12-30-2011, 04:23 | #11 | |
Alıntı:
Ayrıca Golan tepelerini işgal eden İsrail askerlerine senelerdir tek bir kurşun bile sıktırmayan Beşşar Esad, kendisine ve Suriye'deki İslam düşmanı Baas rejimine karşı ayaklanan Suriye'li müslümanları ise hunharca katlettirmekten ise çekinmemektedir. Sözde bu rejim direniş rejimiymiş... Aslında, evet Suriye'deki Baas rejimi bir direniş rejimidir , bu rejim İslam'a ve müslümanlara karşı direnmektedir! Suriye'deki İslam düşmanı Baas rejimi müslümanlara karşı direnerek hayatta kalmaya çalışmaktadır!.. ''Komşu ülkemiz Suriye’de Baas rejimi boyunca halkın hükumetten çekmediği birşey kalmamış. Kendi fikrini savunamamış, kendi inancını rahatça yaşayamamış ve kendini ifade etme hakkı verilmemiş. Her vatandaş doğduğu andan beri Baas rejimine bağlı olmak zorunda. çocuklar okula girdiği zaman, okullara özel olarak Baas’ın bir kolu olan “Talae El-Baas” yani “Baas öncüleri” anlamına gelen organizasyona bağlılık yemini eder. okullarda her zaman Baas rejimi övülür, Esad ailesi övülür ve hükumetin yaptığı tüm siyasi yanlışlar doğru olarak gösterilir ya da hiç anlatılmaz. Mesela, Hafız Esad orduda görevliyken iktidar karşılığında İsrail’e Golan tepelerini vermişti. İsrail bu tepeleri teslim aldığında Suriye ordusu tarafından İsrail’e karşı bir kurşun bile sıkılmamış; fakat bu hiç bir zaman anlatılmaz. Ben de bir Suriyeli olarak orada iki yıl okumuştum ve aldığım eğitimde Osmanlı İmparatorluğu’nun Suriye’yi zalimce bir şekilde işgal ettiği ve Suriye halkına işkence ettiği anlatılır.'' Muhammed Akta http://www.suriyedevrimi.com/yazilar...omplo_daha.asp ESED 100 MİLYON DOLAR KARŞILIĞI GOLAN’I İSRAİL’E SATTI İRAN ANALİZ / Mısır’ın öldürülen eski devlet başkanı Enver Sedat’ın yakın arkadaşı olan Dr. Mahmut Cami’nnin yazdığı “Bildiğim Sedat” adlı kitabında Hafız el Esed ile ilgili şok bilgilere yer verdi. Kitapta Hafız Esed’in 1967 savaşında 100 milyon Amerikan doları karşılığında Golan Tepelerini İsrail’e sattığı ileri sürülüyor. Bir dönemin en önemli ismi olan Sedat’ın söylediklerini Lübnan eski Cumhurbaşkanı Cemayel de doğruluyor. Mısır’daki ilk Danışma Konseyi’nin üyesi olan Dr. Cami’nin kaleme aldığı “Bildiğim Sedat” adlı kitabında mezkur anlaşmadaki parayı Rıfat el Esed ile kardeşi Hafız Esed’in aldığı ve bir İsviçre bankasında çek olarak muhafaza edildiğini söyledi. Kitapta şunlar yazılıyor: “Bir gün sabah Sedat beni yanına aldı özel olarak ve yanımızda hiçbir koruma olmaksızın (Suriye’nin bir parçası olan) Golan Tepelerine gittim. Allah’a yemin ederim ki kendisi elini omzuma koydu ve birlikte Golan Tepelerine karşı duruyorduk. Şunları söyledi: Bak Mahmut. Burası Golan. İsrail bile olsa herhangi bir güç burayı kolaylıkla ele geçirebilir mi? ” Cevaben Sedat’a bunun imkansız olduğunu söyledim. O da bana dedi ki: Sana çok tehlikeli ve gizli bir şey söyleyeceğim. Golan Tepeleri İsrail tarafından 100 milyon dolar karşılığı satın alındı. Hem Hafız Esed hem de Rıfat Esed tarafından alınan bu para bir İsviçre Bankasındaki hesaplarına yatırıldı.” O zaman bunun bedeli Suriye Savunma Bakanı olan Hafız Esed’in 1967 Haziran savaşında Golan Tepelerinde bulunan güçlerini hemen çekmesiydi. Esed bu anlaşma gereği tek bir kurşun bile atılmaksızın güçlerini çekti ve Golan Tepelerini İsrail’e teslim etti. “Bu olaya ve yaşananlara dair tanıklık yapabilirim. 1999 yılına kadar bana verilen bu sırra sadık kaldım. Ta ki “Bildiğim Sedat” adlı kitabımda üstü kapalı bir şekilde işaret edinceye kadar. Burada da tüm detaylara yer vermedim. 2006 yılında el Mihvar adlı televizyon kanalına konuk olarak katıldım. Burada dürüst bir şekilde olaya dair bildiğim her şeyi anlattım. Öyle ki (sunucu) Mutaz bile duyduklarından şok oldu.” diye yazdı Dr. Cami. El Mihver kanalının diğer gün Lübnan eski cumhurbaşkanı Emin Cemayel’i konuk ettiği ve aynı konuda kendisine de soru sorulduğunu aktaran yazar aynen söylediklerini Cemayel’in de doğruladığını belirtti. Akabinde Beyrut’taki el Müstakbel televizyon kanalının kendisini konuya dair konuk almak istediklerini, ancak özür dileyip katılmadığını söyledi. Öte yandan Suriye resmi ajansları olayı hemen yalanlayarak aslı olmadığını öne sürdü. Kaynak: Bawaba http://irananaliz.wordpress.com/2011...tti/#more-7339 ''İsrail Esad'ın devrilmesini istemiyor!'' http://www.dunyabulteni.net/?aType=h...ticleID=183659 Konu werret tarafından (12-30-2011 Saat 06:37 ) değiştirilmiştir.. |
||
12-30-2011, 18:39 | #12 |
Golan tepelerinin durumunun sebebi Suriye Generali Abdulhalim Haddam'dır... Bugün nerededir ! Söyliyeyim londrada Suriye ordusunu Abd-Fransa-İng-İsrail ortaklı Darbe için hazırlamaktadır !!!
|
|
12-30-2011, 21:12 | #13 |
Golan tepelerini, Hafız Esad, İsrail'e peşkeş çekmiştir. Haddam dediğin adam Hafız Esad'ın yardımcısıydı galiba , değil mi? Haddam'ın da bu olayda sorumluluğu olabilir. Ama Golan tepelerinin İsrail'e peşkeş çekilmesinin asıl sorumlusu Hafız Esad'dır. Hafız Esad'ın oğlu olan Beşşar Esad da Golan tepelerini işgal eden İsrail askerlerine bir tek kurşun sıktırmadığı halde, özgürlük isteyen mazlum Suriye'li müslümanları ise utanmadan katlettirmektedir! |
|
12-30-2011, 21:14 | #14 |
''Esad rejiminin adalet ve özgürlük için sokaklara çıkanları ülkeyi bölmek istiyorlar, bunlar batının ajanları demelerine bakmayın. Asıl ülkeyi bölmek isteyenler ve batının ajanları bizzat kendileri. 1970 yılında Esad rejiminin iktidara gelmesinin KGB ve CIA’nın nasıl ortak bir ürün olduğunu artık sağır sultan dahi biliyor. Yani, Siyonist İsrail devletine karşı çıkışları sadece laftan ve gösterişten ibaret... İşte, Esad rejiminin kirli sahifelerinden bazıları: 1- 30 Mart 1949’da Suriye’de ilk askeri darbeyi yapan General Hüsnü Zaim bizzat CIA’nin desteğiyle hatta Şam’daki Amerikan elçiliğinden darbeyi yönetmişti. Zaim, darbe karşılığında batıya şu sözü vermişti: “Yeni kurulan İsrail’e karşı halkımın gönlünü celbetmek için karşıymış gibi görüneceğim ama size söz veriyorum bu topraklardan İsrail’e ne bir kurşun ne de bir mermi atılacaktır.” Ancak o dönemde ünlü İslam alimi ve Suriye İhvan-ı Müslimin lideri olan Dr. Mustafa Sıbai başkanlığında sık sık İsrail’e karşı gösteriler düzenleniyordu. 1963 Baas darbesine kadar İhvan ülkede çok etkindi. Daha sonra etkisi azaltılmaya çalışıldı ve ardından iktidara gelen Hafız Esad onları katlederek onlara en büyük darbeyi vurdu. Öte, yandan 40 yıldır Golan'dan İsrail'e bir kurşunun dahi atılmaması size bir sözü hatırlatıyor mu? 2- 1967 yılında Golan bölgesinden İsrail lehine neden feragat edildi? 1967 yılında Arap-İsrail savaşı esnasında savaş bitmeden Suriye Hava Kuvvetleri Komutanı ve aynı zamanda Savunma Bakanı Hafız Esad’ın saatler öncesinden Şam Radyosu’ndan Golan’ın düştüğü neden ilan ettirdi? Bugün herkes çok iyi biliyor ki, Suriye ordusu o dönemde Golan’ın çok ötesinde İsrail topraklarındaydı. 3- Hafız Esad 1970 Kara Eylül olaylarında Filistinliler katledilirken onlara neden ihanet etti? Yakın arkadaşı ve Baas Partisi liderlerinden Salih Cedid’in Filistinlilere yardım için tanklar göndermesini neden engelledi? Ve bu olaydan kısa bir müddet sonra tüm ipleri eline geçirdiği 70 darbesi sonrası Salih Cedid dahil tüm Baas üyelerini neden teker teker yok etti? Örneğin, Salih Cedid hapsedildi. Onlarca yıl hapiste kaldı, ailesinden hiç kimseyle görüştürülmedi ve hayatı 1994 yılında daracık bir hücrede son buldu. 4- 1973 Arap-İsrail Savaşı’nda Suriye, Irak’ın İsrail’e saldırısını neden önledi? Saddam ile arası iyi olmamasına rağmen o zaman Irak’taki Baas Partisi’ne İsrail’e saldırmamaları karşısında ne vaadinde bulundu? Yine bu savaşta Mısır’a yardım etmek amacıyla Enver Sedat’a verilen yanlış planlar nelerdi? 5- Lübnan’da 1976 yılında Tel Zaatar kampındaki binlerce Filistinli kadın, çocuk ve yaşlı mültecinin öldürülmesine Esad rejimi neden izin verdi? Tel Zaatar kampı Filistinli direnişçilerin en güçlü kampı olarak biliniyordu o dönemde. Fakat Esad rejimi Marunilere ve Falanjistlere destek vererek kamptaki 5 bin Filistinlinin kuşatılarak öldürülmelerine müsaade etti. Tel Zaatar Katliamı, Sabra ve Şatilla katliamından daha büyük bir katliamdır ve Esad rejimine halen bunun hesabı sorulmadı. 6- Lübnan’daki solcu hareketlerin, Filistinli hareketlerin ve ülkenin birliği için çalışan örgütlerin bölünmesi için Esad rejimi ne tür çalışmalar yürüttü? Falanjistler ve Marunilerler birlikte yürüttüğü bu bölme çalışmalarının İsrail, Fransa ve ABD’nin istediği bir proje olduklarını bilmiyorlar mıydı? 7- Suriye’deki ve Lübnan’daki birçok İslam âlimi Esad rejimi tarafından neden öldürüldü? Mesela, Suriye'nin tanınmış İslam âlimi Şeyh Mervan Hadid rejim aleyhine tehdit oluşturuyor bahanesiyle tutuklanarak, hapishanede işkence altında öldürüldü. Yine Lübnanlı ünlü İslam âlimi Dr. Subhi Salih (Türkçe’de de birkaç kitabı bulunuyor) Beyrut’ta sokak ortasında Esad’ın adamları tarafından şehid edildi. Bu arada, Lübnanlı ünlü Şii alim Musa Sadr'ın Libya ziyareti esnasında Muammer Kaddafi rejimi tarafından öldürülmesinde Esad rejiminin bir parmağı var mı? 8- İsrail’in Lübnan’da Filistinlileri öldürmelerine neden göz yumuldu? Örneğin, Trablus kuşatması esnasında neden Filistin direniş gücünü kırmak için İsrail bahriyesiyle ortak çalışıldı? Sabra-Şatilla katliamının işlenmesine niçin göz yumuldu? Neden karşılık verilmedi? 9- Hama’da 1982 yılında 40 bin sivil insan neden öldürüldü? Günlerce kuşatma altında kalan şehirde bir canlının dahi çıkarılmasına izin verilmedi. Şehir tank topları ve uçak bombardımanları ile yerle bir edildi. Bu tarz bir katliam bu coğrafyada sadece İsrail tarafından işleniyor. 10- Ülkede onlarca yıldır kayıp olan onbinlerce insan hakkında neden açıklamada bulunulmuyor? Bu insanların ailelerinin ve eşlerinin miras konusunda büyük sıkıntı yaşadıkları bilinmiyor mu? Binlerce kadının eşiyle ilgili bir açıklama yapılmadığı için yıllarca dul kaldıkları bilerek mi görmezde geliniyor? Tedmür Hapishanesinde tutuklu bulunan ve yıllardır aileleri ile görüştürülmeyen insanlar var. Bu onbinlerce tutuklunun 20 yıl sonra bile olsa aileleri görüşülmesine neden izin verilmiyor? Öldürüldü iseler neden öldürüldükleri açıklanmıyor? Sözde direniş safında olan Suriye’nin pisliklerinden bazıları bunlar... Şimdi birileri bizden Hüseyinlerin ve Fatımaların öldürülmesi pahasına zalim Yezidlerin safında yer almamamızı öneriyor. Onlara diyecek tek sözümüz var: Yazıklar olsun size!…'' Turan Kışlakçı http://www.timeturk.com/tr/makale/tu...atlediyor.html |
|
12-30-2011, 23:47 | #15 |
Elbette lakin doğrularla stratejiler karışmasın...! Değişiklikler, stratejik gelişmeler v.s. !
Ama Suriye ile günümüzde yaşanan İnsani ve Müslüman kardeşlerimizin zulmünü bir kenara koyar isek (Önemsenmediği değil) Suriyedeki olaylar bugün itibari ile Abd-Rusya mücadelesine dönüştüğünü belirtmek icab eder ! Şam'daki patlamaların nedeni Rus desteğini kırmaktır ! Yapılan patlamalar El Kaide görüntüsü altında Rus istihbarat ve Ajanları hedef aldığı anlaşılmaktadır ! |
|
12-30-2011, 23:48 | #16 |
Üstadım Rusya'ya nasıl bakmalıyız?..
|
|
12-30-2011, 23:50 | #17 |
|
|
12-31-2011, 01:28 | #18 | ||||
Alıntı:
Beşşar Esad, o patlamalarla dünyaya ''teroristlere'' karşı savaştığı izlenimini vermeye çalıştı. Şam saldırılarının gerçek yüzü Suriye Müslüman Kardeşler Örgütünün Lideri Muhammet Riyad Şükfa, dünkü intihar saldırısını üstlenmediklerini söyledi. 4 Aralık 2011 Cumartesi - 17:13 Suriye'nin başkenti Şam'da devlete ait iki istihbarat binası önünde düzenlenen ve 44 kişinin ölümüyle sonuçlanan intihar saldırılarını Müslüman Kardeşler Örgütünün üstlendiği iddia edildi. Ancak sabah.com.tr'nin ulaştığı Suriye Müslüman Kardeşler Örgütünün Lideri Muhammet Riyad Şükfa, bu iddiayı yalanladı. Şükfa, "saldırıları biz üstlenmedik, Müslüman Kardeşler adına açıklama yapan internet sitesi sahtedir" dedi. Saldırıları kimin düzenlediği resmen belli olmasa da Esat yönetimi şüpheliler arasında. Zira Müslüman Kardeşlerin Lideri, "Arap Birliği'nin planının kabul edilmesinin ardından, ilk gözlemci heyet Perşembe gecesi Suriye'ye girdi ve Cuma sabahı bu saldırılar düzenlendi, hemen ardından gözlemciler saldırıların gerçekleştirildiği caddeye getirilerek, inceleme yaptı. Bu olayda bir oyunla karşı karşıyayız, bunun sorumlusu rejimdir" diye konuştu. BİNA ÖNCEDEN BOŞALTILDI, ÖLENLERİN HEPSİ MUHALİF TUTUKLULARDI Saldırılardan bir kaç saat önce istihbarat binasındaki Suriyeli görevlilerin binayı terkettiği öğrenildi. Müslüman Kardeşlerin iddiasına göre, binaya şiddet olayları sırasında tutuklanan Suriyeli muhalifler yerleştirildi. Görevlilerin dışarı çıkmasının ardından bina intihar saldırılarına hedef oldu, saldırılarda ölen 44 kişi ise tutuklu olarak binada bulunan Suriyeli muhaliflerdi. Taha DAĞLI / SABAH http://www.timeturk.com/tr/2011/12/2...rcek-yuzu.html ''Suriye/Şam'daki patlamaların sorumlusunu bulduk''
Konu werret tarafından (12-31-2011 Saat 04:37 ) değiştirilmiştir.. |
|||||
12-31-2011, 02:02 | #19 | ||
Alıntı:
Rus Müttefik Ajanlarını öldürmek sureti ile mi ? Bunu Azmettiren Amerikadır ! Alıntı:
|
|||
12-31-2011, 02:13 | #20 | |||
Alıntı:
Bu senin iddian. O saldırıda ölenlerin Rus ajanı olduğuna dair bir delilin var mı ? Üste o saldırılarla ilgili eklediğim haber senin bu iddianı yalanlıyor... Alıntı:
Alıntı:
El-Kaide'yi ABD'nin ürettiği yönündeki iddiana delilin nedir ? Ayrıca Beşşar Esad, müslümanlara karşı savaştığını gizlemiyor ki!.. ''Beşşar Esed: 'Savaşımız İslamcılarla' 'Suriyeli devrimciler Batılılara çalışıyor, Beşşar Esed yönetimi Batılıların komplosunu boşa çıkarmak için uğraşıyor' deyip duran kardeşlerimize geçmiş olsun. Esed, İngiliz Sunday Telegraph gazetesine verdiği beyanatta, bu kardeşlerimizin ayağına sıktı. Ülkesindeki ayaklanmayla ilgili bir soru üzerine dedi ki: "Kavga, İslamcılarla Arap milliyetçileri arasında." Ve ekledi: "Müslüman Kardeşler'le 1950'li yıllardan beri savaştık ve savaşmaya devam ediyoruz". Şunu da söylemeden geçemedi: "Suriye yönetimi ile Batılı bir yönetimi kıyaslamak, bir Mac ile bir PC'yi kıyaslamak gibidir. İki bilgisayar da aynı işi yapar, ama birbirini anlamaz. Tercümeye ihtiyaç var." Esed'in gönlü rahat olsun. 'Bizim savaşımız İslamcılarla' mesajı gayet güzel bir tercüme.'' Hakan Albayrak http://www.timeturk.com/tr/makale/ha...amcilarla.html Beşşar Esad: “Her adımı atarım ama din eksenli, şeriat partilerine izin vermem. Laikliğe zarar verecek örgütlenmeye izin vermem. Bana baskı yapan devlet adamları aynaya bakıp kendi laikliklerini sorgulasın. Olayların arkasında farklı gruplar var. Samimi reform isteyenlerin dediklerini yapacağım. Ama bir de şeriatçılar var: El Kaide ve Müslüman Kardeşler. PKK Türkiye için neyse, Müslüman Kardeşler de bizim için o. Türkiye’nin Müslüman Kardeşler’in hamisi gibi davranması bizi üzüyor” http://www.haber7.com/haber/20111007...an-degisti.php Konu werret tarafından (12-31-2011 Saat 04:35 ) değiştirilmiştir.. |
||||
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|