AK Gençliğin Buluşma Noktası
Star ve HaberTurk "Star" ve "HaberTurk" gazetesi köşe yazıları.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 07-03-2008, 12:22   #1
Kullanıcı Adı
Ak_Kelebek
Standart Askerin kurtarıcılığı’ndan kurtulmadan demokrasi kurtulmaz!
Notlarıma bakıyorum.

Taraf gazetesinin haziran ayındaki manşetleri çarpıcı ve düşündürücü...

6 Haziran:

“Anayasa Mahkemesi Anayasa’yı ihlal etti!

Meclis’ten 411 milletvekilinin kabul oyuyla geçen türban değişikliği iptal edildi. Egemenlik kayıtsız şartsız yargıçlarınmış!”

7 Haziran:

“Cumhuriyet Çalışma Grubu!

Ordu, siyaseti ve sivil toplumu bu merkezden yönlendiriyor. Türk Silahlı Kuvvetleri, 28 Şubat’ı yöneten Batı Çalışma Grubu’nu lağvettikten sonra Jandarma İstihbarat Dairesi bünyesinde kurduğu CÇG’de siyasi faaliyet yürütüyor. AKP’nin Kasım 2002’de iktidara gelmesinden hemen sonra Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur tarafından kurulan CÇG halen aktif.”

8 Haziran:

“Asker-Rektör Kumpası!

15 üniversite rektörünün 2003’te dönemin Jandarma Genel Komutanı Eruygur ile yaptığı toplantının tutanaklarında, ‘Devletin alt kademelerinin 28 Şubat’ın önemini kavramadığı’ şikâyeti var.”

9 Haziran:

“Türbana karşı olanı seç!

Cumhurbaşkanı Sezer’in rektör atamaları öncesinde adayların karnesini Jandarma İstihbarat hazırlamış...”

13 Haziran:

“Paksüt-Başbuğ buluşması!

Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Paksüt’ün, türban ve kapatma davaları sürecinde Kara Kuvvetleri Komutanı Başbuğ ile gizli görüşme yaptığı ortaya çıktı.”

14 Haziran:

“Fena yakalandılar!

Taraf’ın Paksüt-Başbuğ buluşmasına ilişkin manşeti doğrulandı. Osman Paksüt bir grup gazeteciye Başbuğ ile bir değil, üç kez görüştüğünü söyledi.

15 Haziran:

“Osman Paksüt:

Görüşmedim, görüşmedim, görüştüm!

Hürriyet’in Ankara temsilcisi Berberoğlu, Paksüt-Başbuğ buluşmasına ilişkin haberi Taraf’ın manşeti öncesinde Paksüt’e iki kez sorduklarını ama Paksüt’ün bunu iki kez kesin dille yalanladığını yazdı.”

20 Haziran:

“Genelkurmay’ın Türkiye’yi biçimlendirme planı!

Yargıçlar ordu çizgisine çekilecek; gazeteciler kullanılacak; Türk Silahlı Kuvvetleri muhalifleri yıpratılacak; kanaat önderleri yönlendirilecek; DTP’nin terörist olarak görüldüğü vurgulanacak; Kürt bölgesi silahla rahatsız edilecek...

Eylül 2007’de hazırlanan, Genelkurmay çıkışlı, elektronik belgesi Taraf’ta bulunan, Bilgi Destek Planı ve Faaliyet Çizelgesi, Türk ordusunun ‘kamuoyunu kendi çizgisine getirmek’ amaçlı eylemleri sıralıyor.”

Geçen ayki tren yolculuklarım sırasında Taraf gazetesinden aldığım notlar böyle...

Bunların altına da eklemişim:

Bu ülkede, ‘askerin kurtarıcılığı’ndan kurtulmadan demokrasi kurtulmaz! Bu ülkede, ‘askeri ideoloji’ boyunduruğundan kurtulmadan demokrasi düze çıkmaz!

Çünkü demokrasilerde ordu, ‘devlet içinde devlet’ değildir. Çünkü demokrasilerde ordu, ‘siyasal parti’ gibi davranmaz, davranmasına izin verilmez.

Meclis’te 411 milletvekilinin oyuyla geçen bir anayasa değişikliğini yok sayacaksın. Bir iktidar partisinin halktan aldığı yüzde 47 oyu yok sayıp onu kapatmaya kalkışacaksın.

Sonra da kalkıp ‘hukuk’tan söz edeceksin, ‘demokrasi’den söz edeceksin.

Olmaz böyle şey!

Kimseye yutturamazsın.

Bunun adı ne hukuktur, ne de demokrasi!

Bunun adı, bu ülkede asker-sivil bürokrasinin ‘demokrasi korkusu‘dur ya da ‘demokrasiye karşı direnişi‘dir.


Süngünün ucuyla değil, halkın oyuyla...

Küçük Ergenekon, Büyük Ergenekon... Kızıl Elma... Ulusalcılık... Ayışığı, Sarıkız... 27 Nisan Muhtırası, 367... Askersel darbe, yargısal darbe...

Bu konularda çok yazdım.

Yazmayı da sürdüreceğim.

Ayrıca, ‘Cumhuriyet’i Çok Sevmiştim’ isimli son kitabımın bazı bölümlerinde de bu konulara ve köklerine değindim.

Çok özeti şudur:

Özellikle AKP’nin 2002 yılı sonunda iktidara gelmesiyle bu ülkede bir ‘darbe süreci’ başlatıldı.

Bu sürecin birçok halkası var.

Emekli Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek’in günlüklerine kadar yansıyan bu ‘darbe süreci’nde AKP’nin etkisiz kılınması ve Çankaya’ya çıkmasının önlenmesi, Kıbrıs’ta AB’nin önünü açacak bir çözümün kösteklenmesi ya da Kürt sorununda demokratik açılımların engellenmesi yer alıyor.

Ergenekon’un da böyle bir sürecin parçası olduğu konusunda herhangi bir kuşkum yok.

Mahkemede ne olur bilemem.

Ama kafam çok net:

Bu bir demokrasi kavgasıdır.

Hukuk devleti kavgasıdır.

Lütfen bunu saptırmayın.

İnandırıcı olmanız güçtür.

Ve çağımızda demokrasi ancak halkın oyuyla gerçekleşir, darbesel tertiplerle değil, süngünün ucuyla hiç değil.


Hasan CEMAL
Milliyet

 

Ak_Kelebek isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 07-03-2008, 13:11   #2
Kullanıcı Adı
habib
Standart Askerin kurtarıcılığı’ndan kurtulmadan demokrasi kurtulmaz!
Hasan Cemal çok güzel yazmış.Asker kurtarıcılık rolünü millete bırakmazsa Türkiye'de demokratik bir yapı oluşamaz.
habib isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi