AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[FarukARSLAN.]

Doğan Holding'e kesilen 914.8 milyon liralık vergi hırsızlığı cezasının ayrıntıları netleşmeye başlıyor. Habervaktim'in ulaştığı belgelere göre Gelirler Kontrolörleri İstanbul Gurup Başkanlığı'nda çağrılarak ifadesi alınan Doğan'ın eski çalışanı Hasan Şek, Doğan Raks Pazarlama şirketinin kağıt üzerinde kendisine satıldığını itiraf etti.
Şek, 6,4 trilyonluk sermayesi bulunan Doğan Raks Pazarlama'yı kendisine ‘güvenilir adama ihtiyacımız var' denilerek kağıt üstünde 50 milyara satıldığını, ancak şirketin hiçbir yönetim kurulu toplantısına katılmadığını söyledi. Şek, “Ancak sadece bizim imzalamamız gereken ve isimlerimizin yer aldığı sayfalar kendi ulaştırma servisleri vasıtasıyla bana gönderiyordu. Biz de imzalıyorduk” dedi.

Doğan Yayın Holding'e Alman ortağı Axel Springer'e hisse satışında vergi kaçırdığı gerekçesiyle kesilen 914.8 milyon TL tutarındaki cezayla ilgili ayrıntılar netleşmeye başladı. Vergi hırsızlığının tespitinden sonra hükümeti ‘basına sansür uyguluyor' suçlaması yönelten Doğan Yayın Holding'in 2003 yılında göstermelik bir şekilde 6.4 trilyon sermayesi bulunan Doğan Raks Pazarlama şirketini kağıt üzerinde Doğan'ın eski çalışanı Hasan Şek'e satıldığı ortaya çıktı.

ŞEK, KAĞIT ÜSTÜNDEKİ SATIŞI İTİRAF ETTİ

Şirketin değerinden düşük bir fiyata satılmasıyla ortaya çıkan zararın vergiden düşürülmesini sağlayan Doğan Holding'in kağıt üzerindeki bu satışı, Hasan Şek tarafından da doğrulandı. 14 Ocak 2009'da Gelirler Kontrolörleri İstanbul Gurup Başkanlığı'na çağrılan ve burada sorulan sorulara verdiği yanıtlarda, Aydın Doğan'ın sahibi olduğu Doğan Yayın Holding'in vergi kaçırmak için nasıl bir yol ortaya koyduğunu gözler önüne serdi.

BOŞ KAĞIDA İMZA ATMIŞ

Hasan Şek'in Gelirler Kontrolörleri'nde verdiği ifadeye göre, Doğan Raks Pazarlama'nın satışı sırasında kendisinin sadece boş bir belgeye imza attığı ve şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olarak görülmesine rağmen şirketin hiçbir toplantısına katılmadığını söylüyor. Maliye'nin bu satış işlemini muhasebe hilesi saydığı için Doğan Holding'e bu nedenle ceza kestiği belirtilirken, Doğan Yayın Holding yöneticileri hakkında da suç duyurusu yaptığı kaydediliyor.

‘GÜVENİLİR BİRİNE İHTİYACIMIZ VAR'

Hasan Şek'e ‘Güvenilir birine ihtiyacımız var' denilerek kendisine şirketin kağıt üstünde sahibi olmasını isteyen Doğan Yayın Holding yetkilileriyle ilgili Şek'in Gelirler Kontrolörleri'nin sorularına verdiği cevaplarda şirketi nasıl ve ne için üzerine aldığını açıkça belirtiyor.

İŞTE ŞEK'İN DOĞAN RAKS PAZARLAMA İLE İLGİLİ SORULAN SORULARA VERDİĞİ CEVAPLAR

SORU 3: Doğan Raks Satış Pazarlama ve Dağıtım A.Ş. şirketi ile bir ilişkiniz var mı?

CEVAP 4: “Ha o iş mi? O bir hatır ve rica işiydi”

SORU 4: Doğan Raks Satış Pazarlama ve Dağıtım A.Ş'nin 6.396.824 adet yüzde 89,47 oranına eden hisselerinin alış ve satış işlemleri hakkındaki bilgileriniz nelerdir?

CEVAP 4: “Yukarıda da bahsettiği gibi ben 1995 yılına kadar Doğan Grubuna ait Hürriyet Dergi Grubu'nda Teknik Koordinatör olarak çalıştım. Daha sonra ise ‘Doğan Grubuna' ait ‘Doğan Dergi Grubu'na (daha sonra ismi DBR olarak değişti) yukarıda bahsettiği Gri Tasarım Basım Yayın Dağıtım Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. üzerinden teknik danışmanlık, matbaa, tasarım gibi işler yaptım. Bu süre içerisinde ‘Doğan Grubu' ile güvene dayalı ilişkilerim hep devam etti. Tam olarak tarihini hatırlamıyorum, ama 2003 yılı içerisinde ‘Doğan Gurubu' yöneticilerinden biri bana zarar eden bir şirketlerinin hisselerini devredecekleri güvenilir bir adam aradıklarını, bana bu konuda yardımcı olup olmayacağımı sordular. Neden ben diye sordum, güvenilir ve sadık bir adama ihtiyacımız var sende bu özellikleri gördüğümüz için sana teklif ediyoruz, dostumuzsun yaparsan seviniriz dediler.

Ben de neden böyle bir operasyona ihtiyaç duyuyorsunuz diye sordum. Onlar da şirket zararda, bu şirket büyük umutlarla Doğan ve Raks gurupları ortaklığı ile kuruldu. Şirketin başında da büyük patron Mehmet Ali Yalçındağ var. Patronun isminin olduğu ve yönetim kurulu başkanı olduğu ir şirketin durumu düzeltilene kadar hisselerini patrondan güvenilir bir adama devretmeliyiz. Hatta mümkünse senin güvendiğin biri daha var ise onun da ismini ver ki onu da yönetim kurulu üyesi yapacağız dediler. Tamam, bana çok güvenen benim de güvendiğim bir elemanım var o olur mu dedim. Tabi sen kimi diyorsan dediler. Aslında onun hiçbir şeyden haberinin olmasına da gerek yok. Dediğimiz gibi bu iş bir formalite. Biz gerekenleri yapar size imzalamanız gereken evrakları göndeririz. Siz de imzalar bize gönderirsiniz. Malum yönetim kurulu falan işlemleri yapacağız biz gerekli formaliteleri düzenler sana ve senin belirlediğin kişiye göndeririz siz de imzalarsınız dedier, ben de peki olur dedim. Benden başka güvenilir kişi personelim Lale Çakmak olacak dedim.

Hatırlıyorum o anda şöyle düşünmüştüm, teklifi getiren güvendiğim bir insandı. Bana zarar gelmez değil mi abi dedim. Üstat sana zarar gelebilecek bir şey yapar mıyım ayıpsın dedi.

Hani derler ya bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü., neden bana u işler yapıtırılmak isteniyor diye düşünmüştüm. Doğan Grubu gibi güçlü bir partnerin güvenini artırıp onların sıkıntısına çare olursam onlarda benim önümü açarlar. Ticaret, ilişki sanatıdır diyerekten tekliflerine olur dedim. İstenilen şirketin hisselerinin üzerime devredilmesine ilişkin bir protokol ile şirketin devrine ilişkin prosedürlere imza attım. Bu arada ben onlara ödeme yapmışım gibi elli milyar (50.000.000.000) TL tutarında bir çeki düzenleyip bana imzalatıp geri aldılar. Üzerime devrettikleri hisseleri tekrar kendi üstlerine alabilmeleri için tarihi boş bırakılan bir protokol imzalattılar ve bunu da benden aldılar.

Bu işle ilgili reel olarak ne bir ödeme yaptım ne de bir ödeme aldım. Hisseleri devredilen şirket hakkında ‘DR' markası ile faaliyet gösteren mağazalara sahip olan bir şirket olduğunu bilmek dışında bir detay bilgimde olmadı. Daha sonraları mesleki hissiyatım ile bu işin bir operasyon olduğunu hissetimde değil. Ama detaylı bilgim olmadığı için nasıl bir operasyon olduğunu anlayamadım. Hala da bu işle ne yapılmak istendiğini anlayabilmiş de değilim.

Üzerime hisseleri devredilen şirketin ne ben ne de elemanım Lale Çakmak yönetim kurulu ile olağan veya olağanüstü genel kurul toplantılarına hiçbir zaman katılmadık. Ancak sadece bizim imzalamamız gereken ve isimlerimizin yer aldığı sayfalar kendi ulaştırma servisleri vasıtasıyla bana gönderiyordu. Ben imzaladığım için şirket çalışanım (Gri Tasarım Basın Dağıtım Sanayi ve Tic. Ltd. Şti çalışan) Lale hanım da imzalıyordu. Doğan Raks Satış Pazarlama ve Dağıtım A.Ş ilgili hiçbir yönetim kurulu ve genel kurul toplantısına katılmadık.
2005 yılı Mart ayında bir gün beni yine aynı arkadaşım aradı. Doğan Raks Satış Pazarlama ve Dağıtım A.X'nin hisselerini senin üzerinden bizim grup içindeki bir şerkete devredeceğiz dedi. Ve evrakları bana gönderdiler. Ben de yine bana imza yerleri gönderilen sayfaları imzalayıp getiren ulaşıtma elemanına teslim ettim. Bu olayın ne başında ne de sonunda ne birmaddi menfaat düşündüm, ne de elde ettim.”


DOĞAN'IN ÇALIŞANINDAN ŞOK SÖZLER - BELGELERİ

HABERVAKTİM.COM