02-06-2009, 19:40 | #1 |
Ergenekon'un Fotoromanlı Öyküsü...!
Ümraniye'de bir gecekonduda bomba bulunmasıyla başlayan Ergenekon süreci şimdi kamuoyunun tanıdığı isimleri de kapsayan Türkiye'nin en önemli gündem maddesi oldu. Soruşturma birkaç aylık sürelerle yapılan operasyonlarla dalga dalga büyüdü. Ergenekon nedir? Ergenekon soruşturmasının dayanaklarından biri Tuncay Güney'in 2001 yılında alınan ifadesiydi. 'Ergenekon örgütünün şeması '21. Yüzyılda Kemalist Hareket' isimli iki sayfalık belgede şunlar yazılıydı: "TSK bünyesinde faaliyet gösterdiği iddia edilen gizli bir örgütlenmenin olduğu, Ergenekon örgütünün Ergenekon başkanlığına bağlı, beş daire komutanlığı, iki daire başkanlığından oluştuğu, beş daire komutanlığını TSK mensupları, iki daire başkanlığının sivillerden oluştuğu, sadece Ergenekon başkanı tarafından bilinen 'Operasyon Dairesi Komutanlığı' altında bir yapılanmanın olduğu, örgütün amacının TSK mensubu ve sivil şahısları kullanarak, Atatürk adını, ilke ve inkılaplarını maskeleme yaparak illegal kazanç, gizli istihbarat, legal ve illegal faaliyetler, naylon terör örgütü kurmak, naylon şirketler oluşturma, suikast ve propaganda gibi yöntemler vasıtasıyla bir örgütlenme oluşturup, gizlilik prensipleri altında Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm devlet kademelerini ele geçirip, örgütün amaçları doğrultusunda bir devlet yapısı kurmak olduğu..." (Fotoğrafta Tuncay Güney) Birinci operasyon: Bombalar Ümraniye Çakmak Mahallesi'nde bir gecekondunun çatısında 13 Haziran 2007 günü bir kasa içinde 27 adet el bombası bulundu. Ajanslara 'kısa bir haber' olarak düşen bu olayın vehameti zamanla anlaşıldı. Çünkü bombaların emekli bir astsubay olan Oktay Yıldırım'a ait olduğu belirlendi. Yıldırım'ın yine emekli bir asker olan ve Danıştay saldırısından sonra intihar girişiminde bulunduğu öne sürülen Muzaffer Tekin'le ilişkileri ortaya çıktı. Yıldırım tutuklanırken, henüz gözaltına alınmayan Tekin, 'bombaların hurda' olduğu açıklamaları yapıyordu. Soruşturma özel yetkili ağır ceza mahkemesine devredildi. Soruşturmayı yürüten isim savcı Zekeriya Öz'dü. Araştırma devam edince ilişkiler ağı daha da netleşmeye ve fotoğraflarla da desteklenmeye başladı. (Fotoğrafta Zekeriya Öz) Bir eylemde, aydınların yargılandığı davalarda Muzaffer Tekin, Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz, Oktay Yıldırım yanyana görünüyordu. Haziran ayı içinde Eskişehir'de yapılan bir başka operasyon polisi ikinci cephaneliğe götürdü. Emekli binbaşı Fikret Emek'in silahlarına el konuldu. Bu operasyonda 15 kişi tutuklandı. Suçlama, 'terör örgütü kurmak, devletin gizli belgelerini ele geçirmek, patlayıcı madde bulundurmak, milleti fişlemekti'ti. Aramalarda devlete ait gizli belgelere ulaşıldığı belirtilirken, gazete haberleri artık Ergenekon diye bir yapılanma olduğunu 'iddia' olarak veriyordu. Soruşturma için hala 'Ümraniye soruşturması' ifadesi kullanılıyordu. Ele geçirilen belgelerde Ergenekon yapılanmasının anlatıldığı söyleniyordu.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|