12-14-2012, 14:22 | #1 |
Seri katil için İçişleri Bakanlığı'nı dava ettiler
8 yıl önce Bursa'dan başlayıp Adana'ya kadar 1944 kilometre yol ve 53 saat gidilerek işlenen seri cinayetlerde güvenlik ekiplerinin ‘ihmalinin’ bulunduğu iddiası yargıya taşındı. 20–23 Ekim 2006 tarihleri arasında Bursa’da Hüseyin Çalışkan, İzmit’te Fatih Kılıç, Sakarya’da Mehmet Çakır, Adana’da Bekir Ciritci, Mersin Tarsus’ta Özkan Köse ve Ankara Gölbaşı’nda Enver Aycık ile Necati Yücel peş peşe öldürülüp, 2 kişi yaralandı. Gasp edilen araçlarla işlenen cinayetlerle ilgili yakalanan katil zanlıları Mehmet Karahasan ve Yiğit Bekçe Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandı. Sanıklar Bekçe ömür boyu, Karahasan ise 30 yıl hapis cezasına mahkum oldu.
22 Ekim 2006 günü Adana'da kent merkezinde 33 NZ 802 plakalı aracıyla kırmızı ışıkta beklerken Tarsus–Pozantı otoyoluna götürülüp öldürülen Bekir Ciritci'nin ailesi olayla ilgili ‘hizmet kusuru’ bulunduğu gerekçesiyle İçişleri Bakanlığı'na karşı 210 bin TL'lik maddi–manevi tazminat davası açtı. Adana’da çiftçilik yapan Bekir Ciritçi’nin eşi Selver Ciritci, çocukları Duran Ciritci ve Yaren Ciritçi tarafından Mersin 2. İdare Mahkemesi'nde açılan dava, “…söz konusu olaylar neticesinde meydana gelen zarardan kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca sorumlu tutulmayacağı gibi, ‘olayın tüm toplumu ilgilendirmesi, zararın yürütülen kamu hizmetinin doğrudan sonucu olmaması’ şartları da oluşmadığından, ‘sosyal risk’ ilkesine imkan bulunmamaktadır.’ denilerek, tazminat talebi ret edildi. Ciritçi ailesi, avukatı Fatih Gökhan Köksal aracılığıyla davayı temyiz için Danıştay’a taşıdı. Köksal, İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin seri cinayetlerle ilgili hazırladıkları raporda, güvenlik güçlerinin kusurlu bulunduğunu ifade etti. Raporda, yeni mevzuat dolayısı ile kolluk kuvvetlerin ‘arama, yakalama, gözaltına alma’ gibi konularda ‘çekingen’ davrandıklarının belirtildiğini açıklayan Köksal, şöyle devam etti: “Müfettiş raporunda, ’Olayın her safhasında cumhuriyet savcısının talimatı beklenmiş. Meydana gelen her cinayet, lokal olarak değerlendirilmiş. Komşu birlikler ve emniyet birimleri arasında süratli bilgi akışı ve koordinasyon sağlanmamış. Şüphelilerin kullandıkları araçlarla ilgili bilgiler komşu il jandarma komutanlıklarına çekilen mesajlarda ayrıntılı olarak belirtilmemiş. Sıralı amirler zamanında bilgilendirilmemiş ve faaliyetlere müdahil olmamaları nedeniyle görevlerde gerekli hassasiyet gösterilmemiş. Otoyollardaki trafik ve asayiş denetimlerinde yetersiz kalınmış. Bu rapor açıkça davalı idarenin kusurlu ve ihmalini ortaya koymaktadır.” Adana’da öldürülen Bekir Ciritçi’nin çiftçilik yaptığını ve her sene ortalama 100–150 dekar arası tarla işlettiğini hatırlatan Köksal, 7 kişiyi öldüren seri katillerin cep telefonları, eşkalleri ve hareket ettikleri araç plakaları bilinmesine rağmen 53 saatte bin 944 km. yol aldığını söyledi. DİNK’İN FAİLLERİ 36 SAATTE YAKALANDI Her türlü teknik imkan olmasına rağmen yakalanmamasında idarenin ‘hizmet kusurunun’ bulunduğunu ileri süren Köksal, “İdare, toplumun can ve mal güvenliğini korumakla görevli. Önleyemediği takdirde bir takım zararları nedensellik bağı aranmadan tazmin etmesi gerekir. Kollektif sorumluluk anlayışına daya sosyal risk adı verilen ilke yargısal içtihatlarla kabul edilmiştir. Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in hain bir saldırı sonucu öldürülmesinden 36 saat geçmeden şüpheli hemen yakalandı. Buda davalı İçişleri Bakanlığı’nın koordineli bir şekilde çalışması halinde sonuca ulaşabileceğinin göstergesidir.”dedi. Bu olayda koordineli bir çalışma yapılmadığını savunan Köksal, eşkalleri, kullandıkları cep telefonu ve aracın plakasına kadar her şey bilinmesine rağmen seri katillerin yakalanamadığını dile getirdi. Köksal, Danıştay’da davanın sonucunu beklediklerini sözlerine ekledi.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
dava, haber, iç işleri bakanlığı, seri katil |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|