![]() |
#1 |
![]() 'Sarkozy, dedesine bakarsa Türklerin şefkatini görür'
![]() Başbakan Erdoğan, Fransa lideri Sarkozy'ye Cezayir'deki Fransız katliamları üzerinden yüklendi. Sarkozy'nin babası Pal'ın 1940'larda Cezayir'de askerlik yaptığını hatırlatan Erdoğan, "Cezayirliler, fırınlarda toplu olarak yakıldı, acımasızca şehit edildi. Eğer Fransa Cumhurbaşkanı Sayın Sarkozy, bu soykırımı bilmiyorsa, gitsin babası Pal Sarkozy'ye sorsun." dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ermeni soykırımı iddialarını inkâr edenlere hapis cezası getirmek isteyen Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'ye, 132 yıl Fransız işgali altında kalan Cezayir'deki katliamları hatırlattı. Erdoğan, Cezayir'de, 1945 yılından itibaren tahminen nüfusun yüzde 15'inin Fransızların katliamına uğradığını söyledi. Başbakan, "Bu bir soykırımdır. Cezayirliler, fırınlarda toplu olarak yakıldı, acımasızca şehit edildi. Eğer Fransa Cumhurbaşkanı Sayın Sarkozy, bu soykırımı bilmiyorsa, gitsin babası Pol Sarkozy'ye sorsun. Babası Pol Sarkozy, 1940'larda Cezayir'deki Fransız lejyonunda askerlik yaptı. Eminim ki oğluna, Cezayir'deki Fransız katliamı hakkında söyleyecek çok sözü vardır." diye konuştu. Fransa Meclisi'nin Ermeni iddialarıyla ilgili soykırım yasa teklifini kabul etmesine sert tepki gösteren Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın katkılarıyla İstanbul'da düzenlenen Müslüman Toplumlarda Değişim ve Kadının Rolü Konferansı'nda yaptığı konuşmada yine Sarkozy'ye yüklendi. Fransa Meclisi'nin kararını ırkçı, ayrımcı, İslam karşıtı bir tutum olarak nitelendirdi. Başbakan'ın toplantıdaki değerlendirmeleri özetle şöyle: OYLAMA, FRANSA'DAKİ MÜSLÜMAN KARŞITLIĞINI ORTAYA KOYDU: "Fransa'da yapılan oylama, ki bugün Fransa'da yaklaşık 5 milyon Müslüman var, Fransa'da ve Avrupa'da ırkçılığın, ayrımcılığın, Müslüman karşıtlığının ne kadar tehlikeli boyutlara ulaştığını net olarak ortaya koymuştur. Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, Türk ve Müslüman düşmanlığı üzerinden seçim kazanma hırsı içine girmiştir ve böyle tehlikeli oyunlar oynamaktan da ne yazık ki kaçınmamaktadır." SARKOZY'NİN DEDESİ OSMANLI'YA SIĞINMIŞTI: "1492 yılından itibaren, yani 15'inci yüzyılın sonlarından itibaren binlerce Musevi aile, İspanya'dan engizisyondan kaçarken onlara Osmanlı Devleti, yani bizim dedelerimiz kucak açtı. Museviler, bugün Yunanistan'da bulunan Selanik şehrine ve çevresine yerleştirildiler. Benedikt Malla, işte Osmanlı'nın sahip çıktığı, kucak açtığı bu Musevilerden biridir. Selanik Osmanlı idaresinden ayrıldıktan sonra 1904 yılında Fransa'ya göç etmek zorunda kalmıştır. Benedikt Malla, bugün Fransa'nın Cumhurbaşkanı olan Sayın Sarkozy'nin de dedesidir. Sayın Sarkozy, Türkiye'nin tarihinde soykırım bulamaz. Türkiye tarihine bakarsa, eğer kendi ailesine, kendi aile şeceresine şöyle bir derinliğine bakarsa, orada Türkiye'nin, Türklerin yardımından, hoşgörüsünden, şefkatinden başka hiçbir şey görmez ve göremez." FRANSA LİDERİNDE OMURGA YOK: "Dünkü oylama çok manidardır. 557 kişilik bir parlamentonun içinden 55 kişinin katılımıyla yüzde 10 bile değil ve orada 11 kişinin ret verdiği, 30 küsur kişinin de 'kabul' dediği bir oyla böyle bir netice alıyorlar. Böyle bir sulandırılmış gayri ciddi bir oylama olabilir mi? Eğer yüreğin varsa tüm grubunla parlamentoya girersin ve oylamanı orada yine yaparsın ama maalesef bunlarda o yürek yok, bunlarda omurga yok. Omurga olmuş olsa bunu böyle yaparlar. Bunu Avrupa Birliği'nde de bize Fransa aynen bu şekilde yaptı. Hâlâ aynı şekilde yapıyor.'' Kanuni'nin François'ya mektubunu okudu Başbakan Erdoğan, konuşmasının sonunda Kanuni Sultan Süleyman'ın, Kutsal Roma Germen İmparatoru Şarlken'e karşı Osmanlı'dan yardım talep eden Fransa Kralı François'ya (Fransuva) 1526 yılında gönderdiği mektubu okudu. Alman imparatoruna 1525'te esir düşen Fransçois ve annesi, Kanuni'ye mektup yazarak yardım istemişti. Kanuni, cevabında Osmanlı'nın büyük bir coğrafyaya hitap ettiğini; François'nun ise Fransa vilayetinin valisi konumunda olduğunu anlatmıştı. Kanuni mektubunda şöyle yazmıştı: 'Ben ki sultanların sultanı, hakanların başı, krallara taç giydiren, Allah'ın yeryüzündeki gölgesi ve atalarımın fethettiği Akdeniz'in, Karadeniz'in, Rumeli'nin, Anadolu'nun, Karaman'ın, Sivas'ın, Zülkadriye'nin, Diyarbekir'in, Kürdistan'ın, Azerbaycan'ın, Acem'in, Şam'ın, Haleb'in, Mısır'ın, Mekke'nin, Medine'nin, Kudüs'ün, Arabistan'ın ve Yemen'in ve de ateş saçan mızrağımın ve zafer getiren kılıcımın gücüyle sahip olduğum nice ülkelerin sultanı ve padişahı olan Sultan Süleyman Han'ım. Sen ki Fransa ülkesinin kralı olan Françesko'sun. Kralların sığınağı olan kapıma mektup göndererek ülkenizin işgale uğradığını ve esir edilerek hapse atıldığınızı bildirmişsiniz. Bu durumdan kurtulmak için benden yardım istiyorsunuz. Gönlünüzü ferah tutun ve sakın üzülmeyin. Sadece Allah'ın dediği olur. Ne yapacağımı elçinizden öğreneceksiniz. Selim'in oğlu Süleyman. 1526, İstanbul.' İşte Türkiye'nin tarihinde bu vardır. zaman
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|