![]() |
#1 |
![]() ![]() Müslümanları aşağılayan program! İsviçre'nin çok izlenilen zaman diliminde yayınlanan programda Müslümanlığı bakın nasıl tanıttılar. İsviçre'nin en çok seyredilen televizyon kanalı SF1'de, önceki akşam yayınlanan ‘Peçenin Arkası’ adlı programda Müslümanlık, İsviçre'de yaşayan Türkler üzerinden örnekler verilerek anlatıldı. İslamiyet'in geri ve agresif bir din olarak tanıtıldığı programda, İsviçre'de 450 bin Müslüman'ın yaşadığına dikkat çekilerek Müslüman imamların sözlerinden örnekler verildi. Minare yasağı protestosuyla başlayan programda, önce 40 yıldır İsviçre'de yaşayan ama Almanca konuşamayan bir ev kadınına dikkat çekildi. Bu protesto gösteri sırasında konuşan türbanlı Türk kadınları, türbanı Müslüman gibi görünmek amacıyla taktıklarını eğer türban takmazlarsa Müslüman olduklarını kimsenin anlamayacağını savundular. Programda, daha sonra 33 yaşında Aziz Osmanoğlu isimli, Özellikle Hz Muhammed dönemi giysiler giydiğini söyleyen Türkiye'de Kuran Kursu okumuş, üç çocuk babası bir kişiye yer verildi. Sosyal Yardım Fonundan geçimini sağlayan, karısı kara çarşaf giyen Aziz'in 8 ve 10 yaşlarındaki küçük kızları da başlarını örtüyorlar ve babalarıyla birlikte namaz kılıyorlar. Okulda yüzme derslerine günah olduğu için girmediklerini söyleyen küçük kızlar, ilerde anneleri gibi kara çarşaf giymek istediklerini, başka bir kıyafetin kadınlar için günah olduğuna inandıklarını belirtiyorlar. Programda, Basel Kenti Müftüsünün, ‘Burada yaşayan Müslümanlara şeriat uygulanmalı. Kocasına itaat etmeyen kadınlar dövülmeli. Kocası seks isteyen kadın, olumlu cevap vermez ise dövülmeli ya da kocanın başka kadına gitmesine ses çıkarılmamalı’ gibi şeriat görüşlerine de yer verildi. Programda, ayrıca Lütfiye Civan adlı bir bankacı bir Türk kadına yer verildi. Modern bir Türk kadını görünümünde olan Lütfiye Civan kendisinin Müslüman olduğuna dikkat çekerek, geleneklere uygun olarak bir Türk genciyle evleneceğini söylüyor. Programda; Civan'ın söz ve evlilik törenlerine yer veriliyor. Lütfiye Civan'ın annesi, kızları için asla bir Hıristiyan ya da İsviçreli damadı onaylamadıklarını bildirerek, Müslümanlığa vurgu yapıyor. Programda, Cenevre'de görev yapan Suudi kökenli imamın da: “diğer dinlerden olanlar inanmış hayvanlardan daha aşağıdadırlar” sözüne yer verildi. Programda yer alan Mısırlı Elham Manae ise İslamda reformun şart olduğunu bildiriyor. Kocası İsviçreli bir devlet yetkilisi olan Manea, türbanın Kuran'da yeri olmadığına vurgu yaparak, Mısır, her yıl biraz daha karanlığa gidiyor. Şimdi Mısır'da şeriat rejiminin ne zaman geleceği tartışılıyor diyor. Manae'nin devlet yetkili kocası ise eşi ile evlenmek için Müslümanlığa geçtiği için şimdi bundan pişmanlık duyduğunu dile getiriyor. LinK
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Köpekler istedi diye Atlar ölmez...!!!
Yani ne demek bu Hepsinin Canı Cehenneme... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Bu tür olaylar müslüman ülkelerde de yaşanıyor malesef..
klasik savunma da ; islam adına böyle yapanlar aslında gerçek müslüman değildir derler ya... İsviçre'deki bu olayları ortaya atan ve yayılayanları kınıyorum. Allah onları doğru yola sevk etsin. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 | |
![]() Alıntı:
bu isviçre'de, çok olmaya başladı. alıntıladığım kısımda, evli bir erkeğin başka bir kadına gitmesi durumunda karısının buna karışamayacağı, kocasının istediği kişiyle ilişkiye girebileceği bunun da bir şeriat görüşü olduğu belirtiliyor. Yuh!! akıllarınca İslam'ın erkeği, kadına oranla yücelttiği, kadını aşağıladığı, hiçbir şekilde söz hakkı tanımadığı belirtiliyor. Halbuki bahsi geçen durumda şeriata göre adamın cezası ölümdür. nasıl olur da şeriat evli bir erkeğin, başka bir kadınla ilişkiye girmesine onay verir denebilir. bu sözde menediyet çığırtkanlığı yapan domuzlar, kadına değeri daha 19. yüzyılda vermeye başlarken, İslamiyet doğduğu günden beri kadınla erkeği eşit görmüş, bazı alanlarda kadını yüceltmiştir. Peygamberimiz öncesinde kızlar diri diri toprağa gömülürken, İslam "kadın-erkek" eşittir dedi. kızları olan aileler "utancından" dışarı çıkamazken, horlanırken, İslam, kadın da mirastan pay almalı dedi. Cennet annelerin ayakları altındadır dendi. Peygamber Efendimiz kızını Hz.Ali'ye verdiği zaman der ki: "Kızımı sana hizmetçi olarak veriyorum ama unutma ki sen de onun kölesisin" Peygamberimizin İslam'ın kadına verdiği önemi göstermesi bakımından faydalı olacağını düşündüğüm bazı hadislerini aktarıyorum: "Kadınların haklarını yerine getirme husûsunda Allâh’tan korkunuz! Zîrâ siz onları Allâh’ın bir emâneti olarak aldınız." "Sizin en hayırlınız, ehline (eşine ve çocuklarına) en hayırlı olanınızdır. Ve ben de ehline karşı en hayırlı olanınızım." "Mü’minlerin îmân bakımından en olgunu ve en hayırlısı, hanımına karşı en hayırlı olanıdır." Bu hadise dikkat: Hanımının haklarını ifa etmeyenin; namazları, oruçları kabul olmaz.) [Mürşid-ün-nisa].. Namaz dinin direğidir diyor dinimiz, ama kadının haklarını korumayı namazın da üstünde tutuyor..!! yine de dinimizin kadına değer vermediğini düşünenlere yazıklar olsun, lanet olsun.. Hanımını döven, Allah’a ve Resûlüne asi olur. Kıyamette onun hasmı ben olurum.) [R.Nasıhin] Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür.) [İ.Asakir] Bazı hadisler : (Hanımlarınızı üzmeyin. Onlar, Allahü teâlânın size emanetidir. Onlara yumuşak olun, iyilik edin!) [Müslim](Hanımının kötü huylarına katlanan erkek, belalara sabreden Hz. Eyyüb gibi mükafatlara kavuşur. Kocasının kötü huyuna sabreden kadın da, Hz. Asiye gibi sevaba kavuşur.) [İ.Gazali](Hanımı ile iyi geçinip şakalaşanı Allahü teâlâ sever, rızklarını artırır.) [İ.Lâl](En üstün mümin, hanımına, en iyi, en lütufkâr davranan güzel ahlaklı kimsedir.) [Tirmizi](En iyi Müslüman, hanımına en iyi davranandır. İçinizde, hanımına en iyi davranan benim.) [Nesai](Hanımına güler yüzle bakan erkeğin defterine, bir köle azat etmiş sevabı yazılır.) [R.Nasıhin] |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
![]() Peygamberimiz (S.A.V)
“Ya Rabbî, onlar bilmiyorlar, bilselerdi yapmazlardı” buyurmuşlardır. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
![]() islamda çarşaf olmadıgına adım kadar eminim.
ayrıca turban kelimesi 1982 yılında birileri tarafından ulkemize sokulmuş aslen fransızca bir kelimedir. eger sanki allah fotorafını çekip yollamış gibi kıyafet biçimi varsa islamda bunu ya sibiryadaki yaşayamz yada ekvatorda yaşayan uygulayamaz. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#7 | |
![]() Alıntı:
Kur'an da örtünmek vardır.bununda sınırları açıkça belirlenmiştir. kıyafet biçimini ağzınıza dolayıp işin özünü kavramadan bilgisiz,bilinçsiz ahkam kesmeleri bırakın artık. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#8 | |
![]() Alıntı:
Türban kelimesinin nereden geldiğinin ne önemi var komik olmayın lütfen. ona bakarsanız sizin savunduğunuz ideolojinin menşeği de Türklerden gelme değil ya ![]() |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
![]() 50 derece sıcakta afrikadaki adama onerin nedir?
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
![]() Neyi kastediyorsun? Kuralları esnetmeyimi? Novek din konusunda yorum yapma, sınırları çizilen kurallar vardır, bunların üstünde senin gibi Din konusunda Cahil bir adamın yorum yapmasına asla izin vermem. Konunun yine merkezi olmaya çabalama!!!
![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|