Ali Karahasanoğlu "Terörist yerine internet sitesi takibindeler! " - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Ertuğrul ÖZGÜL** · 11-04-2009, 18:56

Dün yeni bir andıç daha ortaya çıktı.
Yine Genelkurmay’da bazı komutanlar, aslî işlerini unutmuşlar, kalkmış internet sitelerinin çetelesini çıkartmışlar.
Onların işleri terörle mücadele. Onların işleri; teröristin tuzaklarına karşı, teknolojinin imkânlarını seferber ederek, en az zayiat ile karşı koyma.
Onlar ise, internet sitelerinin peşine düşmüşler!
Terörist değil, internet sitesi takibindeler.
Elin gavuru, silahlarını en yeni teknoloji ile geliştirme peşinde. Biz ise onların hazırladıkları silahları para ile alıp, sonra da “hangi internet sitesinde, ne haber yapılmış” takibindeyiz!
Hangi internet sitesi, hangi görüşle yayın yapıyor, tek tek notlarını alıyoruz!..
Şu internet sitesi şu görüşte.. Bu internet sitesi bu görüşte..
Sadece Türkçe internet siteleri değil; yabancı dilde yayın yapan internet sitelerinin bile çetelesi çıkartılmış!
Peki bunu niçin yapmışlar?
Kurum aleyhine kamuoyu oluşmasında, internet yayınlarının da önemi varmış da onun için!
Dolayısı ile kurumun görüşlerini kamuoyuna açıklamak için, önce internet sitelerinin şöyle bir profilini çıkartmışlar.Sonrasında da, kendi pencerelerinden olayları açıklamak gayesiyle, kurumsal internet sitesinin dışında, bağımsız görüntülü internet sitelerinin kurulmasının önemine dikkat çekip, bu yönde yapılacak çalışmaları rapor etmişler..
Okuduğunuzda, bir askerî makamın hazırladığı belgeden ziyade, bir iletişim kurumunun hazırladığı raporu okuduğunuzu sanıyorsunuz.
Oysa kamuoyunda olumsuz haberleri önlemek, kurumun itibarını korumak, gerçekten kendileri için önemli ise, bu kadar çetele tutmaya hiç gerek yoktu ki!
Çetelesi tutulanların hemen hemen yarıya yakınını “irticai yayın çizgisi” diye tanımlamışlar.
Bu internet sitelerini, o şekilde tanımlamanın gerekçesi ne?!
Çünkü onlar, “Başörtü yasağının kaynağında askerin rolü var. Asker, Orduevinde başörtü yasağı uyguluyor. Askerdeki çocuğunun yemin törenine katılmak isteyen anneler bile, başlarını açmadan kışladan içeri giremiyorlar” şeklinde haberler yapıyorlar..
Eeee, o zaman?!
Bu internet sitelerini zararlı yayın organları gibi göreceğinize, eleştirilen konuyu düzeltirsiniz, düşman gibi gördüğünüz siteleri, dost haline getirirsiniz..
İş; bu kadar basit..
Kötü niyetli olanlar mı çıkacak?
Olsun, 100 tane internet sitesinde 1 tane kötü niyetli çıkarsa, onu da dikkate almaya gerek yok..
Aynı çalışmayı, ‘yıkıcı-bölücü’ diye tanımladığınız kesimde de yapın.
“Bu ülkenin topraklarının bölünmesine izin vermeyeceğiz. Ama Kürt vatandaşların, askeriye içinde bir haksızlığa uğradığı iddianız varsa, buyurun somut örnekleri getirin, gerekli tedbirleri alalım” dersiniz, bu kararınızı hayata geçirirsiniz, listedeki diğer internet sitelerinin de büyük çoğunluğunu düşman olarak görmekten kurtulmuş olursunuz..
O kesimden bazı siteler art niyetli şekilde yayınlarına devam mı ediyorlar?
Bırakın etsinler. Çetele tutmanıza, vaktinizi ayırmanıza gerek kalmayacak kadar etkisiz olduklarını göreceksiniz...
Ama siz, sorunları çözmek yerine, hiç üzerinize vazife olmayan üniversitedeki öğrencilerin başörtüsüne karışırsanız, Orduevine gelen hanımların başındaki örtüye karışırsanız, hatta hatta askeriyedeki oğlunun yemin törenine gelen annenin başındaki örtüye karışırsanız; istediğiniz kadar çetele tutun, istediğiniz kadar internet sitesi açın.. Kime, neyi anlatacaksınız?..
O anneler, size mi inanacak, yoksa kendi yaşadıklarına mı?..
Bunlar hayâlî olaylar değil, bilfiil yaşanmış olaylar.
Bir anne, oğlunun askerdeki yemin törenine gidiyor. Kapıdaki er, “Teyze, bizi zor durumda bırakmayın.Komutanın emri var. Başındaki örtü ile içeri giremezsiniz. Kapıda uzun süreli de beklemeyiniz.Bizi düşünün” diyorsa, o anne/o anneler, sizin internet sitelerinde yaptığınız yayınlarla, bu yaşadıklarını unutabilirler mi?..
Söyleyin komutanlar, bu olaylar hayâlî mi,uyduruyor muyuz biz bunları?..
Bırakın siz internet sitesini açmayı... Siz asli görevinizi yerine getirin, yanlış yapmıyorsanız, sizin aleyhinizdeki olumsuz propagandayı düzeltmeyi biz vazife biliriz.
Ama kusura bakmayın; siz vatandaşın başındaki örtüye karışırsanız, çetele tutmakla, internet sitesi açmakla “yanlış”ı, “doğru” gibi gösteremezsiniz..

11-04-2009, 18:56	#1
Kullanıcı Adı Ertuğrul ÖZGÜL	Ali Karahasanoğlu "Terörist yerine internet sitesi takibindeler! " Dün yeni bir andıç daha ortaya çıktı. Yine Genelkurmay’da bazı komutanlar, aslî işlerini unutmuşlar, kalkmış internet sitelerinin çetelesini çıkartmışlar. Onların işleri terörle mücadele. Onların işleri; teröristin tuzaklarına karşı, teknolojinin imkânlarını seferber ederek, en az zayiat ile karşı koyma. Onlar ise, internet sitelerinin peşine düşmüşler! Terörist değil, internet sitesi takibindeler. Elin gavuru, silahlarını en yeni teknoloji ile geliştirme peşinde. Biz ise onların hazırladıkları silahları para ile alıp, sonra da “hangi internet sitesinde, ne haber yapılmış” takibindeyiz! Hangi internet sitesi, hangi görüşle yayın yapıyor, tek tek notlarını alıyoruz!.. Şu internet sitesi şu görüşte.. Bu internet sitesi bu görüşte.. Sadece Türkçe internet siteleri değil; yabancı dilde yayın yapan internet sitelerinin bile çetelesi çıkartılmış! Peki bunu niçin yapmışlar? Kurum aleyhine kamuoyu oluşmasında, internet yayınlarının da önemi varmış da onun için! Dolayısı ile kurumun görüşlerini kamuoyuna açıklamak için, önce internet sitelerinin şöyle bir profilini çıkartmışlar.Sonrasında da, kendi pencerelerinden olayları açıklamak gayesiyle, kurumsal internet sitesinin dışında, bağımsız görüntülü internet sitelerinin kurulmasının önemine dikkat çekip, bu yönde yapılacak çalışmaları rapor etmişler.. Okuduğunuzda, bir askerî makamın hazırladığı belgeden ziyade, bir iletişim kurumunun hazırladığı raporu okuduğunuzu sanıyorsunuz. Oysa kamuoyunda olumsuz haberleri önlemek, kurumun itibarını korumak, gerçekten kendileri için önemli ise, bu kadar çetele tutmaya hiç gerek yoktu ki! Çetelesi tutulanların hemen hemen yarıya yakınını “irticai yayın çizgisi” diye tanımlamışlar. Bu internet sitelerini, o şekilde tanımlamanın gerekçesi ne?! Çünkü onlar, “Başörtü yasağının kaynağında askerin rolü var. Asker, Orduevinde başörtü yasağı uyguluyor. Askerdeki çocuğunun yemin törenine katılmak isteyen anneler bile, başlarını açmadan kışladan içeri giremiyorlar” şeklinde haberler yapıyorlar.. Eeee, o zaman?! Bu internet sitelerini zararlı yayın organları gibi göreceğinize, eleştirilen konuyu düzeltirsiniz, düşman gibi gördüğünüz siteleri, dost haline getirirsiniz.. İş; bu kadar basit.. Kötü niyetli olanlar mı çıkacak? Olsun, 100 tane internet sitesinde 1 tane kötü niyetli çıkarsa, onu da dikkate almaya gerek yok.. Aynı çalışmayı, ‘yıkıcı-bölücü’ diye tanımladığınız kesimde de yapın. “Bu ülkenin topraklarının bölünmesine izin vermeyeceğiz. Ama Kürt vatandaşların, askeriye içinde bir haksızlığa uğradığı iddianız varsa, buyurun somut örnekleri getirin, gerekli tedbirleri alalım” dersiniz, bu kararınızı hayata geçirirsiniz, listedeki diğer internet sitelerinin de büyük çoğunluğunu düşman olarak görmekten kurtulmuş olursunuz.. O kesimden bazı siteler art niyetli şekilde yayınlarına devam mı ediyorlar? Bırakın etsinler. Çetele tutmanıza, vaktinizi ayırmanıza gerek kalmayacak kadar etkisiz olduklarını göreceksiniz... Ama siz, sorunları çözmek yerine, hiç üzerinize vazife olmayan üniversitedeki öğrencilerin başörtüsüne karışırsanız, Orduevine gelen hanımların başındaki örtüye karışırsanız, hatta hatta askeriyedeki oğlunun yemin törenine gelen annenin başındaki örtüye karışırsanız; istediğiniz kadar çetele tutun, istediğiniz kadar internet sitesi açın.. Kime, neyi anlatacaksınız?.. O anneler, size mi inanacak, yoksa kendi yaşadıklarına mı?.. Bunlar hayâlî olaylar değil, bilfiil yaşanmış olaylar. Bir anne, oğlunun askerdeki yemin törenine gidiyor. Kapıdaki er, “Teyze, bizi zor durumda bırakmayın.Komutanın emri var. Başındaki örtü ile içeri giremezsiniz. Kapıda uzun süreli de beklemeyiniz.Bizi düşünün” diyorsa, o anne/o anneler, sizin internet sitelerinde yaptığınız yayınlarla, bu yaşadıklarını unutabilirler mi?.. Söyleyin komutanlar, bu olaylar hayâlî mi,uyduruyor muyuz biz bunları?.. Bırakın siz internet sitesini açmayı... Siz asli görevinizi yerine getirin, yanlış yapmıyorsanız, sizin aleyhinizdeki olumsuz propagandayı düzeltmeyi biz vazife biliriz. Ama kusura bakmayın; siz vatandaşın başındaki örtüye karışırsanız, çetele tutmakla, internet sitesi açmakla “yanlış”ı, “doğru” gibi gösteremezsiniz..

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)