Etek, tesettürü sağlar mı? - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Beritan** · 03-26-2009, 23:32

Etek, tesettürü sağlar mı?

Etek, bizim örfümüzde kadın giysisi. Çeşitli model ve biçimleri var.Belden topuklara geniş ve bol olanları var. Buna “maksi etek” diyorlar. Bunun dar ve kalçaları tam belli edenleri var. Bunlara da “dar etek” diyorlar. Bu dar eteklerin arkadan, yanlardan veya önden yırtmaçlı olanlar var. Bunlara da “yırtmaç etek” diyorlar.

Eteklerin dar ve kısa olanları var. Bunlara da “mini etek” diyorlar. Genelde iffet fukaralarının “giydikleri etek”ler böyledir.Böylesi etekler için Bayrak şâirimiz Ârif Nihat Asya’ya:

“- Mini etek konusunda neler diyeceksiniz?” diyerek, kanaatini öğrenmek isterler. Bu güzel insan, bir beyit ile cevap verir:

Onlar diyorlar: “mini etek.”

Ben diyorum: “hani etek?”

Arif Nihat Asya 1975’de irtilal etti. Mini etekten sonra kadınlar sımsıkı pantolon giyiyorlar; Çırılçıplak (: Giyinik çıplaklar) diyor böylelerine Peygamber (s.a.v.) Efendimiz. Sanki çıplakmış gibi demek bu. Acaba Arif Nihat Asya, bunlara nasıl bir beyitle tepkilerini ortaya koyardı, merak ediyorum doğrusu.

Ebu Said el-Hudri (r.a.) naklediyor:

“Peygamberimiz (s.a.v.) iki giyinişi yasakladı: Yasaklanan iki giyinişten biri yarım giyiniştir ki, yan taraftan bir kısmını açık bırakarak diğer taraftan vücudu örtmeğe denir. Diğeri ise, oturarak dizleri dikmek ve elbisesiyle onları birbirine bağlamak ve ayrıca avret sayılan yerlerinde örtü bulunmamaktadır.”
(Buhari-Müslüm-Nesei. AhlâkHadisleri Terc, c/2. H.No: 1175. Sf: 537)

Bu hadiste giyimle ilgili iki yasak var:

1- İhtiba: İhtiba, kıç üzerine oturup (veya bacak bacak üstüne atıp) bacakların görünmesini (farkedilmesini) sağlayacak oturuştur. Bu tarz yasaktır.

2- İsti’malü’s-Samma: Yukarıdan aşağıya giyilen giysilerin yanlarında, önünde, arkasında yırtmaç bırakmaktır. Böyle giysiler yasaktır.
(Ahlâk Hadisleri Terc. c/2, sf: 537)

Günümüzde pardüse ve eteklerde bu tarz çok yaygındır. Tabii ki, bu tarz Müslüman hanımların giysileri olamaz. Çünkü Müslüman hanımefendi farkedilmekten çok utanır. Utanmak da hayâdandır. Derler ya: Hayâsını kaybeden istediğini yapar. Böylece iffetini de kaybeder.

Uzun eteklerde etek uçlarının yere değmesi câiz görülmemiş/yasaklanmıştır.

19’uncu asra kadar Batılı kadınların giydiği “çember” eteklerin, sıkışıldığı anda uygun bulunacak bir yere hemen çömelivermek için bu şekilde tasarlandığı söylenir.

Son yıllarda “mini etek” ve üstü çıplak dolaşan kadınların deri kanserine yakalandıkları (veya yakalanacakları)beyan ediliyor. Ayrıca bu hâlin erken yaşlanma sebeplerinden biri olduğu hususu da ilmen kanıtlandı.

Hülasa etek bir ev kıyafetidir. Dolayısıyla Müslüman hanımefendiler giydikleri eteklerinin üzerini dış kıyafetleriyle (Ahzâb: 59) örtmekle mükelleftirler. “Yarım pardesü” örtmeyi gerçekleştirmez. “Vücudum benim” diyenler de sâdece etekle sosyal hayatın içinde olamazlar.

MİLLİ GAZETE MEVLÜT ÖZCAN

**Morte** · 03-27-2009, 00:15

Bu devirde kim takar bunları...

Bir de anlamadığım, şu son paragraf:
Hülasa etek bir ev kıyafetidir. Dolayısıyla Müslüman hanımefendiler giydikleri eteklerinin üzerini dış kıyafetleriyle (Ahzâb: 59) örtmekle mükelleftirler. “Yarım pardesü” örtmeyi gerçekleştirmez. “Vücudum benim” diyenler de sâdece etekle sosyal hayatın içinde olamazlar.

Eteğin üzerine pardesü giymek mi gerekiyormuş yani her durumda

? Bunu bilmiyordum ben.

**Beritan** · 03-27-2009, 00:20

kim takarmı
tabiki eteğin üstüne pardesü giyilecek...
bir dıış kıyafet olmalı..

**Morte** · 03-27-2009, 00:44

Yanlış anlaşılmaya mahal vermiş yorumum, pardon

Demek istediğim, şöyle dışarı çıkıp bir etrafa bakınca, özellikle de gençlerin çoğunun bu konuya önem verdiğini göremiyorum ne yazık ki...

Ayrıca bilgilendirdiğiniz için teşekkürler

**Beritan** · 03-27-2009, 00:46

Alıntı:

Morte Nickli Üyeden Alıntı

Yanlış anlaşılmaya mahal vermiş yorumum, pardon

Demek istediğim, şöyle dışarı çıkıp bir etrafa bakınca, özellikle de gençlerin çoğunun bu konuya önem verdiğini göremiyorum ne yazık ki...

Ayrıca bilgilendirdiğiniz için teşekkürler

tamam şimdi anladım...rica ederim ...
evet genç nesil modernlik adına tuhaf(tesettür dışı)giyinmeye başladı..
hadi hayırlısı

**musab** · 03-27-2009, 01:11

diğerleri kimseyi ilgilendirmez ölçü ve sınır bellidir

**Beritan** · 04-10-2009, 01:49

Alıntı:

musab Nickli Üyeden Alıntı

diğerleri kimseyi ilgilendirmez ölçü ve sınır bellidir

ölçü ve sınır derken

**musab** · 04-11-2009, 01:59

Alıntı:

Ümmü_Seleme Nickli Üyeden Alıntı

ölçü ve sınır derken

yani hanımların nasıl giyineceği nerelerini örtücekleri bellidir..bunun dışına çıkanlar veya moda diyipte başını örtüpte açıktan daha beter olan kardeşlerimizi tam tesettürlü olarak kapanmaya davet ediyoruz...anlatabildimmi

**Beritan** · 04-11-2009, 16:09

Alıntı:

musab Nickli Üyeden Alıntı

yani hanımların nasıl giyineceği nerelerini örtücekleri bellidir..bunun dışına çıkanlar veya moda diyipte başını örtüpte açıktan daha beter olan kardeşlerimizi tam tesettürlü olarak kapanmaya davet ediyoruz...anlatabildimmi

evet şimdi anlatabildiniz

**ishakyilmaz** · 04-11-2009, 16:16

Her kafadan bir ses çıkıyor bazen tesetür ile ilgili.Bende hiç evellemeden gevellemeden diyorum ki;Hakkiki ve garantili bir tesettürün yolu çarşaftan geçer..!

03-26-2009, 23:32	#1
Kullanıcı Adı Beritan	Etek, tesettürü sağlar mı? Etek, tesettürü sağlar mı? Etek, bizim örfümüzde kadın giysisi. Çeşitli model ve biçimleri var.Belden topuklara geniş ve bol olanları var. Buna “maksi etek” diyorlar. Bunun dar ve kalçaları tam belli edenleri var. Bunlara da “dar etek” diyorlar. Bu dar eteklerin arkadan, yanlardan veya önden yırtmaçlı olanlar var. Bunlara da “yırtmaç etek” diyorlar. Eteklerin dar ve kısa olanları var. Bunlara da “mini etek” diyorlar. Genelde iffet fukaralarının “giydikleri etek”ler böyledir.Böylesi etekler için Bayrak şâirimiz Ârif Nihat Asya’ya: “- Mini etek konusunda neler diyeceksiniz?” diyerek, kanaatini öğrenmek isterler. Bu güzel insan, bir beyit ile cevap verir: Onlar diyorlar: “mini etek.” Ben diyorum: “hani etek?” Arif Nihat Asya 1975’de irtilal etti. Mini etekten sonra kadınlar sımsıkı pantolon giyiyorlar; Çırılçıplak (: Giyinik çıplaklar) diyor böylelerine Peygamber (s.a.v.) Efendimiz. Sanki çıplakmış gibi demek bu. Acaba Arif Nihat Asya, bunlara nasıl bir beyitle tepkilerini ortaya koyardı, merak ediyorum doğrusu. Ebu Said el-Hudri (r.a.) naklediyor: “Peygamberimiz (s.a.v.) iki giyinişi yasakladı: Yasaklanan iki giyinişten biri yarım giyiniştir ki, yan taraftan bir kısmını açık bırakarak diğer taraftan vücudu örtmeğe denir. Diğeri ise, oturarak dizleri dikmek ve elbisesiyle onları birbirine bağlamak ve ayrıca avret sayılan yerlerinde örtü bulunmamaktadır.” (Buhari-Müslüm-Nesei. AhlâkHadisleri Terc, c/2. H.No: 1175. Sf: 537) Bu hadiste giyimle ilgili iki yasak var: 1- İhtiba: İhtiba, kıç üzerine oturup (veya bacak bacak üstüne atıp) bacakların görünmesini (farkedilmesini) sağlayacak oturuştur. Bu tarz yasaktır. 2- İsti’malü’s-Samma: Yukarıdan aşağıya giyilen giysilerin yanlarında, önünde, arkasında yırtmaç bırakmaktır. Böyle giysiler yasaktır. (Ahlâk Hadisleri Terc. c/2, sf: 537) Günümüzde pardüse ve eteklerde bu tarz çok yaygındır. Tabii ki, bu tarz Müslüman hanımların giysileri olamaz. Çünkü Müslüman hanımefendi farkedilmekten çok utanır. Utanmak da hayâdandır. Derler ya: Hayâsını kaybeden istediğini yapar. Böylece iffetini de kaybeder. Uzun eteklerde etek uçlarının yere değmesi câiz görülmemiş/yasaklanmıştır. 19’uncu asra kadar Batılı kadınların giydiği “çember” eteklerin, sıkışıldığı anda uygun bulunacak bir yere hemen çömelivermek için bu şekilde tasarlandığı söylenir. Son yıllarda “mini etek” ve üstü çıplak dolaşan kadınların deri kanserine yakalandıkları (veya yakalanacakları)beyan ediliyor. Ayrıca bu hâlin erken yaşlanma sebeplerinden biri olduğu hususu da ilmen kanıtlandı. Hülasa etek bir ev kıyafetidir. Dolayısıyla Müslüman hanımefendiler giydikleri eteklerinin üzerini dış kıyafetleriyle (Ahzâb: 59) örtmekle mükelleftirler. “Yarım pardesü” örtmeyi gerçekleştirmez. “Vücudum benim” diyenler de sâdece etekle sosyal hayatın içinde olamazlar. MİLLİ GAZETE MEVLÜT ÖZCAN

03-27-2009, 00:15	#2
Kullanıcı Adı Morte	Bu devirde kim takar bunları... Bir de anlamadığım, şu son paragraf: Hülasa etek bir ev kıyafetidir. Dolayısıyla Müslüman hanımefendiler giydikleri eteklerinin üzerini dış kıyafetleriyle (Ahzâb: 59) örtmekle mükelleftirler. “Yarım pardesü” örtmeyi gerçekleştirmez. “Vücudum benim” diyenler de sâdece etekle sosyal hayatın içinde olamazlar. Eteğin üzerine pardesü giymek mi gerekiyormuş yani her durumda? Bunu bilmiyordum ben.

03-27-2009, 00:20	#3
Kullanıcı Adı Beritan	kim takarmı tabiki eteğin üstüne pardesü giyilecek... bir dıış kıyafet olmalı..

03-27-2009, 00:44	#4
Kullanıcı Adı Morte	Yanlış anlaşılmaya mahal vermiş yorumum, pardon Demek istediğim, şöyle dışarı çıkıp bir etrafa bakınca, özellikle de gençlerin çoğunun bu konuya önem verdiğini göremiyorum ne yazık ki... Ayrıca bilgilendirdiğiniz için teşekkürler

03-27-2009, 01:11	#6
Kullanıcı Adı musab	diğerleri kimseyi ilgilendirmez ölçü ve sınır bellidir

04-11-2009, 16:16	#10
Kullanıcı Adı ishakyilmaz	Her kafadan bir ses çıkıyor bazen tesetür ile ilgili.Bende hiç evellemeden gevellemeden diyorum ki;Hakkiki ve garantili bir tesettürün yolu çarşaftan geçer..!

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)