DTP'den Başbakan'a cevap: Ne zaman şiddete başvurduk?(!)
DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın partilerine yönelik eleştirilerine dünkü grup toplantısında cevap verdi. Erdoğan'ın "Şiddete başvurmayan her düşüncenin özgürce ifade edilmesinden yanayız." dediğini hatırlatan Türk, "Peki Sayın Başbakan, biz ne zaman şiddete başvurduk, şiddeti savunduk?" diye sordu.
Türk, DTP olarak her zaman barış ve demokrasiden yana olduklarını kaydetti. Erdoğan'ın kendilerini kastederek, "Arkadaşlarla diyalog kurmak mümkün olmadı." dediğini de aktaran Türk, her türlü diyaloğa açık olduklarını ve bunun için gerekli çağrıları yaptıklarını savundu. Ancak Başbakan'ın kendileriyle değil, ABD ile diyaloğa geçtiğini iddia eden Türk, şöyle devam etti: "Sayın Başbakan, bugüne kadar bu grupla, grup başkan vekilleriyle, bu partiyle diyalog kurmayı düşünmedin. Bunu grup toplantısında bu şekilde yansıtmanız ne kadar gerçekçi? Her çağrıyı biz yaptık. Diyalog için hazır olduğumuzu, sorunların demokratik yöntemlerle çözümü konusunda sürece katkı sunmak istediğimizi ifade ettik. Bu çağrılarımıza cevap alamadık. Başbakan bugün çıkıyor, kürsüde çok rahat, pişkince, 'Biz çok uğraştık; ama bu arkadaşlarla diyalog kuramadık' diyebiliyor. Buyurun Sayın Başbakan, bunları tartışalım."
Ahmet Türk, bazı çevreler tarafından, ısrarla partilerini hedef haline getiren 'komplo süreci' başlatıldığını da öne sürdü. DTP Grup Başkan Vekili Fatma Kurtulan ile ilgili 'gerçekle ilgisi olmayan' bir fotoğrafın basında yayınlanmasını buna örnek gösteren Türk, "Bu kampanyayı yürütenler iyi bilmelidir ki bizim zayıflamamız Türkiye'nin yararına değildir. Sivil demokratik siyasetin bu kadar yıpratılması çok tehlikelidir. DTP'yi yıpratmaya çalışarak acaba hangi fırsatları yitirdiğimizi sorguluyor muyuz?" diye konuştu. Türkiye'nin birliğinden ve bütünlüğünden yana olduklarını kaydeden Türk, önerilerinin, ülkeyi bölmeye değil, güçlendirmeye dönük olduğunu dile getirdi. Türk, "Biz ulusu parçalamayı değil, daha güçlü demokratik bir uluslaşmayı öneriyoruz. Bu söylemlerimize rağmen bize ısrarla 'bölücü' demeye devam edenler ya kördür ya da kötü niyetlidir.'' ifadelerini kullandı. Türk, DTP'nin sivil demokratik siyaset konusundaki ısrarının, asker vesayeti altında kalmakta sakınca görmeyen siyasi anlayışları deşifre etmeye başladığını iddia etti. Bu yüzden bazı çevrelerin panik yaşadığını savunan Türk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Partimize topyekûn saldırının sebebi budur. Partimize yönelik kapatma girişimleri, milletvekillerimize yönelik yargı baskısı, bütün bu sürecin parçasıdır. Halktan aldığımız emaneti ancak halka teslim ederiz. Kimse bizi bu baskılarla terbiye etmeye kalkmasın. Biz bu Meclis'e kimsenin memuru olarak gelmedik." Ankara, Cihan
14 Kasım 2007, Çarşamba
|