AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Ertuğrul ÖZGÜL]

The Economist dergisi son yıllarda büyük gelişme gösteren Rusya ile Türkiye ilişkilerini mercek altına aldı.


Geçtiğimiz günlerde Rusya Başbakanı Vladimir Putin ile Türkiye arasında Ankara'da çok sayıda önemli anlaşmaya imza atılmasına dikkat çeken Economist dergisi eski iki büyük rakibin şimdi iki müttefik ülke haline geldiği yorumunu yaptı. İki ülke ilişkilerinin son yıllarda büyük ivme kazandığını ve Türkiye'nin en büyük ticari ortağının Rusya olduğunu yazan dergi, "Ama hangi taraf önde derseniz cevap Türkiye." ifadesini kullandı.

Türkiye-Rusya ilişkilerinde tarihi gerçekleri hatırlatan The Economist, Osmanlı İmparatorluğu ile Ruslar arasında tarihte birçok kez kanlı savaşların meydana geldiğini, Türkiye'nin NATO'nun bayrağını güneyde Rusya'ya karşı kullandığını yazdı. Türkiye'de Ruslarla ilgili, "Ruslar hain olurlar" gibi geleneksel tabirlerin kullanıldığını yazan dergi, Türkiye ile ilgili şu yorumlarda bulundu: "Türkiye'nin benzersiz bir konumu var. Bu da ülkeye enerji koridoru konumunu kazandırıyor. Türkiye bu konumunu AB üyeliği için bir koz olarak kullanıyor."

Rusya'nın Karadeniz'den geçireceği yeni doğalgaz boru hattı için Türkiye'yi ikna ettiğini yazan dergi, buna karşılık Türkiye'nin ise Ceyhan'a petrol sağlaması için Rusya'yı ikna ettiğine dikkat çekti. Rusya-Türkiye ilişkilerinde Gürcistan savaşının büyük bir test olduğunu vurgulanan dergi haberinde, "Türkiye'nin Rusya-Gürcistan savaşı sırasındaki duruşu en büyük test niteliği taşıdı. Türkiye bu esnada boğazlardan geçişin Montrö Konvansiyonu'nda belirtildiği kriterleri çok dikkatli bir şekilde uyguladı." ifadesini kullandı.

Putin ile Erdoğan'ın iyi anlaştığını belirten The Economist, her iki liderin de "maço, sportmen ve otoriter eğimli" olduklarının altını çizdi. Derginin haberinde ayrıca, Türkiye'nin bugünün Rusya'sıyla iyi geçinen nadir ülkelerden biri olduğuna dikkat çekti.

Dergi, "Eski rakipler yeni ortaklar" başlığını kullanırken, bu işbirliğinin Batı'da bazı çevrelerde şüphe uyandırdığını da vurguladı.

İşte yazıdan bazı pasajlar:

"Türklerle Ruslar, Osmanlı dönemi boyunca bir çok kanlı savaş yaşadılar. Modern zamanlarda ise Türkiye, NATO'nun güney sınırını Sovyetlerin fesatlığına karşı kolladı. "Ruslara güvenilmez" anlayışı, Türkiye'de yaygındır.

...........

Ama bazıları,, "güvenilmez" ifadesini, Rus Gazprom şirketinin, Avrupa'ya doğalgaz hattını Karadeniz'deki Türk karasularından geçirme yolunda vardığı anlaşma için kullandı.

.........

Planlanan Güney Akım doğalgaz projesi, Rus doğalgazının yüzde 80'ini Avrupa'ya taşıyan hat olan Ukrayna dışında, ikinci bir güzergah oluşturuyor. Rusya, Ukrayna ile yaşadığı anlaşmazlıklar yüzünden defalarca musluğu kapatmış; bu durum, milyonlarca Avrupalının soğukta kalmasına neden olmuştu.

............

Avrupa Birliği, Rusya'ya bağımlılığı azaltmak için Temmuz ayında yine Türkiye'yle Nabucco anlaşmasını imzaladı. O zaman bütün bunlar kimin tarafında? Cevabı basit: Türkiye'nin. Enerji zengini Orta Doğu ile eski Sovyetler Birliği'nin kavşağında yer alan Türkiye, doğalgazın transit merkezi olarak benzersiz bir baskı gücüne sahip. ve enerji kartını çekinmeden Avrupa Birliği üyeliği için kullanıyor.

................

Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise iki anlaşmanın birbirine rakip değil, destek olduğunu savunuyor.

.............

Her ikisi de Afganistan savaşına destek vermekle beraber, Amerika'nın Irak işgaline karşı çıktı.

.............

Türkiye asıl sınavını 2008'deki Rusya Gürcistan savaşındaki tutumuyla gösterdi. Karadeniz'e sınırlı sayıda Amerikan savaş gemisi girsin diye Boğazlar trafiğini düzenleyen Montrö sözleşmesini dikkatle uyguladı. Sonuçta ne Türkiye ne de Rusya, Amerika'nın arka bahçelerinde olmasından yana.

.............

Peki, Amerikalılar ne düşünüyor? Washington'daki Alman Marshall Vakfı'ndan Ian Lesser, şimdilik rahatsız olmadıkları görüşünde. Obama yönetimi, Türkiye'nin İran'la ilişkisi konusunda daha hassas diyor."

The Economist son olarak, Rusya'nın PKK'yı terörist olarak fişlememesinin hala iki ülke ilişkilerinde kaygan bir zemin oluşturduğu yorumunu da yaptı.




Dünya Bülteni / Haber Merkezi