AK Gençliğin Buluşma Noktası


Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 07-23-2009, 20:28   #1
Kullanıcı Adı
FarukARSLAN.
Standart Eski sevgilisi Ahmet Hakan'a fena çaktı

Eski sevgilinin zekasını fazla hafife aldı, fena tosladı.

Türk medya dünyasının polemik üstadı Ahmet Hakan bu defa fena tosladı. Geçtiğimiz günlerde Hürriyet'teki köşesinden "Bir köşe yazarı adayına tüyolar" başlıklı yazısında isim vermeden Pelin Batu'ya gönderme yakan Hakan'a cevap gecikmedi.

ESKİ SEVGİLİYİ HAFİFE ALMAYACAKSIN

Pelin Batu Haberturk'teki köşesinden Ahmet Hakan'a fena çaktı. Çaylak bir yazardan "Ustalara" başlıklı yazının hedefindeki Hakan, eski sevgilinin zekasını fazla hafife aldı. Entellektüel dünyanın prensesi üstüne bir de ex aşkı olan Pelin Batu kayasına çarpan Hakan, bakalım Batu'nun bu manevrasına nasıl karşılık verecek.

İŞTE O TARTIŞMA


İŞTE PELİN BATU'NUN O YAZISI

Çaylak bir yazardan "Ustalara"
1) Bir insan her konuda mı “usta” olur? Maşallah bizim “ustalarımız”
siyaset olsun, tiyatro, futbol, müzik, ekonomi, sinema, edebiyat, şarap olsun herkonuya hakim olduklarını düşündükleri için her konuda aynı “eksperlikedasıyla” ahkam keser.

Çaylak der ki: Bilmediğiniz konulara dalmayınız, kasım kasım
kasılmayınız, birçok insana yutturabilirsiniz ama bilenlerin nezdinde de
gülünç oluverirsiniz.
2) Yalakalarınız sizi pohpohlayacaktır, otel/cafe sahipleri size şampanyalar akıtacaktır. Siz siz olun, çıplak kral konumuna düşmeyin.

Çaylak der ki: İllüzyon içinde yaşamak güzel olabilir, ama çevrenizde en
azından bir dürüst eleştirmen bulundurunuz. Unutmayın, kendinize aşık olmak körleştirici olabilir.

3) Çakma konusuna gelince... Polemik sanatının zarif hatlarında yürüyenler,bunun ne denli esprili, düşündürücü, tebessüm ettirici bir şey olduğunubilir. Ah ne zevklidir ince-polemikler...Heyhat, ülkemizde “polemik”denilince, neden “bir küsüp bir barışan kaygan bir grup arasındakidanışıklı dövüş ve çamur atma” akla geliyor dersiniz? Çirkef ve ucuzpolemik kolaydır, pembe dizi kıvamında pek de kolay tüketilir. Unutmayın ki budizi-polemik silsilesi en çok sizi ve sizlerin küçük dünyasınıilgilendiriyor.

Çaylak der ki: Herkes Nazım Hikmet ve Peyami Safa olmayabilir...Herkes aradaayarı da kaçırabilir. Buyrunuz, birbirinizle didişmeye devam ediniz.
Ama bunu yaparken biraz daha zerafet, biraz daha kısa ve acısız olabilir
misiniz? Bir de, hepiniz aynı anda polemiğe girişmeseniz, malum, dizinin
başını kaçırınca, arkasından gelen yapıştırmaların hiç bir anlamı
kalmıyor.
4) Anlıyoruz, işinizi yapıyorsunuz. Sizden her gün dahiyane bir makale beklemekhaksızlık. Belki bu kadar sık, ve her gazetede çok yer kaplayarak kalemsallamasaydınız, daha iyi şeyler yazardınız. Daha az yazamaz mısınız?

Çaylak der ki: Patronlarınızı ikna ediniz, sizi bu kadar çok
çalıştırmasınlar. Sizi biraz da özleyelim.
5) Eğer mahlas kullanıyorsanız, dikkatli yazınız, itina gösteriniz. Diğer
yazılarınızda sürekli kullandığınız dili, 007 kimliğinizdeki dilden
ayrınınız. Böylelikle nurtopu gibi bir yazarımız daha doğmuş olur, bilenler
için de hoş bir oyuna dönüşebilir.

Çaylak der ki: Boş zamanlarınızda daha az çetecilik oynayıp daha çok “Emile Ajar/Romain Gary, Kemal Tahir/Bedri Eser, Aziz Nesin/Bahri Filefil arasındaki farkı bulunuz” oyununu oynayınız.

6) Bütün ülkemizin sorunu “içine kapanma.” Kendi açısından başka bir
açıya bakmaya yeltenmeyen toplumlarda elbette ki devekuşları olacaktır. Bu problemi ustalarımızın konu seçimleri ve yaklaşımlarında da görüyoruz.Zahmet edip dünyada insanlar neler yapıyor diye bakarsanız bizleri de aydınlatmış olursunuz.

Çaylak der ki: Lisan öğreneniniz ya da iyi çevirilerden yararlanınız.
Dünyada neler olup bitiyor diye takip ederseniz, hem konularınız zenginleşir vebelki “formüllü” yazılarınızın tekdüzeliği kırılır. Ne olup, ne
olamadığımızı görmek için iyi örneklere bakmak öğretici olabilir.
7)Son olarak, lütfen lütfen lütfen “Aşk Doktoru” rolünü oynamaktan
vazgeçiniz. Kadın/Erkek konulu yazılarınız, duygusallıkla örülmüş
“aşk” “aldatma” “yalnızlık” temalı felsefelerinizi romanlarınıza,
şiirlerinize, sevgililerinize saklayınız.

Çaylak der ki: Pek tabii arada bir duygu akıtması, “paylaşan samimi
insan” taktiğini kullanılması lazım. Okuyucularınız bunu seviyor, öyle
değil mi? Siz sadece dozajınızı iyi ayarlayınız, bizleri şeker komasına
sokmayınız.



/ Ensonhaber

 

FarukARSLAN. isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 07-24-2009, 01:33   #2
Kullanıcı Adı
çalıkuşu
Standart
kim çaylak kim usta tartışılıt artık
çalıkuşu isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi