05-16-2011, 03:35 | #1 |
Erdoğan: Senin Yalanından Bıktık
Erdoğan: Senin yalanından bıktık
Başabakan Erdoğan, Antalya Mitinginde on binlerce kişiye hitap etti. Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun asılsız iki iddiasını açıkladı ve "Bıktık artık." dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "YGS'de sürpriz sürpriz dediniz açıklaya açıklaya sahte bir mail açıkladınız. Biz de kamuoyu merak ediyoruz. Eline bu sahte maili kim tutuşturdu? Size bu şakayı kim yaptı? Sizi aldatan kim? Yalova'daki 'Yunus bebek' yalanını iletip size şaka yapan bir kez daha müfteri konumuna koyan kim? Yalanlarını kovalamaktan dinlemekten bıktık." dedi. Seçim çalışmaları kapsamında; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı ve Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte Antalya'ya geldi. Kepez Arena yanında halka seslenen Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklendi. Sözlerine Antalya hakkında düşünceleriyle başlayan Başbakan Erdoğan, "Denizin güneşin olduğu kadar tarihin medeniyetin şehri dünya kenti Antalya'yı selamlıyorum. Antalya benim için çok önemli. Çünkü bizim dünyaya açılan penceremiz. 8,5 yılda çok yakından ilgilendim. 8,5 yılda; adaletten, emniyetten, ulaşımdan tüm alt yapısından her derdi bizim derdimiz oldu. Antalya'ya 41 kere geldim. Herhalde 41 kere maşallah diyebiliriz. Ankara ve İstanbul'dan sonra en fazla uğradığım il, Antalya. 29 Mart seçimlerinin ardından 'Başbakan küsecek' dedi malûm zevat. Bunu söyleyenler bugün mahcup oldular. Daha da olacaklar. Elimiz boş gelmedik. Biz bu ülkede hiçbir şehre küsmeyiz. Biz 780 bin kilometrekarenin partisiyiz. 74 milyonun partisiyiz." dedi. AK Parti iktidarından önceki hükümetler gibi aldıkları gibi bırakmadıklarını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Biz insanların; dil, din, mezhep, etnik kökenleri ile ilgilenmedik. İlgilenmeyiz. Değil mi ki insandır, candır, bizim başımızın üzerinde yeri vardır. Türk, Kürt, Çerkez'i, Gürcü, Romen'i, Alevi, Sünni'siyle Hıristiyan'ı ile ne olursa olsun bu ülkede kim yaşıyorsa onlar güvencemiz altındadır. Biz, Yunus Emre'nin diliyle yaratılanı yaradandan ötürü severiz. Gidin Tunceli'ye Bay Kemal'in memleketine. Hizmet, üniversite, yolları, okulları, hastane ve barajları göreceksiniz. 'Burası Bay Kemal'in memleketi' demedik. 'Burası Türkiye'dir' dedik. Oraya hizmetimizi götürdük. Gidin İzmir'e, tarihinde görmediği yatırımlara AK Parti döneminde kavuştu. Bunu göreceksiniz. Bizim siyaset anlayışımızda sahil kumsal yok. Kıyı kenar yok. Doğu batı yok. 81 vilayetin hizmetkârıyız. Farkımız bu. 74 milyona efendi olmaya değil, hizmetkâr olmaya geldik. Burada Antalya'da bir kez daha söylüyorum: Her bir vatandaşımızın teminatı biziz. Kimsenin kılık kıyafetine karışmadık. Yediğine içtiğine karışmadık. İnançlarına karışmadık. Karışmayız. Biz ileri demokrasi diyoruz. Üstünlerin değil, hukukun üstünlüğü diziyoruz." ifadesini kullandı. Diğer partilerin tek bir derdi olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, "Küçük olsun benim olsun diyorlar. Onların yapmak üretmek, Türkiye'ye şehirlere kazandırmak gibi bir dertleri yok. Sadece engellemeyi bozmayı bilirler. AK Parti kazanamasın da ne olursa olsundalar. Ekonomi büyüdükçe bunlar rahatsız oldular. Antalya'ya 13 ayda yeni havalimanı yaptık. Şimdi 25 milyon turiste hizmet verecek havalimanı yaptık. Ufuklu vizyonlu geldik. Bunların Antalya'da bir kavşak yoktu. 'Dalçık' dediğimiz taşıtlar için alt geçit bile yoktu. Antalya'da şimdi hafif raylı sistem var. Türel, yaptı mı? Bu arada yapılırken gücenmeler olabilir. Hafif raylı sistem çalışıyor mu? Bu beyefendi meşhur hoca hadi bagaja koysaydı açtırmasaydı. Şimdi hava atıyor. Ah benim kardeşlerim, bunların bu ülkede dikili ağacı olmaz. Buranın da yalan dosyasını açacağım. Al birini vur ötekini. Bay Kemal ne denli yalanlar söylüyorsa, hocası da o denli yalanlar söylüyor. İkisi de aynı merkezden idare ediliyorlar çünkü." diye konuştu. Kanal İstanbul projesi ile ilgili Kılıçdaroğlu'nun eleştirilerine değinen Erdoğan, "'Kanal İstanbul' dedim projeyi açıkladım. 'Orada insan yok' dedi Bay Kemal. Allah Allah, sadece yapımında 10 bin insan çalışacak. Çevresinde çeşitli alışveriş merkezi olacak. Sonra düşündüm düşündüm. Arkadaşım dedi ki, 'Biz yanlış yaptık. Buradan biz gemi yüzdürüyoruz' dedi. 'Burada insanı yürütemeyiz ki'. İnsan yürütsek bu sefer Bay Kemal, 'İnsan yüzmeyi bilmiyor' der. Bunların mantığı bu. Kurufasulye sadece CHP döneminde millet için hayal olmuştur. Bu ülkede bisküvi sadece MHP iktidar olduğunda çocukların hayali olmuştur. AK Parti döneminde ise çocukların hayali diz üstü bilgisayar olmuştur. Farkımız bu. Ana muhalefet de ve yavru muhalefeti de Türkiye'nin nasıl değiştiğini göremeyecek kadar dışarıya kapalılar. Yeni genel başkanını tanıyorsunuz dimi? Dürüstlükten doğruluktan bahsediyor. Şu ana kadar söyleyip de çark etmediği bir tek ifadesini duydunuz mu?" dedi. Kılıçdaroğlu'nun son bir yalanını söyleyeceğini belirten Erdoğan, "Türkiye'ye nasıl bir yalancı olduğunu bir kez da Antalya'dan söyleyeceğim. 11 Mayıs'ta Yalova'ya gidiyor. 'Denizlide bir bebek sokağa bırakıldı. Polisler bebeğe sahip çıktılar adını yunus koydular' diyor. Kim diyor Bay Kemal. Bir masum bebek üzerinden utanmadan sıkılmadan siyaset üretmeye çalışıyor. Hem de yalan söyleyerek. Hale bakın bir masum çocuk. Utanmadan sıkılmadan siyaset üretiyor. Hem de yalan söyleyerek. Denizli Valisi'ne sorun dedim. Soruldu, Şimdi Kılıçdaroğlu'nun yalanlarını tek tek düzeltiyorum. Bebek, anne tarafından terk edilmedi. Aile tarafından çocuk esirgeme kurumuna verildi. Aile yoksul olduğu için değil, bebek engelli olduğundan çocuk esirgeme kurumuna verildi. Ve bebeğin ismi Yunus değil, Yağmur; sevgili Kemal. Kılıçdaroğlu'nun yalanlarını uç uca eklerseniz Çubukbeli'ni aşar, Isparta'ya yol olur. Antalya'nın çok güzel bir atasözü var. 'Arife günü yalan söyleyenin bayram günü yüzü kara çıkar.' Arife günü yalan söyleyenin bayram günü yüzü kara çıkar; ama biraz yüz olacak. Bunların yalanı bayramı bile beklemiyor. Yatsıya bile kalmıyor anında ortaya çıkıyor; ama yüzleri bile kızarmıyor. Show Tv'de Siyaset Meydanı'na çıkmış. Orada YÖK'ü kaldıracağım diyor. 35 dakika sonra diyor ki, bedelli askerlikten elde edeciğimiz geliri YÖK'e devredeceğiz. Kaldırdığın YÖK'e o parayı neden devrediyorsun? Sevgili kardeşlerim Bay Kemal bu. Gidiyor geliyor." diye konuştu. Kılıçdaroğlu'na yönelttiği soruların hep havada kaldığını belirten Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yönelttiğim sorulara cevap vermediler. Peşini bırakmayacağız. Antalya'daki Kasırga Operasyonu'nda Antalya'da rüşvet iddialarını ve tutuklu CHP belediye başkanlarını sormayacağım. Çünkü cevap vermeyeceğini biliyorum. Zor sorular da sormayacağım. Antalya'da basit bir soru soracağım. Hesap uzmanı ya. Kesin bunlara cevap verir. YGS'de sürpriz dediniz, açıklaya açıklaya sahte bir mail açıkladınız. Biz de kamuoyu merak ediyoruz. Eline bu sahte mailli kim tutuşturdu? Size bu şakayı kim yaptı? Sizi aldatan kim? Yalova 'Yunus bebek' yalanını iletip size şaka yapan, bir kez daha müfteri konumuna koyan kim? Yalanlarını kovalamaktan dinlemekten bıktık. Ergenekon ile genel merkez arasında tüneli kurdurlar. Diyor ki, 'Sizin yolsuzluk dosyalarınızı açıklayacağım' diyor. Varsa, yanına Bahçeli'yi al. Beraber olun. Yetmiyorsa başkalarını da al. Varsa birlikte açıklayın. Dedim ya geç kalmayın, 12 Haziran yaklaştı. Açıklayamazsanız namertsiniz. Benim abdestimden şüphem yok, namazımdan şüphem olsun. Büyükşehir belediye başkan adayıyken Topbaş'a, sen değil miydin açıklayacağım diyen? Ne oldu? Neyi açıkladın? Dokunulmazlığı da yoktu. Seçimi de kaybettin. Aynı şeyi yapıyorsun." Haber 7 16.05.2011
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|