AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Cihannur]

Yavuz Semerci



Marmaray'ı halk test ediyor

Dün Marmaray'ı kendimce test ettim. Mesafeleri ölçtüm. Yaşam alışkanlıklarımıza yapacağı yeni katkıları düşünmeye başladım.

İlk durak Kazlıçeşme... Oradan Üsküdar'a gidilecek, Kanaat Lokantası'nda öğlen yemeği, ardından tekrar Kazlıçeşme... Sonra işe geri dönülecek. Hesaba göre tüm bunları 1 saat içinde yapacağım...

Kazlıçeşme İstasyonu otoparkı araç dolu. Belli ki birileri Aksaray, belki de Üsküdar'a araçsız gitmenin keyfini yaşamak istemiş. Öğlen vakti. İnsanların çoğu orta yaş grubundan. Amaçları test etmek, konforu yerinde görmek. Konuşmalar hep aynı. Ve müthiş bir takdir duygusu yayılıyor etrafa.

Yenikapı İstasyonu'na gelindiğinde yolcu sayısı hatırı sayılır nitelikte artıyor. Hemen herkes hatıra fotoğrafı çektiriyor. Üsküdar'da inmiyorum.

Ayrılıkçeşme'ye gidiyorum. Yerin üzerine çıkıyoruz. Ve kocaman bir alışveriş merkezinin dibindeyiz. Kuş uçuşu 30-35 kilometreyi tam 16 dakikada alıyoruz.

Yolcuların neredeyse tamamı gibi ben de karşımdaki peronda duran trene biniyorum. Geri döneceğiz! Hoşnutluk üst seviyede. Ben Üsküdar'da iniyorum. Daha doğrusu inmeye çalışıyorum. Yüzlerce insan açılan kapıdan bir an evvel trene binmek istiyor. Yaşlı ak sakallı amca inmemi bile beklemeden bir omuz çakınca "Babacığım dur da ineyim'' diyorum. Sevimli bir şekilde bana bakarak, "Oğlum heyecan işte'' diyor. ''Haklısın babacığım" diyerek gülümsüyoruz birbirimize...

Az ileride TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman'ı görüyorum. Bir televizyon kanalına açıklama yapıyor. Bitmesini bekliyorum. Gözüm trende. Bir türlü kapılarını kapatamıyor. Kalabalık ise giderek artıyor.

Karaman'la selamlaşarak sohbete başlıyoruz. Bir vatandaş geliyor ve elini sıkıyor. Ve "AK Parti'ye hiç oy vermedim ve vermeyeceğim. Ama insan takdir etmesini bilmeli'' deyip bana dönüyor: "Sizi de tanıyorum, sizi tenzih ederim ama o gazetelerde yazan nedir Allah aşkına. Yok binmeyin, yok tehlikeli diye yazılar mı yazılır. Ayıp değil mi?"

Karaman'a projenin sigortalı olup olmadığını soruyorum. Yüzüme anlamsızca bakıyor. Sonra danışmanlarına dönerek öğreniyor. Projeyi yürüten firmaların garantisi varmış. Bir de TCDD'nin klasik yolcu sigortası olduğunu hatırlatıyor.

Bu arada tren hâlâ orada... Yürüyen merdivenden aşağıya inenlerin arasında boşluk bile yok... ''Keşke bu bedava işi olmasaydı'' diyorum. "Başbakan'ımızın takdiri" demekle yetiniyor Karaman.

Geri dönüşümün zorlaştığını hissediyorum. Lokanta sonrası Boğaz'ı bu kez motorla geçmeye karar verip ayrılıyorum oradan. Kısa bir süre sonra da tren seferlerinin bir süreliğine durdurulduğunu öğreniyorum...

Özetle anlamakta zorlandığım bir noktayı dile getirmeliyim. Marmaray projesinin pek çok eksiği var. Bu kadar aceleye getirmek doğru olmayabilir. Ancak bu projenin güvensiz olduğunu ileri sürmek ve binmeyeceğim diye endişeleri körüklemek gazetecilik faaliyeti değil.

Bu tüpler oraya yeni konulmadı. Birkaç yıldır denizin altında. Yüzlerce mühendis çalıştı. Japonlar için referans projelerinden birisi. Endişeleri dile getirmek başka, bir uzman edasıyla "Sorun var" demek başka...

Ve bir öneri: Ya bu hattın bedava kullanımı hemen kaldırılmalı ya da seferler artırılarak yolcu girişleri kontrollü sağlanmalı. İnsanlar birbirini ezebilir...

Kaynak

Habertürk 31.10.2013