AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[ALmi´]

Kürt sorunu nasıl çözülür’ sorusuna ‘samimi’ cevap arayan, Doç. Dr. Hüseyin Yayman’ın 1925’ten bu yana hazırlanan 70 Kürt raporunu incelediği ‘Türkiye’nin Kürt Sorunu Hafızası’ kitabını hatmetmelidir. Hatmin sonundaki tabloyu ise“AKAPE düşmanlığı”ndan bağımsız okumalı.

Önce soruları soralım:

- ‘Şark meselesi’, Kürtler’in mızıkçılığı mı, ‘Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin hoyratlığı mı?
- Bin yıl ‘beraber yürüyen’ yol arkadaşı ne zaman ve neden ‘yok’ sayıldı?
- Kürtler ne zaman bu ‘yok’luktan ‘sorun’luğa (!) terfi etti?
- Sorunu ‘yok etmek’ten ‘çözme’ye ne zaman geçildi?
- Çözüm önerilerini ‘uygulamama’daki büyük başarıyı neye ve kimlere borçluyuz?!
- Devlet ne zaman ‘çözüm’ geliştirdi ve uygulamaya başladı?
- Kürt siyaseti ve ensesindeki terör örgütü, sorunların çözülmesini nasıl karşıladı?

Terör örgütünün İmralı’da hükümlü elebaşı Öcalan ‘sorun’ • 1925’lere, “Kürtlerin varlığının inkarı”na dayandırıyor. 85 yıl önceye...

Terör ihalesinin nasıl PKK’ya kaldığını da şu cümlesi açıklıyor: “12 Mart (1971) darbesi devrimci gençliğin boynunu, bizim ise saç telimizi vurdu. Bu bizim şansımız oldu.”

Ve şark ya da doğu sorunu, PKK’nın 1984 Eruh baskınıyla ‘terör sorunu’na dönüştü. Yani bir sonraki darbeden sadece 3.5 yıl sonra...

Merhum Özal’ın ‘terörle mücadele’yi askerden kurtarma çabası ancak 90’larda sonuç verecek gibi oldu. Kürt siyasetçilerinin de içinde olduğu SHP’li hükümetin başbakanı Demirel bile 1992’de “Kürt realitesini tanıyoruz” diyebildi. Ama‘çözüm’ için bel bağlanan Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis ve Cumhurbaşkanı Özal aynı yıl şüpheli bir şekilde öldü. Ardından 3 yıl süren ve Kocaeli’deki ölüm üçgeninin damga vurduğu ‘faili meçhul’ cinayet, dışkı yedirme, işkence ve köy boşaltma dönemi geldi. ‘Çözüm’ öldü, ‘terörist saldırı’lar‘düşük yoğunluklu savaş’a terfi etti!

28 Şubat’ın tetiklediği ‘siyasi istikrarsızlık’la ülkeyi hızla tarihinin en büyük ekonomik krizine sürükledi. Üstelik tarihin en büyük yıkımına yol açan depremin hemen ardından...

Doç. Yayman, ‘Kürt siyasetçilerinin ve 70 raporun ortak talepleri’ni sıraladı ve çözümlerin ancak 2002’den itibaren başladığını ortaya koydu. ‘Kendi ifadelerimle’ çıkardığım özet, “Apo’ya af” dışındaki 3 konuda da çözümün temel adımlarının atıldığını ortaya koyuyor.
“O halde sorun ne” sorusunun cevap anahtarı Salı günü...

Ama şunu söylemek mümkün; en karanlık an gün doğumuna en yakın andır.

İdam cezası: 2002’de kaldırıldı.
Bölge Valiliği: 2002’de kaldırıldı.
Olağanüstü Hal: 2002’de kaldırıldı.
Hukuk dışı uygulamalar: Ohal’le birlikte büyük ölçüde kalktı.
Özel Tim: Özel Tim bölgeden çekildi.
Köye dönüş: 2005’te teşvik çıktı. Çok sayıda kişi köyüne döndü.
Faili meçhul cinayetler: İhbarlar üzerine kazılar başlatıldı. Araştırma komisyonu tartışılıyor.
Çocuklara Kürtçe isim: Engel kaldırıldı.
Adı değiştirilen köy ve mezralar: Eski isimleri verilebiliyor.
Yerinden yönetim: 2004-2005’te 4 yasa çıktı, ilk adımlar atıldı.
Yerel yönetim reformu: 2005’te TBMM’de kabul edildi. Sezer veto etti.
Doğu’ya özel ekonomik önlemler: Yatırım teşvikleri, Köydes ve Beldes başlatıldı.
Bölgede işsizlik sigortası: İşsizlik sigortası 2009’da uygulamaya konuldu.
Sınır ticareti: Geliştirildi, desteklendi. Sınır kapıları modernize edildi.
GAP: Yatırımlar hızlandırıldı. 2015’e kadar 12 milyar dolar ayrıldı.
Anadilde eğitim: 2004’te Kürtçe kurslarıyla ilk adım atıldı. Okulda eğitim tartışılıyor.
Kürtçe TV: 2004’te ilk yayın, 2009’da TRT 6 başladı. Kürtçe özel radyo ve TV’ler kuruldu.
Kürt Enstitüsü: İlki 2009’da Mardin Artuklu Üniversitesi’nde açıldı.
Jandarma yerine kır polisi: Jandarmanın tamamen İçişleri’ne bağlanması projelendiriliyor.
Profesyonel ordu: Başladı. Uzman erbaş sayısı artıyor.
Yeni Anayasa: 2010’da ciddi değişiklik yapıldı. Yeni hükümetin öncelikli projesi yeni anayasa.
Bölgeye iyi ve idealist yöneticiler: Sistematik bir proje geliştirilmedi.
Genel af: Tartışılıyor. (‘Habur açılımı’yla ‘teröre karışmamış’lara kapı açılmıştı.)

Mustafa KARTOĞLU

[Ebuzer]

Dertlere derman AK Parti