|
06-22-2008, 18:05 | #1 |
İhtiyar Azgın Teke... (Atilla Özdür)
Atilla Özdür VAKİT İhtiyar azgın teke... Günümüzün karakalem kahpeliklerinde eskiyi resmedenler, imam ile muhtarını; ayağa kaldırdıkları mahalleliyle birlikte, çiftbozan saydıklarının hanelerine baskın üzerine baskın düzenleyiciymiş gibi gösterirler... Vurun kahpeye, buna bir misal... Oysa kahpenin kahpeliğini tescil edecek yetkili merci, ‘hakim’ karşılığı, kadı efendi... Demek istediğimiz, günümüzün karakalem ürünlerinden ‘ihtiyar azgın teke’ ile, dünün ağzı salyalı din ve namus bekçileri olarak resmedilen ‘kahpe avcıları’ arasında fark yok.. Var ise, sadece giyim kuşam tarzından ibaret nicelikli bir fark... Eskiler, yemeni çakşır giyerek tulumbacıya benzerken, yenileri fayton yerine 4x4’le gezerler... Osmanlı’yı hukuksuzluk rejimi olarak gösterirler... Şimdinin rejimi, hukuklu mu?. - Azgın teke, bu gazeteden arkadaşımız, genelde gönüldaşımız ve hepsinin üzerinde de, dindaşımız Hüseyin üzmez... Oysa Üzmez’in ne tekeliği söz konusu ne de aygırlığı... Eskinin kahpelik olarak resmedilen imam muhtar işbirliğini günümüzde devralmış muhafazakar sermaye egemenliğindeki birikim kahpeliğidir, Üzmez oyunu... - Suçluluğun tescili için yargı sürecinin bütün boyutlarıyla tamamlanmış olması gerekiyor... Borç alıp ödemeyerek üzerine yatmak da bir suç... Kendisine suç isnad edilen borçlu hakkında infaz emri ihracı için de yargı sürecinin tamamlanması şart ve elzem... Eskiyi resmeden kara kalemcilere göre, vurun kahpeciler; Cumhuriyet öncesinde kadıymış zaptiye imiş dinlemezler, gözü tutmadıklarına kahpe damgasını vurup taşa topaca tutarmışlar... Pekiyy, şimdi yapılanlar ne?.. Hüseyin üzmez, iki ay oluyor hâlâ hakkında iddianame düzenlenmedi. Suçu ne ve suç delilleri nerede?.. Kimi asmış, kimi kesmiş, kimi bilmem ne yapmış?.. Görenler, duyanlar ve işitenler kimler?.. Amma üzmez, ihtiyar azgın namussuz!... Irz düşmanı. Fikriyatı, dünya görüşü, eşi dostu ve işi gücü itibariyle de, din istismarcısı... - Bizim gazete Vakit de, borcunu ödememekte direnen bir suçlu... ödeme hükmü kesilmiş ve ihraç edilmiş olsa da olmasa da, borcunun üzerine yatan bir suçlu, taşa topaca tutulması şart olan bir kahpe... Vurun kahpeye... Ve vurulmuş da, harim-i ismet’i anlamındaki alat edevatları, kahpenin kıçındaki donu sıyrılırcasına, Ankara bürosundan toparlanıp götürülmüş... Alacak verecek davalarında alacak iddiasında bulunanların, yargılamanın bütünüyle tamamlanmasından önce hak iddia ettiklerinin resen tahsiline cevaz veren bir açık kapı var ise, yanlışlık, o kapının kapatılmamasında... - Adalet Bakanı’na soralım, hatta İçişleri Bakanı’na da... Hüseyin üzmez, niye hâlâ hakim karşısına çıkarılmadı, çıkarılamadı? Kendisine teklif edilen işbirliğini reddetmesi mi, başına bu gaileleri açtı?.. Vakit’in susturulması hareketinde görevi üstlenen bestekarlar, notaları düzenlerken portenin sol anahtarı yerine Hüseyin üzmez’i mi kondurdular?.. Vurun kahpeye dizisinde bundan sonra hangi senaryolara sıra gelecek?.. Faili meçhul cinayetler, gibi mesela... Faks: 0212 632 83 06 özür beyanı: Dinçer’lerin çokluğu aklımızı karıştırmış. Dünkü yazımızda, ömer Dinçer yerine, Ali Dinçer demişiz. Düzeltir, hoşgörünüze sığınırız. 22 Haziran 2008
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|