AK Gençliğin Buluşma Noktası
Genel Sporlar Genel Spor dalları ile ilgili paylaşımlar.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 01-14-2009, 21:20   #1
Kullanıcı Adı
Cmbmlu
Arrow İLK YARININ TARTIŞMALI POZİSYONLARINI YORUMLADILAR
MHK Başkanı Oğuz Sarvan, FIFA kokartlı hakemlerden Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Hüseyin Göçek, Bülent Yıldırım ve Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği (TFFHGD) Genel Başkanı, aynı zamanda FIFA hakemi Selçuk Dereli TSYD tarafından Antalya'da düzenlenen "46. Yıl Sporun Zirvesi Eğitim Semineri''nde birbirinden çarpıcı açıklamalar yaptı!..

Toplantıda Turkcell Süper Lig'in ilk yarısında en çok konuşulan bazı kritik kararlar da görünütülü bir şekilde MHK Başkanı Sarvan tarafından yorumlandı!..

İşte hakemlerin konuşmalarından derlediğimiz çarpıcı açıklamalar!..


SELÇUK DERELİ: BİZ HAKEMLER MAÇ SATMIYORUZ

Ülkemizde, "hakemle ilgili kötü haber, en iyi haberdir" zihniyeti hakim. Avrupa’da başarılı maçlar yöneten arkadaşlarımla ilgili olumlu haberleri göremiyoruz. Basını yanımızda göremiyoruz. Hakemlerin vermiş olduğu kararlar altında bazı yöneticiler farklı şeyler arayabiliyor. Bizim hedefimiz, hakemlikte başarılı olmak. Avrupa’da ve dünyada en önemli maçları yönetmek. Biz hakemler maç satmıyoruz, art niyetli değiliz. Kimin elinde bilgi, belge varsa bize getirsinler. Biz kendimiz o kişiyi aramızdan arındırırız. Adalet kurumunu çok fazla eleştirmek futbola zarar verir. Hep futbolun olumsuz yönlerini işliyoruz. Bu insanları tribünlerden kaçırıyor. Yurt dışında hakeme toplu itirazda bulunan futbolcuları yayıncı kuruluş göstermiyor. Hemen tribünlerdeki güzelliklere dönüyorlar.

-YABANCI HAKEMDEN RAHATSIZLIK DUYMAM-

Yabancı hakemin gelmesinden asla rahatsızlık duymam. Türkiye’de bu daha önce de denendi. Avrupa’da da ciddi hakem hataları oluyor. Sanki yabancı hakem geldiğinde hatalar sonlanacakmış gibi düşünülüyor. O zaman ülkemize yabancı basın mı getirilsin ya da yabancı yönetici mi getirilsin. Bence yabancı hakem getirilebilir ama bu konuda kararı Türkiye Futbol Federasyonu verir.

Almanya-San Marino maçını yönettim. 13-0 bitti maç ve bu bir dünya rekoruydu. 12-0’dan sonra Alman oyuncular topu alıp santraya götürdüler. Yani oyundan aldıkları zevki gösterdiler. Bu sadece bir oyun. Lütfen bu işten keyif almamıza olanak sağlayın.

Bizi en çok rencide eden eleştiriler taraflı yapılan eleştiriler. Çünkü bazı spor yazarları üzerlerindeki formaları çıkarmadan yorum yapıyorlar.

"MAÇTAN 2 SAAT ÖNCE TELEFONLARIMIZI KAPATIYORUZ"

Biz maçtan 2 saat önce cep telefonlarını kapatıyoruz ve müsabaka mahallini terk edene kadar telefonumuzu açmıyoruz. Aklımız pozisyonlarda kalmıyor. Ben bir maçta çok ciddi hatalar yapmışım. Uzatmaya kalmıştı maç. Bir hakem arkadaşım sen hata yaptığının farkında değildin. Bunu maçın son dakikasında düdüğü çalarken seni yüzünü yakından çektiklerinde gördüm dedi.

Eski hakem arkadaşımız Cem Papila’nın çocuğuna öğretmeni “sen Cem Papila’nın neyi oluyorsun” dediğinde, çocuk “ben onu tanımıyorum” diyorsa bu ne durumda olduğumuzu gösteriyor.


-CÜNEYT ÇAKIR: DELGADO'NUN POZİSYONUNDA TALİMAT ÇOK AÇIKTIR-

Bundan bir hafta önce, Antalya’da bir seminerde bulunduk ve iyi bir zaman geçirdik. Medya ve hakem camiası bir ailenin içerisinde birbirini zaman zaman çok seven, zaman zaman da çok üzen iki ayrı kutup. Yapılan eleştiriler çok fazla ileri uçta olmamalı. Medya da, bizleri Avrupa’da en üst düzey maçta görmek ister. Bizler şu andaki kategorimizde iyi maçlar yönetiyoruz ama bu konuda iki satır bile haber yapılmıyor.
Türk futbolunu ileri götürmek için herkes üzerine düşeni yapmalı. Bir müsabakada elle gol atan ya da hakemi aldatan oyuncuya tepki verilemiyor. Bunun yaptırımları da var. İngiltere’de elle gol atan oyuncu çok fazla göremezsiniz. Çünkü bu onun transferini etkileyebilir.

Ben 2. kategoride görev yapıyorum. Üst düzey ülkelerin hakemleri 3. kategoriden başlarken biz 4. kategoriden başlıyoruz. Yani maça 1-0 yenik başlıyoruz. Onlar maçı normal bir şekilde bitirse bile biz maçımızda kritik bir pozisyon olsun da onlara göre bir adım öne çıkalım istiyoruz.

FIFA’nın belirlediği oyun kuralları var. Bir hakem, bir maça çıktığında o kurallara uygun yönetmesi gerekir. Delgado’nun pozisyonunda talimat çok açıktır. Ligin ilk yarısında 20’ye yakın bu şekilde kart verdik. 1. veya 2. haftada bunlar yapılabilir ama 15. haftada bu hareket yapılmamalıdır.

Delgado’nun bana hitap etmesi farklıydı. Oyuncu yere düştükten sonra o işareti yapacağını hissettim. Bu konuda uyardım ama Delgado o hareketi yaptı. Bu hareket hakemin otoritesini sarsan bir hareket.

Hakemin duygusal olma şansı yoktur. İspanya’da bir müsabaka oldu ve Kanoute, Filistin ile ilgili bir mesaj verdi. Hakem de kendisine sarı kart verdi. İspanya Futbol Federasyonu’da para cezası verdi. Bu insanlar barış karşıtı insanlar mı? Talimatlar neyse onu uyguluyorlar. Bunları yorumlarken bazı yanlış anlaşılmalar oldu. Basını takip eden insanlarız. Benim futbolu bilmediğimi ve yorumlayamadığımı söylediler. Avrupa’yı takip ettiğini söyleyenlerden çok daha fazla Avrupa’yı takip ediyorum. Bizim evimizde de televizyon var. Bence biraz daha saygıyla yaklaşmak lazım.

Baskı hayatın her anında herkes için var. Tabii ki bizler de bizler de bu baskıyı yaşıyoruz ama üst düzey seviyeye gelmiş bizler gibi hakemler bu baskıyı atlatmayı başarıyor. Eğitimlerle bununla nasıl başa çıkabileceğimizi öğreniyoruz. Baskı her yerden olabilir. Yönetimden olabilir, taraftardan olabilir ya da futbolculardan olabilir.


FIRAT AYDINUS: SADRİ ŞENER İLE MAÇ HAKKINDA KONUŞMADIK

Trabzonspor başkanı Sadri Şener ile o uçakta yan yana dönmedik sadece VIP’te karşılaştık. Profesyonel hakemlikle ilgili konuştuk. Maçla ilgili bir konuşmamız olmadı.

Sezon itibariyle bir hakem olarak çok başarılı olduğumuzu söyleyemeyiz. Çok da başarısız değildik. Sadece belli haftaları göz önüne aldığınız da başarı oranınız düşebilir ya da yükselebilir. Çok iyi bir ikinci yarı geçireceğimize yürekten inanıyorum.

Eğer basın olarak gerçekten Avrupa’da bir başarı istiyorsanız sizlerin de bu konuda yapıcı olmanızı istiyorum. Birimizin turnuvada yer alması Türkiye’nin başarısı olacaktır.

Ben 10 tane Süper Lig maçına çıktım. 2 tanesinde gerçekten kötüydüm. Bunu itiraf edebilirim. Bunu da dost sohbetlerinde söylemiş de olabilirim ama bu kadar detaylı olarak herhangi bir yöneticiyle konuşmadım.

Baskının varlığına inanıyorsak neden sadece hakemlerle özdeşleştiriyorsunuz. Yönetimler, futbolcular ve taraftarlar da baskıya uğruyor. Basın mensupları da baskıya uğruyor. Siz bu baskıdan kendinizi soyutlayabiliyor musunuz?


BÜLENT YILDIRIM: “KESİNLİKLE BAŞARISIZ DEĞİLİZ”

Kurumsallaşma anlamında Federasyon her geçen gün daha iyiye gidiyor. Hakemlikte 16. yılım. MHK’nin yapılanmasında çok ciddi kurumsal gelişmeler oldu. Seminerin çok kaliteli geçtiğini düşünüyorum. Toplu halde itiraz ve belli bir limitin üstünde sarı kartın cezalandırılması bizi yönetimsel anlamda rahatlattı.

Gözlemci not ortalamalarına göre profesyonel liglerde oynanan müsabakalarda 8 ve üzerinde not alan hakemlerin oranı yüzde 85. Geriye kalan yüzde 15. Kesinlikle başarısız değiliz.

Uluslar arası başarı gerçekten de sabır ve süreç istiyor. Türk hakemliğinin 30 sırada olmasını kabul edilemez buluyorum.

Mejuto Gonzalez’i 15 senedir izliyoruz. Avrupa’da hakemlere 10-15 sene sabır gösterilirken siz niye bizlere 5 sene bile sabır gösteremiyorsunuz.

Kolay değil hepimiz baskı altında yaşıyor. Psikolojik sağlıksa konu biz inanın çok sağlıklı insanlarız. Bu konuda kurumsal ve ferdi olarak çok fazla mesai harcıyoruz.

Biz hep olumsuza odaklanıyoruz. Biraz da olumlu şeylere odaklanmalıyız. 70 milyonluk ülkede 70 tane güvenilir hakem bulup bunlara arka çıkmıyorsak sorun sistemdedir. Biz Türkiye’de yaşama şansı bulamıyoruz ki Avrupa’da görev alalım. Spor medyasının, skoru hakemlerin değil de bütçenin, alt yapının belirlediğini öğrendiği zaman bir yerlere gelebiliriz. Sistemin lehine olacaksa ben hakemliğimi şu anda çöpe atmaya hazırım. Benim iş kariyerimden daha fazla hakemliğim var. Karşılık olarak bir şey almadığımızı da burada herkes bizden daha iyi biliyor.


HÜSEYİN GÖÇEK: “LINCOLN’ÜN ENDİREK VURUŞUNDA KURALI UYGULADIM”

İlk devre itibariyle kritik maçlarda görev aldık. Tabiî ki hatalar olduk. Fenerbahçe-Galatasaray maçında oyun kurallarında belirttiği gibi çift vuruş verilmişse başka bir oyuncu topu dokunmamışsa aut atışı ile başlanır. Ben de Lincoln’ün pozisyonunda maçı o şekilde sürdürdüm. Kalecinin degajından önce bir oyuncunun müdahalesiyle beraber topu aldı ve kaleye gönderdi. Buralarda futbolculara kulüp bazında kural sınavı yapılabilir. Onları kurallarla küçük yaştan itibaren kurallarla haşır neşir hale getirmeliyiz.

İlk devre futbol ailesinin bütünüyle hata yaptığını düşünüyorum. Futbolcular her maç aynı performansı sergileyemiyor, antrenörler yanlış futbolcuyu yanlış mevkilerde oynatıyorlar, yöneticiler yanlış transfer politikası uyguluyorlar. Ama 90 dakika sonunda bizler günah keçisi ilan ediliyoruz. Futbolcu ve antrenörlere gösterilen iyi niyet bizlere de gösterilmeli. Bu hatalar dünyada da yapılıyor. UEFA ve FIFA bu hataların önüne geçmek için kale arkalarına birer yardımcı hakem konulmasında çalışmalar yapıyor. Mart ayında Uluslar arası Futbol Birliği toplanacak ve bunu karara bağlayacak. Bu hakemler olsa bile yapılan hataların önüne geçemeyebilir. Bu tartışmalar sürecektir. Önemli olan bu hatalarda art niyet aramamanızdır. Bizlere güvenin.


OĞUZ SARVAN: “HAKEMLER MEDYAYI TAKİP ETMEMELİ”

15 yıl önce hakem camiası kapalı bir kutuydu. Bugün ise nispeten aralandı. Hepimiz insanız. Sizler kendinizi insan olarak bir tarafa koyarsanız pek çok sorunun yanıtını bulursunuz. Avrupa’da Türk hakemlerinin olmamasının sebebi Türkiye’de bir sistemin olmamasındandır.

Hakemlere ben medyayı takip etmeyin diyorum. Sizi etkileyebilecek konuların dışında kalın diyorum. Bunları okursanız bilinçaltınıza yerleşir ve bir yerde karşınıza çıkar. Hakemliğimin Süper Lig’de ilk yıllarıydı. Beşiktaş-Malatyaspor maçına atanmıştım. Beşiktaşlı arkadaşlarım bizi kolla diyorlardı. Ben elimi kolumu sallayarak maçı çıktım. Maçtan sonra çok iyi maç yönettiğimi ancak 70. dakikada Malatya’nın penaltısını vermediğimi söylediler. Ertesi gün gördüğümde sanki o pozisyon başka bir maçtan monte edilmiş gibiydi. Ben maç esnasında bambaşka bir pozisyon görmüştüm. Daha sonra anladım ki insan yorulduğu zaman bilinçaltı ortaya çıkıyor ve o yönde karar veriyor.

Eleştirilere herkes açık ama bu eleştiriler saygılı olmalı. Görsel medyada pozisyonlar 2 defa gösterilip karar veriliyorsa hakemlerin üzerine çok fazla gidilmemeli. Öyle kalemler var ki hep sürekli eleştiriyor.

"CÜNEYT ÇAKIR BEŞİKTAŞ VE G.SARAY MAÇLARINA DA VERİLMEMİŞTİ"

Herkes ‘Cüneyt Çakır neden Fenerbahçe maçına çıkmadı?’ diyor. Oysaki Cüneyt çakır G.Saray-Beşiktaş maçına kadar bu iki takımın maçına da çıkmamıştı. Bütün hakemler bütün maçlara çıkacaktır. Bundan sonra böyle bir engel yok.

Duran toplarda ceza sahasında yaşanan itiş kakışlarla ilgili UEFA’nın bir uyarsı var. Hakem ilk önce oyuncuları ikaz edecek. Devam ederse kart çıkartacak. Top oyundaysa penaltı verilecek.

LINCOLN, TABATA VE EDU'NUN POZİSYONLARI...

Özgüç Türkalp, Gaziantepsporlu Tabata’nın gol sonrası tribüne çıkıp eşini öpmesine kart vermedi. Güzel bir tablo da olsa burada kart göstermeliydi. Yoksa bunun değişik versiyonlarında zorluk çekebiliriz.

Lincoln’ün gol sonrası bayrak direğini çıkarmasına hakem arkadaşımız kartı göstermedi. Onu rahatsız etmemiş. Rakip takımı tahrik etmediğini düşündüğünü söyledi bana. Bunlar oyun kurallarında yazılı değil. Sportmenliğe aykırı hareketler olarak adlandırılıyor.

Fenerbahçe-Bursaspor maçında hakeme top atıldı. Kırmızı kart olması gerekirken sarı kart verildi. O da aynı şekilde oyun kurallarında açık olarak yazılmadığı için bu kararı verdi.


TELLO, ÖNDER VE DELGADO'NUN POZİSYONLARI...

Beşiktaş-Ankaraspor maçında, Tello’nun rakibine attığı yumrukta yardımcı hakem, korktu ve attırmadı oyuncuyu deniyor ama ilk kırmızı kart da orta hakemi uyaran aynı yardımcı hakem. O kadar yakın mesafeden niye göremedi deniyor. Burada hakemin başı öne eğik durumda.

Konyaspor-Fenerbahçe maçında Kuddusi Müftüoğlu’nun burada bir el işareti yaptığını söylüyorlar ama burada düdüğü diğer eline alıyor. Hakemler hiçbir şekilde elden şüphelenmediklerini söylüyorlar. Ofsayt diye şüpheleniyorlar. Yardımcı hakem de Kuddusi’nin kararını anlayamamış. Kuddusi elini endirek vuruş için kaldırıyor ve o zaman yardımcı kararı anlıyor. Ben de bilgisayarda bu pozisyonu izledim ama ele çarpma olup olmadığını karar vermekte zorlandım.

Galatasaray-Beşiktaş maçında Delgado’nun pozisyonu… 15. haftaya gelindiğinde oyuncular bu hareketi yapmamalı artık. Hareketi az yaptı, çok yaptı diye düşünürsek arada bir yorum farkı çıkar. Kart isteme hareketi doğal bir hareket değil. Bir oyuncu canı yandığı için bir tepki veriyorsa buna tolerans gösterilebilir. Ama bu hareket doğal bir hareket değil, önceden tasarlanmış bir hareket.


 

Cmbmlu isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi