da net anlaşılacak. Artık uzlaşmak istediği güçler de ülkeyi yönetenler. Bu plaka, İskender Büyük'ün zeytin dalı.

* Ancak dizinin yeni döneminde bu olaydan çok daha büyük bir sorun var. Türkiye'yi takip eden etmeyen hemen herkesin Aydın Doğan'a benzettiği Davut Tataroğlu karakterinin dizideki anlamının asimetrik biçimde (bu da ne demekse :-) değiştiği ve dönüştüğü. Eskiden, temiz bir medya patronu görünümünden çok uzak olan ve binbir türlü dalavera çeviren Davut bakıyoruz ki bugün saygınlık katsayısı yüksek rakamlarla çarpılmış, ülkenin gidişatı üzerinde söz sahibi, memleketi için düşünen biri oluvermiş. Arkadaşlar ben artık şuna gerçekten inanmaya başladım ki; Davut Tataroğlu'nun kendisine iyice dokunmaya başladığını anlayan Aydın Doğan parayı basmış ve Kurtlar Vadisi'ni Star'a geçirmiş.

* Yine bir başka önemli nokta. Bu da çok önemli. 7 yıllık AK Parti İktidarının müthiş bir Öngörü, Zeka, Strateji, Osmanlı Siyaseti, vb kavramlarla açıklanacak Dış Politika kabiliyeti sonucunda Türkiye'nin artık Dünya üzerinde söz sahibi olan bir ülke konumuna yükselmesi ve Bölgenin Lider Devleti ülküsüne yaklaşması neticesinde Ortadoğu Siyaseti konusunda ipleri ele almak üzere ABD'yi köşeye sıkıştırması dizide büyük bir çarpıtmayla adeta yok sayılıyor ve Bölge üzerinde izlenecek siyaseti ABD'nin ya da "derin ABD'nin, AK Parti Hükümeti'ne dayattığı" izlenimi veriliyor. Yani dizinin yeni haline göre ABD, Türkiye'ye diyor ki; "biz sizin babanızız biz ne dersek öyle olur"...

Bu durumda ağır konuşmak gerekiyor. Çünkü izledikçe sinirleniyorum. Şimdiik tek cümle kuralım, inşallah ileride durum değişir ya da öyle olmadığı ortaya çıkar, iyi niyetli davranalım yine; inandığı hakikati menfaat için çarpıtarak kendini satan Kurtlar Vadisi senaristlere yazıklar olsun..