bir yerden alıntı yaptığım yazıdır..tesettür anlayışı bumudur? - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Beritan** · 08-24-2008, 20:45

Üstadımız Mahmut Efendi hazretleri:

"Çarşafı olmayan kadın,çatısı olmayan harap bir eve benzer.Çatısız bir ev,rüzgar ve yağmurdan muhafaza olamayacağı gibi,çarşafsız olan kadında dışardan gelecek zararlardan kendinisini muhafaza edemez."buyurmaktadır.
Çarşaf giyinmede zorlanan hanımlara da:

"Bosna ve Çeçenistanda Müslümanlara yapılan zulmü düşününüz.Ya çarşaf yada Bosna ve Çeçenistan zulmü!...Çarşaf giyinmenin okadar zor olmadığını göreceksiniz.Bununla beraber ALLAHu teala Rasulü vasıtasıyla emir buyurduğu "kapanın emri" dinlenmese tevbe etmeden o kişi ölse ,ahirette onu ateşler kaplasa,kime bağıracak,ne diyebilecek.Dört mezhebin İmamı Şeyhim Ali Haydar (k.s.) efendi babam buyurdu ki: "Mantonun girdiği eve küfrün burnu sokulmuştur:"Sonra kafa,ardındanda gövde giriverir.Şeytan günaha yönelmiş insanı kaydırır.Şeri şeriften bir ufacık boşluk bırakılsa şeytan oradan burnunu sokar." :" hitap etmektedir.
Cilbab hususunda günümüz Bel'amlarına Sadreddin Yüksel Hocaefendi şöyle cevap veriyor:" Biz dönüp Asr-ı saadet'e baktığımızda kadınları çarşaflı olarak görüyoruz.Demek tesettür babında müslüman kadınların belli ve muayyen bir kıyafeti vardır.O da çarşaftır.Evet,Ümmü Seleme'den gelen rivayet,müslüman kadının belli bir giysiye mecbur olduğunu ortaya koymaktadır.O taktirde ne mantonun ve ne adet edilen diğer gayri islami giysilerin...

Medineli müslüman kadınlar Ayeti kerimedeki "Cilbab"ı baştan başa vucudu örten siyah bir giysi ile tefsir etmişlerdir.Yani siyah çarşaf manasına almışlardır.Cilbabı,entari,uzun gömlek,manto,boyun atkısı ve kısa gömlekle tefsir etmek yanlıştır."
Bediuzzaman Said nursi, hazretleri " hanımlar Rehberi" eserinin "tesettür" bahsinde:"Çarşaf kadının siperi ve kal'asındır.Gir içine kurtul." diyerek dış giyim olarak çarşafn müslüman hanımlar için ne derece ehemmiyetli olduğunu beyan etmek istemiştir.

Müslüman kadının her çağ ve her mekandaki örtüsü" Cilbab" dır.Cilbab ise ; müslüman kadın bir ihtiyaç için dışarı çıktığı vakit bedenine sardığı ve bütün vücudunu örten iki parçadan müteşekkil olan ve Allah(celle celalüh)'ın hakimiyet gücüne hizmet etmenin sembolü olan;İslami hareketin öncü bayrağı sayılan çarşaftır.ÇArşaf yöresel bir kıyafet değildir.Aksine çarşaf,Kur'anı bir terim olan " Cilbabın pratik tercümesidir.

Malum olduğu üzre;Fas'tan Afganistan'a kadar bütün İslam topraklarında mümin kadınlar çarşaf giymektedirler.Farklı kavimlerden olan bu müminlerin: örf ve adetlerininde farklı olacağı tabiidir.Çarşaf hususundaki bu ittifak:"yöresel kıyafet" tanımlamasına,uygun değildir.Çarşaf peygamber (s.a.v.) dönemindeki kadınların giydikleri cilbabdır.Bunun için diyoruzki: Çarşaf yöresel bir kıyafet değil,Asru'n Nebi'de cilbab yerine kullanılan bir kıyafettir.O halde Allah(celle celalüh)'a ve Ahiret gününe iman eden müslüman kadınlar cilbabı çarşaf bilmeli ve dışarı çıktıkları vakit çarşaf ile kendi bedenlerini muhafaza etmelidirler.

Yeri gelmişken şu hakikati da beyan edelim:Cilbab, sadece başörtüsü değildir.Cilbab bedenin tümünü kaplayan ve kapsayan geniş bir örtüdür.Cilbabı sadece başörtüsüne münhasır kılıp kendi bacaklarını açan ve açık baldır bacaklarıyla başörtüsünin mücadelesini vermeye kalkışan kadınlar,Kur'anı Kerim'in vasfettiği İslam kadınları değildir.İslam kadını,başörtüsü ile altörtüyü bir bütün olarak kabul eden ve cilbabı çarşaf olarak pratiğe geçiren Tevhid'in canlı tercümanıdır.

Günümüzde modernizmin dayatmaları neticesinde ruhsal bozulmanın ve kültürel çürümenin içerisine giren bazı müslüman kadın ve erkekler tarafından İslami bir kıyafet cilbab/ çarşafın hor ve hakir görüldüğü inkar edilmez bir gerçektir.Oysaki mümine kadınlar cilbablarıyla modernizme karşı kıyam etmekle,mükelleftirler.Örtünme konusunda müslümanların mücadelesi,bir cilbab mücadelesidir.Cahili toplumlarda cilbabı sahiplenemeyen müminler,İslamın yüz karası,şeytanında maskarası olurlar.

**Hacegan** · 11-05-2008, 10:04

Allah razı olsun.

**Beritan** · 11-05-2008, 20:18

Alıntı:

Hacegan Nickli Üyeden Alıntı

Allah razı olsun.

okuduğunuz için teşekkürler

**sesli34** · 11-05-2008, 22:03

Müslüman kadının her çağ ve her mekandaki örtüsü" Cilbab" dır.Cilbab ise ; müslüman kadın bir ihtiyaç için dışarı çıktığı vakit bedenine sardığı ve bütün vücudunu örten iki parçadan müteşekkil olan ve Allah(celle celalüh)'ın hakimiyet gücüne hizmet etmenin sembolü olan;İslami hareketin öncü bayrağı sayılan çarşaftır.ÇArşaf yöresel bir kıyafet değildir.Aksine çarşaf,Kur'anı bir terim olan " Cilbabın pratik tercümesidir.
şimdi kardeşim öncelikle yazi gerçekten hos ama benim anlayamadiğim kavram

ir bayan pardüse giyiyor ada tamamiyle vücüdü örtüyor simdi bu kadin çarsafa girmediği için suçlumu sayılıyor yani kurani kerim kadın Cilbab dan baska birsey giyerse vücüdünü örtse dahi günahami girmiştir demek isteniyor burada

**ishakyilmaz** · 11-09-2008, 17:46

tesetürü hakkıyla hakkaniyetiyle yerine getiren bir toplum dileğiyle.

**sesli34** · 11-09-2008, 18:09

yazıyı yazıp kaçmayalaım arkadaşlar bir soru sorduk demekki bu konu hakkında bilginiz varki bunu yazıyorsunuz yazıyor isenizde açıklyacaksınız sonuçta bu dini kavram

**Beritan** · 11-10-2008, 17:03

Alıntı:

sesli34 Nickli Üyeden Alıntı

yazıyı yazıp kaçmayalaım arkadaşlar bir soru sorduk demekki bu konu hakkında bilginiz varki bunu yazıyorsunuz yazıyor isenizde açıklyacaksınız sonuçta bu dini kavram

ben bu yazıyı koyarken başlığını değiştim...sizce tesettür anlayışı bumudur diye..
yani tastiklediğimden değil..
benim için tesettür anlayışı bu değildir....ve okuduğumda çok şaşırmıştım....bir kesim varki bu hiç azımsanamaz....
çarşaf giymeyen kesimi neredeyse kafir ilan etmiş durumdadır bu yazıyıda o kesimin ortaya koyduğuna eminim...
anlaştıkmı abi

**sesli34** · 11-09-2008, 18:43

tes yalçın kardesim hani aynı düsüncedeyim ama konuda belirtilen cibal den baskasi haramdir gibi tavrı algılıyamadım hani bir pardüse yasaklanmış gibi yazı tarzı varda ona takıldım

**sergüzeşt** · 11-09-2008, 20:27

örtünmek sadece şekil işi değildir..tesettür önce tasavvurda başlar..ilk beyinin tessettürü wardır..zaten o olmadımı yapılan sadece şekilde kalır..bundan dolayı gelin önce düzgün bir tesettür tasavvuru inşa etmeye bakalım..insanlara tesettürü sadece elin ayağın bedenin örtülmesinden ibaretmiş gibi sunmak yamuk bir anlayış...paylaşım için teşekkürler..

**dilemma** · 11-10-2008, 12:04

Alıntı:

sergüzeşt Nickli Üyeden Alıntı

örtünmek sadece şekil işi değildir..tesettür önce tasavvurda başlar..ilk beyinin tessettürü wardır..zaten o olmadımı yapılan sadece şekilde kalır..bundan dolayı gelin önce düzgün bir tesettür tasavvuru inşa etmeye bakalım..insanlara tesettürü sadece elin ayağın bedenin örtülmesinden ibaretmiş gibi sunmak yamuk bir anlayış...paylaşım için teşekkürler..

kesinlikle katılıyorum..kesinlikle...

08-24-2008, 20:45	#1
Kullanıcı Adı Beritan	bir yerden alıntı yaptığım yazıdır..tesettür anlayışı bumudur? Üstadımız Mahmut Efendi hazretleri: "Çarşafı olmayan kadın,çatısı olmayan harap bir eve benzer.Çatısız bir ev,rüzgar ve yağmurdan muhafaza olamayacağı gibi,çarşafsız olan kadında dışardan gelecek zararlardan kendinisini muhafaza edemez."buyurmaktadır. Çarşaf giyinmede zorlanan hanımlara da: "Bosna ve Çeçenistanda Müslümanlara yapılan zulmü düşününüz.Ya çarşaf yada Bosna ve Çeçenistan zulmü!...Çarşaf giyinmenin okadar zor olmadığını göreceksiniz.Bununla beraber ALLAHu teala Rasulü vasıtasıyla emir buyurduğu "kapanın emri" dinlenmese tevbe etmeden o kişi ölse ,ahirette onu ateşler kaplasa,kime bağıracak,ne diyebilecek.Dört mezhebin İmamı Şeyhim Ali Haydar (k.s.) efendi babam buyurdu ki: "Mantonun girdiği eve küfrün burnu sokulmuştur:"Sonra kafa,ardındanda gövde giriverir.Şeytan günaha yönelmiş insanı kaydırır.Şeri şeriften bir ufacık boşluk bırakılsa şeytan oradan burnunu sokar." :" hitap etmektedir. Cilbab hususunda günümüz Bel'amlarına Sadreddin Yüksel Hocaefendi şöyle cevap veriyor:" Biz dönüp Asr-ı saadet'e baktığımızda kadınları çarşaflı olarak görüyoruz.Demek tesettür babında müslüman kadınların belli ve muayyen bir kıyafeti vardır.O da çarşaftır.Evet,Ümmü Seleme'den gelen rivayet,müslüman kadının belli bir giysiye mecbur olduğunu ortaya koymaktadır.O taktirde ne mantonun ve ne adet edilen diğer gayri islami giysilerin... Medineli müslüman kadınlar Ayeti kerimedeki "Cilbab"ı baştan başa vucudu örten siyah bir giysi ile tefsir etmişlerdir.Yani siyah çarşaf manasına almışlardır.Cilbabı,entari,uzun gömlek,manto,boyun atkısı ve kısa gömlekle tefsir etmek yanlıştır." Bediuzzaman Said nursi, hazretleri " hanımlar Rehberi" eserinin "tesettür" bahsinde:"Çarşaf kadının siperi ve kal'asındır.Gir içine kurtul." diyerek dış giyim olarak çarşafn müslüman hanımlar için ne derece ehemmiyetli olduğunu beyan etmek istemiştir. Müslüman kadının her çağ ve her mekandaki örtüsü" Cilbab" dır.Cilbab ise ; müslüman kadın bir ihtiyaç için dışarı çıktığı vakit bedenine sardığı ve bütün vücudunu örten iki parçadan müteşekkil olan ve Allah(celle celalüh)'ın hakimiyet gücüne hizmet etmenin sembolü olan;İslami hareketin öncü bayrağı sayılan çarşaftır.ÇArşaf yöresel bir kıyafet değildir.Aksine çarşaf,Kur'anı bir terim olan " Cilbabın pratik tercümesidir. Malum olduğu üzre;Fas'tan Afganistan'a kadar bütün İslam topraklarında mümin kadınlar çarşaf giymektedirler.Farklı kavimlerden olan bu müminlerin: örf ve adetlerininde farklı olacağı tabiidir.Çarşaf hususundaki bu ittifak:"yöresel kıyafet" tanımlamasına,uygun değildir.Çarşaf peygamber (s.a.v.) dönemindeki kadınların giydikleri cilbabdır.Bunun için diyoruzki: Çarşaf yöresel bir kıyafet değil,Asru'n Nebi'de cilbab yerine kullanılan bir kıyafettir.O halde Allah(celle celalüh)'a ve Ahiret gününe iman eden müslüman kadınlar cilbabı çarşaf bilmeli ve dışarı çıktıkları vakit çarşaf ile kendi bedenlerini muhafaza etmelidirler. Yeri gelmişken şu hakikati da beyan edelim:Cilbab, sadece başörtüsü değildir.Cilbab bedenin tümünü kaplayan ve kapsayan geniş bir örtüdür.Cilbabı sadece başörtüsüne münhasır kılıp kendi bacaklarını açan ve açık baldır bacaklarıyla başörtüsünin mücadelesini vermeye kalkışan kadınlar,Kur'anı Kerim'in vasfettiği İslam kadınları değildir.İslam kadını,başörtüsü ile altörtüyü bir bütün olarak kabul eden ve cilbabı çarşaf olarak pratiğe geçiren Tevhid'in canlı tercümanıdır. Günümüzde modernizmin dayatmaları neticesinde ruhsal bozulmanın ve kültürel çürümenin içerisine giren bazı müslüman kadın ve erkekler tarafından İslami bir kıyafet cilbab/ çarşafın hor ve hakir görüldüğü inkar edilmez bir gerçektir.Oysaki mümine kadınlar cilbablarıyla modernizme karşı kıyam etmekle,mükelleftirler.Örtünme konusunda müslümanların mücadelesi,bir cilbab mücadelesidir.Cahili toplumlarda cilbabı sahiplenemeyen müminler,İslamın yüz karası,şeytanında maskarası olurlar.

11-05-2008, 10:04	#2
Kullanıcı Adı Hacegan	Allah razı olsun.

11-05-2008, 22:03	#4
Kullanıcı Adı sesli34	Müslüman kadının her çağ ve her mekandaki örtüsü" Cilbab" dır.Cilbab ise ; müslüman kadın bir ihtiyaç için dışarı çıktığı vakit bedenine sardığı ve bütün vücudunu örten iki parçadan müteşekkil olan ve Allah(celle celalüh)'ın hakimiyet gücüne hizmet etmenin sembolü olan;İslami hareketin öncü bayrağı sayılan çarşaftır.ÇArşaf yöresel bir kıyafet değildir.Aksine çarşaf,Kur'anı bir terim olan " Cilbabın pratik tercümesidir. şimdi kardeşim öncelikle yazi gerçekten hos ama benim anlayamadiğim kavram ir bayan pardüse giyiyor ada tamamiyle vücüdü örtüyor simdi bu kadin çarsafa girmediği için suçlumu sayılıyor yani kurani kerim kadın Cilbab dan baska birsey giyerse vücüdünü örtse dahi günahami girmiştir demek isteniyor burada

11-09-2008, 17:46	#5
Kullanıcı Adı ishakyilmaz	tesetürü hakkıyla hakkaniyetiyle yerine getiren bir toplum dileğiyle.

11-09-2008, 18:09	#6
Kullanıcı Adı sesli34	yazıyı yazıp kaçmayalaım arkadaşlar bir soru sorduk demekki bu konu hakkında bilginiz varki bunu yazıyorsunuz yazıyor isenizde açıklyacaksınız sonuçta bu dini kavram

11-09-2008, 18:43	#8
Kullanıcı Adı sesli34	tes yalçın kardesim hani aynı düsüncedeyim ama konuda belirtilen cibal den baskasi haramdir gibi tavrı algılıyamadım hani bir pardüse yasaklanmış gibi yazı tarzı varda ona takıldım

11-09-2008, 20:27	#9
Kullanıcı Adı sergüzeşt	örtünmek sadece şekil işi değildir..tesettür önce tasavvurda başlar..ilk beyinin tessettürü wardır..zaten o olmadımı yapılan sadece şekilde kalır..bundan dolayı gelin önce düzgün bir tesettür tasavvuru inşa etmeye bakalım..insanlara tesettürü sadece elin ayağın bedenin örtülmesinden ibaretmiş gibi sunmak yamuk bir anlayış...paylaşım için teşekkürler..

Konuyu Toplam 4 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 4 Misafir)