![]() |
#1 |
![]() Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde...
Uzun bir başlık oldu ama, bu klişeyi hayatında “hiç olmazsa on defa” duymayan bir Türk vatandaşı var mı? 40’lı yıllarda birlik ve beraberliğe “en çok” ihtiyaç duyan devlet, 80’lerde de hâlâ birlik ve beraberliğe “en çok” ihtiyaç duyuyordu. Yıl 2007 ve “birlik ve beraberlik” ihtiyacı hiç azalmadı, statükoya göre. Toplumu ilgilendiren ve “acaba, iyi ama, o halde, neden?” dedirtebilecek her konuda bu ihtiyaç “beliriveriyor”. Bir “Şu hadise neden öyle oldu, bu konuda devletin hatası olabilir mi, diğer meselenin arka planına bakmak gerekir mi” diyenlere, diyebileceklere karşı baştan tedbirini alıyor statüko: birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımız olan şu günlerde... Aslında bu cümlenin “zımni” devamı şu: ...sen nasıl bunları sorabilir, hatta düşünebilirsin! Demet Demokrasilerde ve açık toplumlarda hemen hiç rastlanmaz ama, mesela 40’lı yıllardaki İtalyan faşizminin ana vurgusudur birlik ve beraberlik. (Faşizm kelimesinin kökenindeki fascis latincede bir baltanın etrafında biraraya getirilmiş demet demektir). Bizim bürokratik jargona da o yıllarda girmiştir. Demet haline gelmiş, bir ve ve beraber toplum sorgulamaz, hesap sormaz. Birlik ve beraberlik nutukları, ekonomik farklılıkları, hataları, siyasi istismarları, bürokratik yanlışları gizleyen bir örtüdür. Toplumun acabalarının, niçinlerinin önüne settir. “Beynelmilel” filminde, pavyon şarkıcısı programına başlamadan önce “birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyulan gün” vurgusu yapıyordu. Dönem 12 Eylül’dü ve şarkıcı kendisini böylece emniyete almış oluyordu. Milli Takım, terör sorunu veya düşünce hürriyeti...mevzu ne olursa olsun, sormayacaksın, eleştirmeyeceksin, merak etmeyeceksin. Birlik ve beraberlik içinde olacaksın, o kadar.. Devlet senden hizmet ve şartsız itaat bekliyor, soru ve eleştiri değil! Piyasa Mustafa Selçuk
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|