Düğünlerimiz Nasil Olmali? - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

06-14-2008, 18:20

Aile yuvası, Müslümanın bir saadet merkezi, sırlarını gizlediği bir hane, kendisini pek çok günah ve kötülüklerden koruyan bir sığınaktır. Bundan dolayı bu ocağın ilk kuruluş safhalarında dikkatli olmak, tam bir İslâmî şuur içinde hareket etmek büyük bir ehemmiyet taşımaktadır.

Aile yuvası, bir binaya benzer. Bir binanın temeli ne kadar sağlam olursa, o binanın hayatı o kadar devamlı ve uzun olur.

Düğün merasimlerini İslâmın umumi haram ve helâl esasları çerçevesinde düşünmek gerekir. Çünkü evlenecek kimselerin yaşadığı çevre şartları, örf ve âdetler çeşitlidir. Bunları teker teker tahlile tâbi tutup ayıklamak çok güç olacağından bu merasimlerde aranacak vasıf, İslama zıt olmamasıdır.

Sünnette belirtildiğine göre, nikâhta aranan şartlardan birisi ilân edilmesidir. Böyle; bir ilân meşru evlilikle gayr-i meşru münasebetleri birbirinden ayırır. Bu hususu Peygamber Efendimiz (a.s.m.) : ''Bu evlenme işini ilân edin, halka duyurun.'' (Buhari, Nikah, 48.), buyurarak tavsiye etmiştir.

Hangi erkeğin hangi kızla, kimin oğlunun kimin kızıyla evlendiğini çevreye duyuran vesileler ve evlilik merasimi olan düğünün açıktan, çevrenin geleneklerine göre İslâmî çerçevede kalmak kaydıyla birtakım eğlence ve şenliklerin yapılması bu ''duyurma'' işini gerçekleştiren şeylerdir.

Zaten düğünler birer sevinç ve sürür günüdür. O gün herkes sevinçlidir, neşelidir. Bu sevinç, bazen birtakım eğlence ve oyunlarla süslenerek dile getirilir. Fakat bu oyun ve eğlencelerdeki ölçü nasıl olmalıdır? Söylenecek türkü ve şarkılarda, oynanan oyunlarda mübahlık ve haramlık ölçüsü nedir?

Esas itibariyle, bizzat kendisi güzel olsa da, dinen yasak olan bir fiilin işlenmesine sebebiyet veren hareket, haramdır. Makamla söylenen sözlerde, oyun ve eğlencelerde haram olan unsurlar bulunuyorsa ona göre hüküm alır.

Hatta bunun içindir ki, sırf nikâhı ilân etmek maksadıyla davul, zurna ve boru gibi musikî âletlerinin düğünlerde çalınabileceğine cevaz verilmektedir. Davul ve zurna bazı yerlerde olduğu gibi kahramanlık türküleri ve mehter marşlarının söylenmesine eşlik edince meşru çerçevede, kalmış bulunmaktadır. İnsanın şehevî duygularına hitap etmediği için mubah sayılmaktadır. Fakat bugünkü düğünlerde davul-zurnanın eşliğinde yapılan merasimlerde gayr-ı meşru unsurlar karıştığından, onlar da haliyle haram yolda kullanılmaktadır. Bunun için de çalınmasına ruhsat verilmemektedir.

Düğünlerde ve sair zamanlarda mûsikî eşliğinde oynanan oyunlara gelince, bunun da birtakım şartlan vardır. Bir kere çalınan âlet ve söylenen parçalar belli çerçevede kalmalıdır. Bunun yanında oyun tutan kimseler yalan ve kötü sözler söylememeli, başkalarına gösterilmesi haram olan organlarını açmamalı, kadınlar kendilerine nâmahrem olan erkeklerin yanında oynamamalıdır. Oyun esnasında bunlardan birisi olursa, o haram sınıfına girer.

İmam Gazalî, düğün, bayram ve şenlik günlerinde erkeklerin kendi aralarında oyun tertip etmelerinde, raks etmelerinde bir mahzurun olmadığını kaydederek, ancak kadınların erkekler karşısında oynadığı oyunun haram olduğunu söyler.

Bunun için düğünlerde kadınlar kendi aralarında, yabancı bir erkek olmadan oynayıp eğlenebilirler. Aynı şekilde erkekler de meşru ölçüler çerçevesinde eğlenip oynayabilirler. Bu şekilde oynamak mubah olduğu gibi, onları seyretmek de mubahtır. Bütün bunlar tamamen ihtiyarîdir, kişinin arzu ve inisiyatifine bırakılmalıdır. ''Düğün sahibidir, yakınıdır.'' diye mecbur tutulmamalıdır.

Düğünler, sünnetteki tavsiyelere uyularak, İslâmın nezahet ve temizliği çerçevesinde yapılırsa aynı zamanda güzel bir örnek olur. Çünkü evlilik gibi ebedî bir hayat arkadaşlığının temeli, geçici, dünyevî heveslerin, çürük ve bâtıl âdetlerin üzerine kurulmamalıdır. Buna hassasiyet gösterecek Müslümanların artması, aynı zamanda umûmî bir belâ gibi düğün merasimlerimize musallat olmuş örf, âdet ve millî geleneklerimize ters hareketlerden bizi milletçe kurtaracaktır.

06-14-2008, 18:25

En güzeli sade bir nikah ve bitti.. Şenliğe şölene hiç lüzum yok..Ona verilecek parayla hayır işlense daha makbul olacaktır.. Ama günümüzde kimse dini boyutlarını düşünmeden düğün yapıyor.. Hiç haz etmem şaşalı ve gösterişli gereksiz düğün törenlerinden.. Paylaşım için teşekkürler.. (+)

06-14-2008, 18:32

Alıntı:

duyguseli Nickli Üyeden Alıntı

En güzeli sade bir nikah ve bitti.. Şenliğe şölene hiç lüzum yok..Ona verilecek parayla hayır işlense daha makbul olacaktır.. Ama günümüzde kimse dini boyutlarını düşünmeden düğün yapıyor.. Hiç haz etmem şaşalı ve gösterişli gereksiz düğün törenlerinden.. Paylaşım için teşekkürler.. (+)

evet haklısınız çevremdeki birçok çift sadece nikah yapmayı isterken bazı örf ve adetler yüzündendavul zurnalı düğünlerde surat asmak zorunda kalıyorlar

06-14-2008, 18:35

**Nagihan** · 06-27-2008, 23:24

Evlilik gibi ebedî bir hayat arkadaşlığının temeli, geçici, dünyevî heveslerin, çürük ve bâtıl âdetlerin üzerine kurulmamalıdır :-*

Bu gerçekten çok önemli ama... :-\ +

**Beritan** · 07-08-2008, 16:50

evlilik ve gelinlik mahremdir aslında ama bu zamanda hiç dikkat edilmiyo..

Aile yuvası, bir binaya benzer. Bir binanın temeli ne kadar sağlam olursa, o binanın hayatı o kadar devamlı ve uzun olur.
temeli sağlam atıldı sanıyolar ama nerde...sadece çakılla yetiniyolar...

kadınlar kendilerine nâmahrem olan erkeklerin yanında oynamamalıdır
bu na bu zamanda hangi gerçek ilme sahip insan dikkat ediyo....evet müslümanım diyo ama sadece sözde..

düğünde tabiki eylenilecek...tabi şenlik olacak ama mahremiyet çizgisi dışına çıkılmadan...şimdi bakıyorumda kendi ailem bile karma düğünler yapmaya başlıyo....tabi onlarda gerekçelerinde haklı ....hepsi kardeşler ne olacak ki >

ben bu sözüde hiç anlamam....

neyse konu gerçekten çok güzel...teşekkürler

**elif zeynep** · 07-11-2008, 08:51

Benim bu aralar çok sıkıntıda olduğum bir hal mevcut.Malumuzun yaz geldi, çoğu kardeşim sokak aralarında, evlerinin önünde, ama herkesin gözü

üzerinde ; bir iki sandalye koyarak, bir de baş köşeye ne dediği pek anlaşılmayan bir türkücü oturtarak, ortada tanıyan tanımayan kız, erkek kol

kola halay çekenler,haram ve helalın göz ardı edildiği, bir karmaşa halinde,işte bu vaziyette ; evliliğe adım atmayı tercih ediyorlar. Kardeşlerim için

bu ne üzücü ve ne gafletin tam isabet ettiği bir vaziyettir. Evlilik, haram helal gözeterek, İslam'ın çizgisi dahilinde, onun ölçü ve kaidelerine dikkat

ederek, gerçekleştirilmelidir.

Sonuçta aile kurmak yolunda giden iki güzel kardeşim var, evlenirken bunlara dikkat etmeli, bunlar gözeterek evliliği, İslam'a göre en güzel usul ile

gerçekleştirmelidir. Rabbim bu kardeşlerime bunlara hususiyet ile dikkat eden kullarından olmayı nasip buyursun inşallah diyelim.

06-14-2008, 18:20	#1
Kullanıcı Adı acizane44	Düğünlerimiz Nasil Olmali? Aile yuvası, Müslümanın bir saadet merkezi, sırlarını gizlediği bir hane, kendisini pek çok günah ve kötülüklerden koruyan bir sığınaktır. Bundan dolayı bu ocağın ilk kuruluş safhalarında dikkatli olmak, tam bir İslâmî şuur içinde hareket etmek büyük bir ehemmiyet taşımaktadır. Aile yuvası, bir binaya benzer. Bir binanın temeli ne kadar sağlam olursa, o binanın hayatı o kadar devamlı ve uzun olur. Düğün merasimlerini İslâmın umumi haram ve helâl esasları çerçevesinde düşünmek gerekir. Çünkü evlenecek kimselerin yaşadığı çevre şartları, örf ve âdetler çeşitlidir. Bunları teker teker tahlile tâbi tutup ayıklamak çok güç olacağından bu merasimlerde aranacak vasıf, İslama zıt olmamasıdır. Sünnette belirtildiğine göre, nikâhta aranan şartlardan birisi ilân edilmesidir. Böyle; bir ilân meşru evlilikle gayr-i meşru münasebetleri birbirinden ayırır. Bu hususu Peygamber Efendimiz (a.s.m.) : ''Bu evlenme işini ilân edin, halka duyurun.'' (Buhari, Nikah, 48.), buyurarak tavsiye etmiştir. Hangi erkeğin hangi kızla, kimin oğlunun kimin kızıyla evlendiğini çevreye duyuran vesileler ve evlilik merasimi olan düğünün açıktan, çevrenin geleneklerine göre İslâmî çerçevede kalmak kaydıyla birtakım eğlence ve şenliklerin yapılması bu ''duyurma'' işini gerçekleştiren şeylerdir. Zaten düğünler birer sevinç ve sürür günüdür. O gün herkes sevinçlidir, neşelidir. Bu sevinç, bazen birtakım eğlence ve oyunlarla süslenerek dile getirilir. Fakat bu oyun ve eğlencelerdeki ölçü nasıl olmalıdır? Söylenecek türkü ve şarkılarda, oynanan oyunlarda mübahlık ve haramlık ölçüsü nedir? Esas itibariyle, bizzat kendisi güzel olsa da, dinen yasak olan bir fiilin işlenmesine sebebiyet veren hareket, haramdır. Makamla söylenen sözlerde, oyun ve eğlencelerde haram olan unsurlar bulunuyorsa ona göre hüküm alır. Hatta bunun içindir ki, sırf nikâhı ilân etmek maksadıyla davul, zurna ve boru gibi musikî âletlerinin düğünlerde çalınabileceğine cevaz verilmektedir. Davul ve zurna bazı yerlerde olduğu gibi kahramanlık türküleri ve mehter marşlarının söylenmesine eşlik edince meşru çerçevede, kalmış bulunmaktadır. İnsanın şehevî duygularına hitap etmediği için mubah sayılmaktadır. Fakat bugünkü düğünlerde davul-zurnanın eşliğinde yapılan merasimlerde gayr-ı meşru unsurlar karıştığından, onlar da haliyle haram yolda kullanılmaktadır. Bunun için de çalınmasına ruhsat verilmemektedir. Düğünlerde ve sair zamanlarda mûsikî eşliğinde oynanan oyunlara gelince, bunun da birtakım şartlan vardır. Bir kere çalınan âlet ve söylenen parçalar belli çerçevede kalmalıdır. Bunun yanında oyun tutan kimseler yalan ve kötü sözler söylememeli, başkalarına gösterilmesi haram olan organlarını açmamalı, kadınlar kendilerine nâmahrem olan erkeklerin yanında oynamamalıdır. Oyun esnasında bunlardan birisi olursa, o haram sınıfına girer. İmam Gazalî, düğün, bayram ve şenlik günlerinde erkeklerin kendi aralarında oyun tertip etmelerinde, raks etmelerinde bir mahzurun olmadığını kaydederek, ancak kadınların erkekler karşısında oynadığı oyunun haram olduğunu söyler. Bunun için düğünlerde kadınlar kendi aralarında, yabancı bir erkek olmadan oynayıp eğlenebilirler. Aynı şekilde erkekler de meşru ölçüler çerçevesinde eğlenip oynayabilirler. Bu şekilde oynamak mubah olduğu gibi, onları seyretmek de mubahtır. Bütün bunlar tamamen ihtiyarîdir, kişinin arzu ve inisiyatifine bırakılmalıdır. ''Düğün sahibidir, yakınıdır.'' diye mecbur tutulmamalıdır. Düğünler, sünnetteki tavsiyelere uyularak, İslâmın nezahet ve temizliği çerçevesinde yapılırsa aynı zamanda güzel bir örnek olur. Çünkü evlilik gibi ebedî bir hayat arkadaşlığının temeli, geçici, dünyevî heveslerin, çürük ve bâtıl âdetlerin üzerine kurulmamalıdır. Buna hassasiyet gösterecek Müslümanların artması, aynı zamanda umûmî bir belâ gibi düğün merasimlerimize musallat olmuş örf, âdet ve millî geleneklerimize ters hareketlerden bizi milletçe kurtaracaktır.

06-14-2008, 18:25	#2
Kullanıcı Adı Duygu'Seli~	Düğünlerimiz Nasil Olmali? En güzeli sade bir nikah ve bitti.. Şenliğe şölene hiç lüzum yok..Ona verilecek parayla hayır işlense daha makbul olacaktır.. Ama günümüzde kimse dini boyutlarını düşünmeden düğün yapıyor.. Hiç haz etmem şaşalı ve gösterişli gereksiz düğün törenlerinden.. Paylaşım için teşekkürler.. (+)

06-14-2008, 18:35	#4
Kullanıcı Adı Duygu'Seli~	Düğünlerimiz Nasil Olmali?

06-27-2008, 23:24	#5
Kullanıcı Adı Nagihan	Düğünlerimiz Nasil Olmali? Evlilik gibi ebedî bir hayat arkadaşlığının temeli, geçici, dünyevî heveslerin, çürük ve bâtıl âdetlerin üzerine kurulmamalıdır :-* Bu gerçekten çok önemli ama... :-\ +

07-08-2008, 16:50	#6
Kullanıcı Adı Beritan	Düğünlerimiz Nasil Olmali? evlilik ve gelinlik mahremdir aslında ama bu zamanda hiç dikkat edilmiyo.. Aile yuvası, bir binaya benzer. Bir binanın temeli ne kadar sağlam olursa, o binanın hayatı o kadar devamlı ve uzun olur. temeli sağlam atıldı sanıyolar ama nerde...sadece çakılla yetiniyolar... kadınlar kendilerine nâmahrem olan erkeklerin yanında oynamamalıdır bu na bu zamanda hangi gerçek ilme sahip insan dikkat ediyo....evet müslümanım diyo ama sadece sözde.. düğünde tabiki eylenilecek...tabi şenlik olacak ama mahremiyet çizgisi dışına çıkılmadan...şimdi bakıyorumda kendi ailem bile karma düğünler yapmaya başlıyo....tabi onlarda gerekçelerinde haklı ....hepsi kardeşler ne olacak ki > ben bu sözüde hiç anlamam.... neyse konu gerçekten çok güzel...teşekkürler

07-11-2008, 08:51	#7
Kullanıcı Adı elif zeynep	Düğünlerimizde ki gaflet Benim bu aralar çok sıkıntıda olduğum bir hal mevcut.Malumuzun yaz geldi, çoğu kardeşim sokak aralarında, evlerinin önünde, ama herkesin gözü üzerinde ; bir iki sandalye koyarak, bir de baş köşeye ne dediği pek anlaşılmayan bir türkücü oturtarak, ortada tanıyan tanımayan kız, erkek kol kola halay çekenler,haram ve helalın göz ardı edildiği, bir karmaşa halinde,işte bu vaziyette ; evliliğe adım atmayı tercih ediyorlar. Kardeşlerim için bu ne üzücü ve ne gafletin tam isabet ettiği bir vaziyettir. Evlilik, haram helal gözeterek, İslam'ın çizgisi dahilinde, onun ölçü ve kaidelerine dikkat ederek, gerçekleştirilmelidir. Sonuçta aile kurmak yolunda giden iki güzel kardeşim var, evlenirken bunlara dikkat etmeli, bunlar gözeterek evliliği, İslam'a göre en güzel usul ile gerçekleştirmelidir. Rabbim bu kardeşlerime bunlara hususiyet ile dikkat eden kullarından olmayı nasip buyursun inşallah diyelim.

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)