08-05-2011, 17:05
|
#46
|
|
konunun hortladığı iyi olmuş..
daha söylendiği iddia edilen sözlerin yer aldıgı sohbeti dinlemeyip sazan gibi medya yönlendirmeleriyle konuyu açan ve hocaefendiyi tanımadan etmeden hakarete başvuran aklı evvel arkadaşa ithaf olunur:
Alıntı:
Cübbeli Ahmet Hoca Basın Bildirisi(Samanyolu tv hakkındaki sözler hakkında)
Medyada müvekkil hakkında gerçeğe aykırı ithamlara iftiralara suçlamalara ve mesnetsiz iddialara yer verilen haberlere yer verilmektedir. Müvekkilimin haklarını ihlal eden bu ASILSIZ haber nedeniyle Basın Kanununun 14. maddesi uyarınca aşağıda sunduğumuz cevap ve düzeltme yazısının başlık ve metninde hiçbir yorum mülahaza ve işaret katmaksızın ve bu cevap ve düzeltme yazımız nedeniyle herhangi bir mütalaa belirtmeksizin aynen ve tamamen cevap ve düzeltmeyi gerektiren haberin yayınlandığı gazete sayfalarında, internet sayfalarında eş büyüklükte ve eş karakterde harflerle yayınlanmasını müvekkilim adına talep ederim. 10.5.2011
CEVAP VE DÜZELTME METNİ Aşağıda müvekkil tarafından kaleme alınmış olan cevap ve düzeltme metni bulunmaktadır.
“STV İZLEYECEĞİNE DANSÖZ İZLE” SÖZÜ MÜVEKKİLE AİT DEĞİLDİR. “Bazı gazetelerde ve İnternet sitelerinde bana atfen haber yapılan “STV izleyeceğine dansöz izle” sözü beni cidden rahatsız etmiştir, zira bu söz bu şekliyle bana ait değildir.
Sözlerin bir kısmını hazf edip kelimeler arasında ileri geri yaparak böyle sözler derleyip bu sözleri sarf etmemiş kişilere isnat etmek yalanın çeşitlerindendir. Hadisi şerifte ise “Müslüman günahı işler ama yalan söylemez” buyrulmuştur.
Benim bu husustaki sözüm “Gayrimüslimin (Müslüman olmayanların) ecrini Allahın zayi etmeyeceği” hususunda STV‘de yayınlanan bir dizi filminde sarf edilen söz hakkında olmuştur ki bu sözün dünya açısından bir geçerliliği vardır. Zira Allah kâfirlere de yaptıkları iyiliklerin karşılığı olarak sağlık sıhhat, zenginlik ve uzun ömür gibi mükâfatlar vererek iyiliklerini dünyada boşa çıkarmamaktadır. Ancak adı o dizide “cennette Müslüman olmayanlarla buluşabilecek miyiz?” sorusuna “Allah kimsenin iyiliğini zayi etmez” diye cevap verilerek Yüce Allah’ın Kur’an-ı Kerim’indeki birçok ayetine ters bir hüküm verilmekte ve Türkiye halkının inancı zedelenmektedir.
Nitekim İbrahim-18, Nur-39 ve Furkan-23 surelerinin ayetlerinde mealen: “kâfirlerin dünyada yaptıkları iyi amellerin ahirette mükâfat olarak kendilerine dönmeyeceği, bilakis çöldeki serap gibi faydasız olacağı ve kasırgaya tutulan kül gibi darmadağın olup sahiplerinin onlardan bir fayda temin edemeyeceği” beyan edilmiştir.
Dolayısıyla dizide İslam ahkâmına aykırı olarak verilen bu cevap ayeti kerimelere muhalif düşmektedir. Bu nedenle, bu diziyi izleyenlerin “gayrimüslimlerin cennete gideceği” şeklinde inandırılmaları Kur’anın açık beyanına ters düşeceğinden tarafımızdan Müslümanları uyarma gereği hâsıl olmuştur. Bu uyarı esnasında şahsım hiçbir şekilde “dansöz yayınlayan TV’leri izleyin” şeklinde bir söz sarf etmemdim. Bilakis “dansöz izlesen daha aşağı” diyerek, “dansöz izlemenin günah” olduğuna vurgu yapmış ancak “kâfirlerin ahirette iyiliklerinin zayi olmayacağına inanmanın “inkâr” manası taşıdığından, “günah” olandan daha tehlikelisinin “inkâr” olacağı”nı vurguladım. Gerçekten de Ehli Sünnet’e göre bu böyledir.
Geçen hafta FlashTV’de yaptığım konuşmanın ilk bölümünde geçtiği üzere; Kur’an-ı Kerim’de bu mealde ayetler bulunduğu bilinmeksizin böyle bir söz söylemek yahut dinleyip inanmak insanı kâfir etmez. Çünkü Kur’an’da bulunan bütün ayetlerin muhtevasını sıradan insanlar bir yana hoca geçinenlerin birçoğu dahi bilmemektedir. Ancak bir insana “Kur’an’da böyle buyruluyor” denilip, ayetler de gösterildikten sonra o hâlâ “ben buna inanmıyorum” der, Kur’an ayetlerini inkâr ederse se o zaman “kâfir” kabul edilir.
Benim bu konudaki sohbetim bazı internet sitelerinde kısmen mevcut ise de www.cubbeliahmethoca.tv adlı sitemde 21 Nisan Perşembe günkü konuşmamda bu konuşmamın tamamı mevcuttur. Söylediklerim oradan dinlenerek sözlerimin ne kadar çarpıtıldığı anlaşılabilir.
Konuşmamda STV yöneticilerine ve programlarının tümüne karşı bir itham söz konusu olmayıp, adı geçen dizi filmi hazırlayan kişileredir. O dizi filmi hazırlayanların bilgisizliklerinden kaynaklanan büyük bir hata gözden kaçmış olabilir. Bizim vazifemiz ise “iyiliği emredip kötülükten nehyetmektir.” Yoksa hiçbir TV kanalının bütün programları hakkında toptan bir değerlendirme yapmak hakkımız ve haddimiz değildir.
Benim bu hassasiyetim sadece adı geçen kanal hakkında olmayıp daha önce başka bir özel TV kanalında Ahmet Hakan adındaki sunucunun yaptığı programlarda birçok Ehli Sünnet dışı hocaları konuşturup insanların itikadını bozdurmasına dair de beyanlarım mevcuttur. Dileyenler internet kanallarında bunları da bulabilir.
Birkaç ay önce yine bir başka özel TV kanalında gösterilen “Hanımın çiftliği” adlı dizide idam olacak birinin helallık için ailesine mektup yazarken “ahiret var mı bilmiyorum ama …” şeklindeki sözü ve idamından sonra babasının Allah’a karşı bağırdığını sanarak yüksek sesle “şimdi rahat ettin mi?” şeklinde sarf ettiği şirk sözlerine karşı da sohbetlerimde ikaz ve reddiyelerim vuku bulmuştur.
Yukarıdaki örneklerden de anlaşılacağı üzere bizim derdimiz ne STV kanalını ne de başkaca TV kanallarını itham etmek değil, her nerede Kur’an’a ve Sünnete muhalif bir fikir ve söze rastlarsak buna cevap vermek ve halkı bu konuda uyarmaktır. Bundan başkaca da bir maksadımız yoktur.”
Kamuoyuna saygı ile duyurulur. 10.5.2011
Ahmet Mahmut ÜNLÜ Vekili Av. Nuh Sami YILDIRIM
|
|
|
|