AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 02-11-2012, 20:00   #1
Kullanıcı Adı
Özgür Çağrı
Question " Ya Gülen Ya Erdoğan Devlet'ten Sürülecek ! "
MİT krizine çarpıcı bir yorum da Taraf yazarı Ahmet Altan'dan geldi. Altan, depremin perde arkasına dönük cemaat iddialarının büyük ölçüde kabul gördüğünü hatırlatıp 'bu ölümüne bir kavga olacak' dedi.

Cemaat'in neden böyle bir dönemde bu kadar keskin bir şekilde hükümeti ve Başbakan'ı karşısına aldığını bilmediğini kaydeden Altan "Ya kazanacaklarına çok eminler ya da her şeyi kaybetmeyi göze almalarını gerektiren bir tehditle karşı karşıya olduklarını düşünüyorlar." dedi.

Taraf yazarı kavganın sonunda ortaya çıkacak durum içinde hayli iddialı bir öngörüde bulunara "Ya Erdoğan ve taraftarları ya da Cemaat ve onun üyeleri devletin içinden sürülecek." dedi.

İşte Ahmet Altan'ın "Ölümüne" başlıklı yazısı:

Son otuz yıldır Türkiye’nin iç ve dış politikasını Kürt sorunu belirliyor.


“Milliyetçilik” etiketi altında Kürtlerin eşitliğini kabul etmeyenler, devletin çürümesini tercih ediyorlar nedense.

Ülkede iktidarı elinde tutmak ya da eline geçirmek isteyenler de Kürt sorununu sonuna kadar sömürüyorlar, bütün iktidar çatışmaları Kürt sorunu çevresinde şekilleniyor.

Bazı Kürtlerle Türklerin çeşitli kılıklara girerek bu savaşın sürmesi için birlikte çalıştıkları da her gün biraz daha belirginleşiyor.

Şu anda yaşadığımız ve mizah tarihine mi yoksa trajedi tarihine mi geçeceğini kestiremediğimiz garabetin merkezinde de gene Kürt sorunu var.

Polis ve yargı bir yanda, hükümet ve MİT bir yanda.

Polis ve yargının, kısaca “cemaat” denen Gülen Cemaati’nin kontrolünde olduğu söyleniyor, bu konuda bir yalanlama da yapılmıyor.

Bundan sonra yapılacak bir açıklamanın bu algıyı değiştirebileceğini de sanmıyorum.

Anlayacağınız, Cemaat çok sert bir siyasi kavgada şimdi baş aktör olarak sahnede.

Karşısında da hükümet var.

Polis ve yargı, MİT Müsteşarı Hikmet Fidan’ın peşinde gözüküyor ama Fidan’ı suçladıkları anda otomatikman onu görevlendiren Başbakan Erdoğan’ı da suçlamış oluyorlar.

Bunun mantıki sonucu, olayların böyle devam etmesi halinde Erdoğan’ın da sanık sıfatıyla mahkemeye çağrılacak olması.

Başbakan Erdoğan’ın geleceğini belirleyecek bir kavganın çok yumuşak geçmeyeceği açık.

Kavganın bir aşamasında anlaşacak olsalar bile taraflardan biri çok ciddi bir güç ve prestij kaybına uğrayacak, bu da kesin.

Ya Erdoğan ve taraftarları ya da Cemaat ve onun üyeleri devletin içinden sürülecek.

Onun için de ölümüne bir kavga bu.

Genellikle daha ılımlı ve kavgadan uzak bir görüntü çizen Cemaat’in kendini bu kadar açıkça ortaya koyup, riske girerek kavganın içinde yer almasının nedenlerini bilemiyorum doğrusu.

Ya kazanacaklarına çok eminler ya da her şeyi kaybetmeyi göze almalarını gerektiren bir tehditle karşı karşıya olduklarını düşünüyorlar.

Cemaat’e bağlı olduğu söylenen polis-yargı ittifakının MİT Müsteşarı Fidan’ı neyle suçladıklarını kimse tam bilemiyor.

Fidan, PKK ile yapılan Oslo müzakerelerine devletin ve Başbakan’ın temsilcisi olarak katıldığı ve PKK’yla görüştüğü için mi suçlanıyor?

Yoksa ortada dolaşan KCK-MİT ilişkileri yüzünden mi?

Eğer Oslo görüşmeleri yüzündense, bu, polis-yargı ikilisinin yetkilerini aşması anlamına gelir.

Bu, hükümetin siyasi tercihlerine ambargo koymak ve bu tercihleri hükümetin yerine belirlemek gibi hiçbir biçimde meşru olmayan bir iddiayı içinde taşır.

Bu anlayışla, polisin “düşmanla” Lozan Antlaşması’nı imzalayan İsmet İnönü’yü de trenden inerken tutuklaması gerekirdi, “düşmanla” hem görüşmüş, hem de anlaşmıştı.

Devletler, “düşmanla” görüşürler, buna da devletleri yöneten hükümetler karar verir.

Aksi takdirde savaşların hiç bitmemesi, hiçbir anlaşmanın yapılmaması gerekir.

“Düşmanla” görüşüp görüşmemeyi, anlaşma yapıp yapmamayı da hiçbir hükümet polise ya da yargıya sormaz, bunlar onların işi değildir.

Ama başka bir söylenti, MİT’in KCK’yı fiilen yönettiğini, suça ve şiddete kışkırttığını hatta bazı suçları KCK kılığında bizzat MİT ajanlarının işlediğini, polisle savcının bu nedenle Fidan’ın peşine düştüğünü ileri sürüyor.

MİT’in içindeki PKK’yla ilişkili Ergenekon yapılanmasına dokunulmadığını ve Fidan’ın bu yapıyı değiştirmek yerine bu yapıyı koruduğu iddia ediliyor.

KCK’nın aslında bir MİT yapılanması olduğu da söylentiler arasında.

Eğer öyleyse MİT’teki soruşturmayı kimse engelleyemez, Fidan’ı da kimse koruyamaz.

Ama bu iddiaların belgelerle kanıtlanması gerekir.

Tabii, hükümetin Fidan’ı korumak için çıkartmaya hazırlandığı yasa da bir başka tuhaflık, bu yasaya göre MİT’çiler istedikleri kadar suç işleyebilecekler, kimse onları sorgulayamayacak, kimse onları yargılayamayacak, her şey başbakanın kararına kalacak.

Bizi yasadışı bir şekilde dinleyen MİT’çiler de, Baransu’yu izlerken yakayı kaptıran ajanlar da dokunulmaz olacak.

Devletin ve hükümetin kendi “siyaset belirleme ve uygulama” yetkisini korumanın daha sağlıklı bir yolu bulunmalı bence.

Bugün tanık olduğumuz kavga büyük bir kavga.

Başbakan Erdoğan, bu kavgayı kazanmak için şu andaki çarpık devleti daha da çarpıtırsa bu tür kavgalar hiç bitmez, aksine gittikçe derinleşir, işin içine başkaları da karışır.

Bu devleti hukuka ve demokrasiye bağlı bir devlet olmazsa bu ülkede kimse güvende olmaz.

Birçok insan bunu defalarca anlatmaya çalıştı, Erdoğan anlamadı, umarım şimdi anlamıştır.

Yeni bir anayasa, yeni yasalar, demokratik bir düzen gerekiyor bize.

Aksi takdirde, yargının bir girişimi bütün ülkede “cemaat-hükümet” kavgası olarak algılanır, kimse devlete de yargıya da güvenmez, her şey bir iktidar kavgasına dönüşür.

Sonunda da mutlaka birilerinin canı yanar.

İşin en korkunç yanı da, haksız olanın değil, güçsüz olanın canının yanacağı gerçeğidir.

Ahmet Altan | Taraf

 


Konu Özgür Çağrı tarafından (02-11-2012 Saat 20:02 ) değiştirilmiştir..
  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 02-11-2012, 20:09   #2
Kullanıcı Adı
Özgür Çağrı
Standart
Zaman gazetesinin olaya yaklaşımına bakıyorum hükümete ters
samanyolunun kalemlerine bakıyorum adeta veryansın ediyorlar
https://twitter.com/#!/aakadiroglu

bu gibi görüntüler ahmet altan'ı doğrular gibi.

Olaylar ilk başladığı anda bende bu tahmini yapmıştım öyle basit bir olay değil iktidar içi büyük çarpışma var. Başbakan konuşacak ama daha büyük bir karışıklığa sebep olmamak için susuyor.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 02-11-2012, 20:16   #3
Kullanıcı Adı
El Emin
Standart
Çok fevriyiz her konuda ama fevri olanlar sonra oturup kalıyorlar..
Yargıyı ve polisi cemaate bağlamak nezdimde tek kelime ile ahmaklıktır..
Her ne ise bunda da zamana ihtiyaç var zaman herşeyi netleştirecek..

Bu arada şunu belirteyim ki babam mit ajanı olsa babama zerre güvenmezdim..
El Emin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 02-11-2012, 20:20   #4
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
yazın fem şubelerinde verilen polisliğe giriş sınavı eğitimlerinide,hukuk bölümünde okuyan şakirtlere verilen burslarıda iyi biliyoruz...
cemaatin o tarz bi sızması olmadığını iddia etmek doğru olmaz...
bu olayı ''şimdilik'' kesinlikle cemaatin işidir diye iddia etmekte doğru olmaz...
cemaat faktörüde ihtimallerden biridir sadece...
kendi bindikleri dalı keserlermi emin değilim...
  Alıntı ile Cevapla
Alt 02-11-2012, 20:26   #5
Kullanıcı Adı
El Emin
Standart
Alıntı:
AKıncı 34 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
yazın fem şubelerinde verilen polisliğe giriş sınavı eğitimlerinide,hukuk bölümünde okuyan şakirtlere verilen burslarıda iyi biliyoruz...
cemaatin o tarz bi sızması olmadığını iddia etmek doğru olmaz...
bu olayı ''şimdilik'' kesinlikle cemaatin işidir diye iddia etmekte doğru olmaz...
cemaat faktörüde ihtimallerden biridir sadece...
kendi bindikleri dalı keserlermi emin değilim...
Cemaat kpss a bir çoğunu çalıştırıyor..Bu sadece hakimlik savclık için değil..
Ki faraza sırf yargıya sızıyor.Hakimlik savcılıkta rütbe atlamak öyle ip atlamaya benzemiyor ki..
Dün bir bu gün iki çömeze böyle dava mı verirler allah aşkına..
Yani mantıksal tutarlılığı yok..
Ve şu sızma ne oluyor anlamadım..Çatlak gibi bir şey mi..
Sızmaysa tüm atananlara sızanlar diyelim.
Sonuçta cemaatte olunca onlar atanmadan gökten inmiyorlar..Onlarda çalışıp kazanıp giriyorlar..
Sözüm sana değil abi yanlış anlama genel..

Ben cemaatin faktörü olduğunu zannetmiyorum..
Ki cemaat denen oluşum sistematik ve örgütsel bir oluşum değil..
Her yeri kendi başına özerk resmen ve bağlantısız gibi bir şey..
El Emin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 02-11-2012, 20:31   #6
Kullanıcı Adı
_Ednâ_
Standart
taraf gazetesini yazarlarının dünyasını anlamaya çalışıyorum...
çok zorlanıyorum bunun içinde...
cemaat - akparti karşı karşıya getirme çabalarınada sadece gülüyorum...
evet cemaatin yargıdada polistete kaymakamlıktata askeriyedede aklınıza gelebilecek tüm kurumlarda makamlarda adamları var... bunu inkar edenini gördünüzmü
ama dikkati şuna çekmek lazım, amaç ne? ne diye insan yerleştiriliyor oraya?
akpartinin ayağını kaydırmak içinmi? ölümüne hemde! pes doğrusu...
bunu tek hakim olmak gibi yorumlayan kısır zihniyetlerden, böyle absürd iddiaları bekliyorum zaten açıkcası...
_Ednâ_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 02-11-2012, 20:32   #7
Kullanıcı Adı
Özgür Çağrı
Standart
asıl gürültü haftaya mit yasası meclisten geçerken kopacak gibi görünüyor.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 02-11-2012, 20:33   #8
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
Kpssye kurslarda çalıştırıyor hatta özel kurslar var...
Polislik konusunda ise neredeyse polislik sınavında çıkan soruların aynısı üzerinde çalışıyorlar...
polislik sınavları duruyormu hala bilmiyorum benim dönemimde yazın üniversiteyi kazanamayan ve hazırlanmak istemeyen şakirtlere yazın ders veriyorlardı femde...

dünkü çömeze verilmeyebilir,düne kadar şakirt olduğunu çaktırmayan isimlere verilebilir mesela...

sızma sana bağlı olanları tüm gücünle o alana yöneltmekle oluyor...
hukuk oku burs veririz,harcını öderiz,çalıştırırız...
ihtiyaç sahibi çocuklar mevki sahibi olunca karşılığını veriyor tabiki...

  Alıntı ile Cevapla
Alt 02-11-2012, 20:37   #9
Kullanıcı Adı
El Emin
Question
Alıntı:
AKıncı 34 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Kpssye kurslarda çalıştırıyor hatta özel kurslar var...
Polislik konusunda ise neredeyse polislik sınavında çıkan soruların aynısı üzerinde çalışıyorlar...
polislik sınavları duruyormu hala bilmiyorum benim dönemimde yazın üniversiteyi kazanamayan ve hazırlanmak istemeyen şakirtlere yazın ders veriyorlardı femde...

dünkü çömeze verilmeyebilir,düne kadar şakirt olduğunu çaktırmayan isimlere verilebilir mesela...

sızma sana bağlı olanları tüm gücünle o alana yöneltmekle oluyor...
hukuk oku burs veririz,harcını öderiz,çalıştırırız...
ihtiyaç sahibi çocuklar mevki sahibi olunca karşılığını veriyor tabiki...


Birinci makul ama bu güne kadar ak partiyi savunan cemaat ne diye karşısına alacakmış merak ediyorum..Yanılacağımı zannetmiyorum bence absürd bir iddia..He cemaat damgası olan herkese de cemaat gözüyle bakılmaz yani diyeceğim o ki düşman bizden daha çok çalışıyor,daha köklü ve daha sinsi..Bir çok vaka yaşandı zaten malumdur..

İkinciye katılmıyorum..Sızma dediğin kaytarırsın aradan kaçırırsın haksız fiil yaparsın sızma olur..
Burs vermek gibi legal ve meşru şeyler ile teşvik edip o alanda ders vermek sızmak değildir..Sızma ise dershanelerin yerleştirdikleride sızma malum onlarda çalıştırıyorlar Onlarda karşılığını alıyorlar gibi gibi..Bir kelimeye takılmamın sebebi bu ve benzeri kelimelerin çok sıradan ve alakasızca kullanılması ve bunun beni rahatsız etmesi..
El Emin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 02-11-2012, 20:40   #10
Kullanıcı Adı
_Ednâ_
Standart
Alıntı:
AKıncı 34 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Kpssye kurslarda çalıştırıyor hatta özel kurslar var...
Polislik konusunda ise neredeyse polislik sınavında çıkan soruların aynısı üzerinde çalışıyorlar...
polislik sınavları duruyormu hala bilmiyorum benim dönemimde yazın üniversiteyi kazanamayan ve hazırlanmak istemeyen şakirtlere yazın ders veriyorlardı femde...

dünkü çömeze verilmeyebilir,düne kadar şakirt olduğunu çaktırmayan isimlere verilebilir mesela...
sızma sana bağlı olanları tüm gücünle o alana yöneltmekle oluyor...
hukuk oku burs veririz,harcını öderiz,çalıştırırız...
ihtiyaç sahibi çocuklar mevki sahibi olunca karşılığını veriyor tabiki...
bir soru sormak istiyorum ve cevabını net verirsen sevinirim.
sen cemaatin senin ifadenle yaptığı 'sızdırma'yı anormal, olmaması gereken birşey olarakmı görüyorsun?
_Ednâ_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi