11-15-2013, 02:32 | #121 |
Dershanelerin çok büyük katkısı var eğitime zamanında o katkıyı bende gördüm.
Açıkçası buradaki temel hedef yada proje nedir bilmiyorum eğer bir proje varsa zemini hazırlanıp öyle dershanelerin kapatılması gerekir. Fakat temel şart sağlam bir zemin ve eğitim sistemi oluşturulmalıdır. |
|
11-15-2013, 02:33 | #122 |
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı dershanelerin okula dönüşeceğini ya da 2 yıl içinde (2016 yılında) açık lise olacağını açıkladı.
Habertürk televizyonuna konuyu değerlendiren Avcı, açık lise üzerinden takviyeler kurslar da yeniden uygulamaya konacak dedi. |
|
11-15-2013, 20:01 | #123 |
Başörtüsünde direnmediniz de ‘dershane’lerde nedir bu celal?
Dershaneler konusunu anlamaya çalışıyorum.. Nedir bu direncin sebebi? Öyle bir direnç ki; aynı grup, 28 Şubat sürecinde, başörtü konusunda bu kadar hassas olmamıştı.. Hocaefendi’nin “Başörtü furuattır” sözündeki anlamı genişleterek, “Başınızı açıp okuyabilirsiniz” diyerek, o zamanki baskıcı hükümete teslim olmuşlardı. Hatta, “Ne yapalım, bu kadar yapılabiliniyor.. Tümü ile her şeyimizi kaybetmektense, istenileni yapmamız lazım” savunması geliştirilmişti. Sadece okullarda değil.. Bir adım ilerisinde.. Dershanelerde başörtü konusu sorun olduğunda.. Yine aynı çizgi izlendi.. Bir defasında.. Kızının dershaneye gitmesini zorunluluk gibi algılayan bir annenin, başörtü sorunu yüzünden kızının dershaneyi bırakmak zorunda kalacağını ağlayarak anlatması üzerine.. Dershanenin yetkilisini arayıp, “Okuyucumuz, başörtülü olarak gelinmemesi talebinde bulunduğunuzu söylüyor. Doğru mu? Siz dershanesiniz. Okulların kıyafet yönetmeliğinin sizinle ne ilgisi var?” diye sormuştum.. Bilginin doğru olduğunu kabul etmişler, ancak gerekçesini izahatta çaresiz kalmışlardı.. Belli ki, müfettişler keyfi baskı kurmak istemişler.. Onlar da, “eyvallah” etmişlerdi.. Sonuçta söylenilen şu idi: “Başörtülü öğrenciler yüzünden, burdaki hizmeti tümü ile sona erdiremeyiz. Dershanemizi kapattıramayız. Bunun sonu, Türkiye genelinde dershanelerimizin kapatılması, hatta dershanelere ilaveten Türkiye genelindeki okullarımızın başının derde girmesi demektir. Kimbilir belki, Türki cumhuriyetlerdeki okullarımıza bile uzanabilir, bu işin sonu.. Böyle bir şeyi nasıl göze alabiliriz?” Doğru ya.. Hocaefendi’nin de çizgisi; “sabır”, “hoşgörü”, “feragat”, “fedakârlık” üzerine kurulu değil miydi? O günler geride kaldı.. Elhamdülillah.. Şimdi, hemen hemen tüm partilerin seçim vaadleri arasında yer alan.. Sistemini oturtmuş hiçbir ülkede, bu kadar yaygın bir örneği görülmeyen dershanelerin kapatılması sözkonusu olduğunda.. Abooo.. O ne?.. “Başörtülü öğrenci-öğretmen istemiyoruz” denildiğinde gösterilmeyen direnç, “dershanelerin kapatılması” konusunda gösterilmeye başlandı.. “Başörtülü öğrenci olmayacak” keyfi baskısında, hemen “Emredersiniz” diyen arkadaşlarımız, “Dershanelerinizi, özel okula dönüştürür müsünüz?.. Ayrıca devlet desteği de sağlanacak” teklifine, öyle bir celallendiler ki, gözleri kimseyi görmez oldu.. Yalan haberler. Belden aşağı vurmalar. Betondan geçilmeyen, gökdelenlerle ünlü ilçenin belediye başkanını, “betondan şikayet eden yazılar” eşliğinde şişirme girişimleri.. Merak ettim, “Dershaneler konusunda, bir ayet mi var acaba?” Öyle ya.. Örtü konusunda hiç de direnmediniz. Örtü konusunda kesin “ayet” olduğu halde.. Şimdi dershane konusunda nedir bu direncinizin sebebi? Ayetler, hadisler var da, biz mi bilmiyoruz? Hocaefendi zamanında söylemiş.. Dershanelerin kapanması gündeme geldiği ilk günlerde, şöyle demiş Hocaefendi: “Alternatif yollar bulunmalı.. Hareketi, hamleyi, gayreti durdurmadan, Allah’ın izni ve inâyetiyle alternatif yollar, yöntemler oluşturarak yola devam etmeli.. Onlarla uğraşmaya kalkarsanız, bir yerde takılır kalırsınız.. Zamanı israf etmiş olursunuz. Hiç uğraşmadan, alternatif yollar ve yöntemler oluşturarak yolunuza devam edeceksiniz. Evinizi kapattıkları zaman yurt açacaksınız. Yurtlarınızı kapattıkları zaman ev yapacaksınız. Okulunuzu kapattıkları zaman üniversite yapacaksınız. Üniversitenizi kapattıkları zaman on tane okul açacaksınız. Hiç durmadan yürüyeceksiniz. Hafazanallah, durup başkalarıyla meşgul olmaya kalktığınız zaman, zamanı beyhude kullanmış, israf etmiş olursunuz. Zamanı israf etmenin hesabını da Allah sorar.” Hoş; kimsenin bugün, mücadele eder anlamda bir şey kapattığı da yok.. Hükümet teklif ediyor, “Dershaneleri kapatıyoruz. Yerine okul açabilirsiniz. Hatta biz de destekleriz” diye.. Hepsi hepsi bu.. Böylesi bir durumda, “dershane” konusunu yalan isnatlarla gündeme taşıyanlar, acaba kimlerdir? Hocaefendi’nin, “Allah hesabını sorar” diye ikaz ettiği kişiler değil mi?.. Daha önemlisi var.. Acaba bu kişiler somut olarak kimler? Hocaefendi’yi dinlemeyecek kadar büyük bir cesareti, kimden alıyorlar? Yoksa, cemaatte Hocaefendi’ye karşı, “derin bir yapı” mı var? Ki; “başörtü”de gösterilmeyen direnci, tüm kolaylık önerilerine rağmen, “dershane konusu”nda gösteriyorlar.. “Sırtlarındaki yumurta küfeleri”nin dağılma tehlikesine rağmen! Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit http://www.habervaktim.com/yazar/622...-bu-celal.html |
|
11-16-2013, 02:27 | #124 |
Eğer dershaneler gerçekten ihtiyaçsa, onların kapatılmalarıyla o ihtiyaç ortadan kalkmaz. O zaman ne olur? Dershaneler yer altına inebilirler. Nasıl ki tarikatları sözde kapatmış olsalar da özde kapatamadıkları ve tarikatların yer altına inerek faaliyetlerini Cumhuriyet dönemi boyunca sürdürdükleri gibi...
|
|
11-16-2013, 02:47 | #125 |
AK Parti ile Nur Cemaati arasında fikir ayrılıkları olabilir, tartışmalar, kavgalar yaşanabilir. Yapılan tartışmalarda fikirlerimizi belirtebiliriz; ama iyi olan bu iki yapının da (AK Parti ve Nur Cemaati) aleyhinde olmamak gerektiği kanaatindeyim. AK Parti de iyidir, Nur Cemaati de iyidir. AK Parti de; İslam'a, Müslümanlara, Türk Milleti'ne, Türkiye'ye ve insanlığa hizmet etmektedir; Nur Cemaati de; İslam'a, Müslümanlara, Türk Milleti'ne, Türkiye'ye ve insanlığa hizmet etmektedir. AK Parti de doğru yoldadır, Nur Cemaati de doğru yoldadır.
Konu Cihannur tarafından (11-16-2013 Saat 02:53 ) değiştirilmiştir.. |
|
11-16-2013, 03:09 | #126 |
Gezi olayların yapılan işlerin benimsenen amacın basın ayağı, bu gün zaman gazetesi ve samayoluhaberde neşir edildi. Hayretle izliyorum.
Buraya geldim, belki kayda değer bilgilendirme vardır diye. Akit yine malum gazeteciliğini yapıyor, bel altı vuruyor. Derin devletten sonra şimdi de derin cemaatler başımızda. Haydi hayırlısı |
|
11-16-2013, 15:04 | #127 |
Başörtüsü meselesinde o gün yapılması gereken ne idiyse yapıldı.
Erdoğan Başörtüsü için 11 yıl bekledi,hem de iktidarda iken,Neden? Kafanızın nesi almıyor bu bekleyişi? ERBAKAN daha 97 de zıplayıp başörtüsü dayatması yapmamış olsaydı uyuyan yılan belki uyanmamış ve biz bu sorunu daha erken çözmüş olurduk Metod bilmeyen siyasi fanatiklere laf anlatılmaz. Mesele Dershane meselesi değil Eğitim meselesi ve üniversitelere askeriyeye adliyeye millete yetiştirilecek genç başarılı imanlı ahlaklı nesil meselesi Bu işi yapmak İktidarın değil SİVİL hareketlerin işi Ama sen bu işi yapanların elinde ne var ne yok almaya çalışırsan bunun vebali hem halk nazarında hem de Hak nazarında senden sorulur. |
|
11-17-2013, 03:11 | #128 |
KöseYazisini birkez daha okuyup yaptiginiz yorumu gözden gecirmenizi tavsiye ederim. Anlamamis gibisiniz...
Bu meselelere hep hüsnü zan ile yaklasmaya calismisimdir. Lakin özellikle son zamanlarda yapilan hakaret dolu saldirilar ve kara propaganda bizi cok üzüyor. Sn. basbakana en fazla destek olunmasi gereken bir zaman diliminde köstek olmaktan vaz gecin Allah rizasi icin. Böyle olmamasi gerekiyor. Herkes biliyorki bu mesele hizmet hareketine karsi yapilmis bir girisim degil. Öyleyse bu denli ortami germek niye? Dershane olmazsa okul olur...hizmetin amaci ihlasli nesiller yetistirmekse ha dershane olmus ha okul fark nedir? |
|
11-17-2013, 04:09 | #129 |
Bu akşam stv de bütün haber kuşağının sadece bu konuya ayrılması öyle bir garip geldi ki bana demek ki birliktelik tamamen menfaat için ve elden gidince herkes birbirine saldıracak,hizmetin hizmetkarı mantığı menfaatin hizmetkarı olacak, hea umrumda mı değil çünkü makam için menfaat için öyle bir hal aldı ki sistem sorgulamak yok farklı fikre tahammül yok,istişare yok halka sormak yok varsa yoksa ben dedim dedim oldu.Bence dahada beter olsunlar birbirini yesin menfaati için bu ülkenin içine edenler...!!
|
|
11-17-2013, 05:21 | #130 |
Bu konu 15-20 yıldır tartışılan, velilerimizin, eğitimcilerimizin, "çocuklarımız sosyal faaliyetlere vakit bulamıyorlar, dershanelerle okul arasında koşturup duruyorlar, test ve tost gençliği yetişiyor" gibi pek çok eleştirilerine konu olan bir alan. Hem okulda, eğitim göreceksiniz, hem de benzer bir eğitimi parayla satın alacaksınız. Okuldaki masrafa da yazık, dershanedeki masrafa da yazık. Dolayısıyla eğer siz, okullarda verilen eğitimden daha iyisini verme iddiasında olan kurumlarsanız o zaman buyrun, özel okullar haline gelin. Gerekli alt yapıyı sağlayalım. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı |
|
Konuyu Toplam 8 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 8 Misafir) | |
|
|