Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02-16-2012, 11:48   #5
Kullanıcı Adı
Seyyah
Standart
İnsan âlemini, büyük âlime tatbik ve bazı uzuvlarını yeryüzüne uydurmak
yolunu bildirir.


Ey aziz, malûm olsun ki, ârifler demişlerdir ki: İnsan bedeni, küçük
âlemdir. İnsan ruhu, büyük âlemdir. Zira ki, her ne ki âlemde
yaratılmıştır, hepsinin benzeri insan vücudunda bulunmuştur. Şu halde
insanın cisim ve canlı, bütün âlemin nüshasıdır. İki âlem tamamıyle insanda
mevcut ve belirli bilinmiştir. Mesele bütün hissedilen cansızlara misal
uzuvlarıdır. Bütün canlılara misal, insan ahlakıdır. Dört mevsime misal,
insan dişleridir. Adet ve sanayie misal, insanın his ve kuvvetleridir.
Berzah âlemine misal, insanın hatıra ve fikirleridir. Melekût âlemine
misal, insanın gönül ve canıdır. Bu misal ve benzerliklerin ayrıntısı
sınırsızdır. Bu kitaba değil, böyle yüzbin kitaba sığmaz. Ancak ârifin
kalbine sığar. Biz burada, güneşten zerre, deryadan damla açıklarız. Ta ki
bu insan, büyük âlem olduğunu öğrenip, nefsi bilmeye bürhan ola, Onunla
Allah'ı tanıma kolay ola.
ålemin nüshası olan insanın şerefli bedeni, yer ve gökler mesabesindedir
ki, bu cihandır. Ay ve yıl mesabesindedir ki, zamandır. Belde
mesabesindedir ki, mekândır.
İnsan bedeninin yere bir benzerliği budur ki, yerde dağlar olduğu gibi,
bedende de kemikler olur. Yerde ağaçlar ve bitkiler olduğu gibi, bedende de
saç ve uzuvlar olur. Bir benzerliği budur ki, yerde iklimler ve kıtalar
olduğu gibi, bedende uzuvlar vardır. Yerde zelzele olduğu gibi, bedende
titreme ve aksırma vardır. Yer vadileri arasıda akan nehirler var ise,
beden damarlarında akan kan vardır. Yerde değişik tatta kaynaklar varsa,
bedende de, kulak akıntısı, göz yaşı ve burun akıntısı gibi değişik
tatlarda kaynaklar vardır. Kulak akıntısının acı olduğuna hikmet budur ki,
insan uykuda iken kulağına yer haşereleri girmek istediğinde, kulak
akıntısının hissine ulaşıp, geri dönsünler. O uyuyanın kulağına girmekle
onu helak etmesinler. Gözyaşı o yönden tuzludur ki, gözün akı yağdandır.
Yağ ise tuzsuz bozulur. Ta ki, akı taze kalıp, sürekli gözü aydınlık olsun.
Burun karışımları onun için nâhoştur ki, onda olan koklama hissi, güzel
kokulardan kokulanıp, lezzet alsın. Zira ki eşya, zıtlarıyle bilinir. Ağız
suyu onun için hoştur ki, dilde olan tat alma kuvveti, daima lezzette
bulunsun. İnsan bedeninde bulunan ilahî hikmet sonsuz bilinmiştir. Burada
ancak iki âlem birbirine tatbike ve uyuma ihtimam olunmuştur. Nitekim dış
âlemde bulunan eşya, insan âleminde bulunan eşyaya nümune bulunmuştur.

Seyyah isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla