AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Nagihan]

Birinci Dünya savası Hicaz cephesinde askerlerimiz, dışarıda düşman içeride açlık susuzluk ve hastalıkla boğuşurken bir afet de gökten yağmaya başlar: Çekirge afeti! Fakat cephenin kahraman ve zeki komutanı Fahrettin Paşa çekirgeleri inceletip yenilebileceğini öğrenince bir beyanname yayınlar işte o beyanname:

Çekirgenin serçe kuşundan ne farkı var? Yalnız tüysüzdür. Fakat serçe gibi kanatlı ve uçar ve yeşillikle beslenir. Serçe gibi huysuz, seçe kadar asabi, yediği şeyleri titizlikle seçer. Temiz ve taze şeyler yer. Hem de Tiryaki ve keyif sahibidir. Tütün ve limondan pek zevk alır. Sonra topluca yaşamayı sever. Nereye gitse hep beraber, kafile halinde gider. Birbirinden ayrılıp dağılmazlar tıpkı serçeler gibi… Hicaz, Yemen, Asir Arapları’nın başlıca gıdası çekirgedir. Bedevîler sağlamlık ve çevikliklerini çekirgelere borçludurlar. Çekirgeyi, çöllerin en çilekeş hayvanları olan develer ve hecinler de pek sever ve büyük bir iştahla yerler. Bütün bu havalide öteden beri inanıldığına göre, dizlerinin bağı çözülenlere, zayıflara, bünyevî hastalıklara pek tesirlidir. Hele romatizma için iksir gibidir. Şifa verici tarafı bilhassa yumurtalarıdır. Biz yazık ki bunları çukurlara gömerek, üzerlerine kireç dökerek heder ediyoruz. Çekirgeyi hekimlere inceletip tahlil ettirdim. Bunlar, araştırıp incelemeleri neticesinde çekirgeden sitayişle bahsetmekte ve şifa verici, hem de besleyici hassalarını saymakla bitiremektedirler. Gerçi ziraatimize, ekinlerimize zarar veriyorlarsa da birçok kuşlar ve hayvanlar da öyle değil mi? Hatta bazı hayvanlar yalnız zarar verirler ve hiç hayırları yoktur. Çekirge ise zararının yanında gıda bakımından çok hayırlı ve faydalı bir hayvancağızdır. Hem gıda hem de devadır. O hâlde bundan faydalanmak gerekmez mi? Yediğimiz sebzelerin çoğundan fazla ve daha ziyade faydalı olduğu tecrübe ile tahakkuk etmiştir. Deniz kıyısı yerlerde pek makbul olan istakoz ve karides gibi şeylerden hiç farkı yoktur. Her iklimde çekirge yeniliyor. Midye de hiç dokunmuyor. Yenmesi de sünnet-i seniyyedir. Cenab-ı peygamber hadis-i şerifinde ‘’İki ölünün ve iki kanlının yenmesi bize helâl oldu; iki ölü balık ve çekirge, iki kanlı da dalak ve karaciğerdir.’’ buyurmuşlardır.
Hicaz çekirgesi öteki bölgelerin çekirgelerine göre daha besili ve daha tatlıdır. Bunları, zaten uzun boylu anlatmaya hacet yoktur. Yiyip tadına bakarak faydasını anlamak kâfidir. Çekirge dört türlü yenilebilir:
1. Toplanan çekirgeler çiroz gibi güneşe serilir, kurutulur, ayakları ve başı koparılır, kalan gövde bir parça yağ ile kavrulur ve kavurma gibi sıcak yenir.
2. Sıcak su ile haşlanır, baş ve ayakları temizlenir, hemen pişmek üzere bulunan pirinç ya da bulgur pilavına karıştırılıp pişirilir.
3. Haşlanmış çekirgeler tabağa dizilerek konulur, üzerine zeytinyağı ile limon gezdirilir.
4. Çekirgenin kavrulan kısmı havan içinde toz hâline getirilir ve et tozu konservesi şeklinde kutularda ve dağarcıklarda muhafaza edilir. Araplara göre en makbul olanı budur. Çünkü elde daima ihtiyat(yedek) durur. Ve gerektiğinde nerede olursa olsun açlığı gidermeye yarar. Hele harp zamanlarında hemen el altında bulunan bir gıdadır.

Büyük bir dikkat ve titizlikle ve kendime mahsus ihtimamla yaptırdığım tecrübelerde tıbbî hâssaları(faydaları) güzelce anlaşılan ve yenmesi sünnet olan çekirgeye yan gözle bakmak ve ondan tiksinmek en hafif tabirle nimetnâşinaslıktır.(nankörlük) Dün karargâh sofrasında ‘’çekirge tavası’’vardı. Arkadaşlarımla beraber pek tatlı yedim. Ve bunu dil konservesinden pekiyi buldum. Hele zeytinyağı ve limonsuyu ile salatası pek nefis oluyor. Kısaca dün çekirgeyi bahçelerden yok etme tedbirleri düşünürken, bugün çekirge geliyor mu diye yollarını gözlüyorum. Hangi bölgeye çekirge düşerse tarifime göre faydalanılmasını ve bana hediye olarak çekirge gönderilmesini arkadaşlarımdan rica ediyorum.’’
İmza: Ferik(tümgeneral) Fahrettin Paşa
Hicaz Komutanı