|
09-11-2010, 14:55 | #1 |
Erdoğan CHP'den 1 değil 110 imza istedi
Kemal Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü sorununu çözme vaadi üzerine, CHP'ye vagon olma teklifinde bulunan Başbakan Erdoğan, ortaya manidar bir şart koydu: "Bir imza ile değil, 110 imzayla yapacaklar ki..." Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, başörtülü kızların üniversiteye girebilmesi ile ilgili olarak, ''Pazartesi günü Meclise başvurularını yapsınlar ama sadece bir imza ile değil, 110 imzayla yapacaklar ki samimiyetlerini görelim. Çünkü Anayasa Mahkemesine müracaatta bu kadar imza gerekiyor. Biz onların arkasına vagon olalım'' dedi. Erdoğan, TV Net'te canlı yayına katılarak, soruları cevapladı. Referandum sürecindeki yoğun çalışma programı hatırlatılarak, bu enerjiyi nasıl bulduğunun sorulması üzerine Erdoğan, halkın ilgisinin farklı bir enerji verdiğini söyledi. İstanbul'da dün 10 ilçeyi gezdiğini ve 10 binlerce kişinin bayrama rağmen alanları, sokakları, balkonları doldurduğunu gördüğünü anlatan Erdoğan, ''Bu heyecanı, bu aşkı, bu sevdayı görünce siz ondan bir enerji, bir elektrik alıyorsunuz. Dün Sultan Gazi'ye girerken gördüğüm tablo beni ağlattı. Orada sevgi, gözyaşları vardı, ağlayanlar, dua edenler... Bu millete hizmet etmeyeceksin de kime edeceksin'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, hükümetlerinin tüm Türkiye'de insan olan her yere ''buradan bize oy çıkar mı'' kaygısı gütmeden en iyi hizmeti götürmeye çalıştıklarını ifade etti. Referandum çalışmaları kapsamında 39 ile gittiğini, bakanlar ve genel başkan yardımcılarının tüm illeri gezdiğini, parti teşkilatlarının da yoğun bir çalışma yürüttüğünü anlatan Erdoğan, Saadet Partisi, BBP, Hak-İş, Hak-Par, Memur-Sen, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun, Hak-Par'ın, bazı Kürt aydınların, bağımsız ülkücülerin, sanat camiasının belli bir kısmının anayasa değişiklik paketine destek verdiklerini anlattı. Erdoğan, halkında desteğiyle yarın sandıklardan farklı bir şekilde ''evet'' çıkacağı yönündeki inancını dile getirdi. ''BU İFADELER BANA GÜVEN VERMİYOR'' CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ''başörtü yasağının kaldırılmasında samimi, genel af konusunda ciddiyiz'' sözlerinin hatırlatılarak, ''Referandumdan sonra herhangi bir teşebbüs bekliyor musunuz'' diye sorulması üzerine, şöyle konuştu: ''Bu ifadeler bana güven vermiyor. Bunların hepsi şu anda istismara yönelik, 'bunu söylersem bir netice alabilir miyim' türünde ifadeler. Sürekli olarak soyutta kalıyorlar. Olayı somut olarak ortaya koymuyorlar. Bugünden tezi yok, pazartesi günü hemen Meclise başvurularını yapsınlar ama sadece bir imza ile değil, 110 imzayla yapacaklar ki samimiyetlerini görelim. Çünkü Anayasa Mahkemesine müracaatta bu kadar imza gerekiyor. Aynı şeyi de burada yapsınlar. Biz onların arkasına vagon olalım. Sayın Bahçeli'nin 'dibini görmediğimiz kuyuya girmeyiz' türü bir ifadesi olmuş. Biz zaten kuyunun dibini gördük beraber yaptık bu işi ama susuz kuyuya inmeyelim. Orada su olsun ki herhangi bir sıkıntı yaşamayalım. Onun için de diyorum 110'u görelim. 110'u görmeden oraya inemeyiz.'' ''Onlar getirmezse sizin bir girişiminiz olacak mı'' sorusunu da Erdoğan, ''Yarın inşallah 'evet' ile bu iş neticelendikten sonra özgürlükler noktasında çok daha farklı kapılar açılacak. Bu adımları atmamız inşallah mümkün olacaktır. Burada işin daha da sağlam olsun, bir konsensüs sağlansın, Parlamento bu noktada uzlaşma örneğini ortaya koysun. Onlar yapsınlar müracaatı biz arkalarına takılalım'' diye yanıtladı. Başbakan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun terörle mücadele konusunda da ne düşündüğünü net ve açık şekilde ortaya koyması gerektiğini belirterek, ''Gerekirse yazılı olarak açıkla. (Genel af) Öcalan'ı kapsamaz' diyor ama Öcalan ile bitmiyor ki. Başka liderleri var bu işin. Bunları kapsıyor mu kapsamıyor mu?'' diye sordu. ''DEMOKRASİNİN ESASI HAKKINI ARAYAN VATANDAŞIN ÖNÜNÜ AÇMAK'' Recep Tayyip Erdoğan, 12 Eylül darbesinin ardından işkence gören birçok kişinin, anayasa değişiklik paketi kabul edilirse dava açacağının belirtilerek, ''Bu yoğunlukla karşılaştığınız zaman nasıl bir çalışma yapacaksınız'' sorusuna da şu yanıtı verdi: ''Acil olanları mevzuat değişikliğiyle genelgelerle çözeriz ama bir de yasal düzenlemelerle yapılması gerekenler olacak. Onlar üzerinde ayrı çalışma grupları oluşturup, onları da yasal düzenlemelerle yaparız. Devlet alırken de verirken de adil olmalı. Bunun gereği neyse yapılması lazım. Çalışma gruplarıyla üzerine gideceğiz. Ancak önce tabloyu görmemiz lazım. Bütün mesele adil bir devletin 12 Eylül ile gerçekten yerine oturduğunu göstermek istiyoruz. İnşallah bu da bizim hükümetimize nasip olur.'' HSYK'nın 12 Eylül ile ilgili dava açtığı için görevden aldığı savcıların durumunda geriye doğru bir düzelme olabilir mi'' sorusuna da Erdoğan, ''Konuyla ilgili yasal düzenlemeler yaparak, onların önünü de açmış olacağız. Demokrasinin esasında hakkını arayan vatandaşın önünü açmak var. Bunu başarmak lazım'' yanıtı verdi. AA
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
09-11-2010, 15:38 | #2 |
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|