|
10-11-2011, 18:29 | #1 |
Başınız sağ olsun yürek insanı Başbakan
Hüseyin Öztürk 10 Ekim 2011 Pazartesi Bir devlet adamı, bir başbakan, bir başkan değil, bir yürek insanı annesini kaybetti. O yürek insanının nezdinde; zengin, fakir, başbakan, işçi, memur, köylü birdir. Çünkü her biri topraktan gelmiş toprağa dönecektir. - “Başın sağ olsun Reis, Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun.” - “Başın sağ olsun ağabey, Allah rahmet eylesin, bilirsin ki Tenzile anne, kabir penceresinden Cennet bahçelerini seyretmektedir.” - “Başın sağ olsun üstad, inanırsın ki, anneniz hep ebedi hayata iman ederek yaşadı ve artık daha huzurlu.” • Dünyayı teselli eden bir evlada, gardaşa, arkadaşa ve başbakana sahibiz. Şimdi onu teselli için ne söylenebilir ki, bırakın Türkiye’yi, o dünyayı teselli etmiyor mu? Yine de bir şeyler söylemek lazım gelirse; “İnsan için sadece; iyilik, sadakat ve saf dostluk büyük kazançtır.” Başbakan bu kazançla yaşamaktadır ve ülkeyi de bu kazançla yönetmektedir. Bu hasletlerin bütünü; annesi, babası, akrabaları, eşi ve çocukları başta olmak üzere, insan olan herkes için geçerlidir. Tenzile annenin uğurlanışında da bu manzara görüldü. Gönülden sevenler; cami avlusunu, mezarlığı, yolları, ekran başlarını doldurmuşlardı. Alimlerimizden biri der ki; “Cenab-ı Hak kendi sevdiğini iyi insanlara da sevdirir.” Başbakan da annesi de Allah’ın sevgili kulu oldukları için Allah tarafından insanlara sevdirildi. Tenzile Hanımefendinin uğurlanışına katılan hiç kimse “ikbal” için orada değildi. Hatır için de gelmemişlerdi. İnsani ve vicdani duygularının gereği gelmişlerdi. • Annesinin namazını kılarken Başbakan’ın gözlerinden düşen yaşlar, oğul Recep Tayyip Erdoğan’ın acısını anlatan şahit damlalardı. “Bugün varız yarın yokuz, biz gidiciyiz, kalıcı olan eserlerimizdir.” Bu cümle; Başbakan’ın çevresindekilere sıkça kullandığı bir tavsiyedir. Annesini uğurlarken, görebildiğimiz ve takip edebildiğimiz kadarıyla, her hareketi bu sözü hatırlatıyordu. Ve annesini bir başbakan olarak değil, Tenzile Hanımın oğlu Recep Tayyip Erdoğan olarak yolcu etti. Zaten Tenzile Hanımefendi de; “Benim oğlum Başbakan” demiyordu. “Evlatlarım Allah’ın emanetidir” diye seviyor, sahipleniyor ve dua ediyordu. Bütün bu güzellikleri ve ayrıntıları; Fatih Camii’nden başlayıp Karacaahmet Mezarlığı’ndaki dualı yolculuğa katılan herkes biliyordu. Ve yine Tenzile Hanımefendinin son yolculuğuna katılan herkes, Tayyip Bey’in annesine olan bağlılığına bir şükran ifadesi olarak da oradaydı. Allah’ı seven iyi anneler ve iyi babalar, iyi evlatlar yetiştiriyor. İyi evlatlar da hem kendilerini hem ailelerini; “sevme nasibiyle ödüllendirilmiş” insanlara sevdiriyor. Cumartesi günü Fatih ve Karacaahmet’e “davetiyesiz ve teklifsiz” gelen binlerce insan; “sevme ve sevilme nasibiyle mükâfatlandırılmış kişilerdi.” Haliyle “vefa ve dua” etmek için gelen binlerce insan; Tenzile Hanımın da evlatlarının da “seven ve sevilen insanlar” sınıfında olduğunu söylüyordu. Hanımefendinin ruhu için el Fatiha.
Konu LâHuTî tarafından (10-11-2011 Saat 18:33 ) değiştirilmiştir.. |
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|