AK Gençliğin Buluşma Noktası
Sağlık Sağlığımızla ilgili bütün paylaşımlar bu bölümümüzde.



 
Stil
Seçenekler
 
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 04-09-2009, 22:37   #1
Kullanıcı Adı
Beritan
Standart Halsiziz, Mutsuzuz, Stresliyiz; Kısaca Hep Yorgunuz!
Halsiziz, Mutsuzuz, Stresliyiz; Kısaca Hep Yorgunuz!
Ne olacak bu halimiz? Yaz, kış hep yorgunuz! Bitmeyen bir halsizlik, sonu gelmeyen isteksizlikler, "kolumu hiç kıpırdatacak halim yok" cümleleri ve hep uykuya duyulan özlem... Hiç dikkat ettiniz mi; kilolular bu durumdan daha da şikayetçi! Neden mi? Hareketsiz bir vücut, aşırı kalori alımı, bir gün 3 ise ertesi gün 10 saat uyku ve bununla paralel gelişen eklem ağrıları...
Kime dokunsak ağızlarından aynı kelimeler dökülüyor: "Yorgunum, halsizim ve mutsuzum"... Mevsimsel değişikliklerin ve iş gücünün payı büyük tabii ama; ya bu sorun hep devam ediyorsa? İşte o zaman durum biraz daha vahim...

Konuyu bahar mevsiminden başlayarak irdelersek şöyle bir sonuç çıkıyor karşımıza: Baharda havada bulunan negatif ve pozitif iyonlar artıyor. Pozitif olanları artarsa zindelik ve neşe, negatiflerde ise yorgunluk, halsizlik ve sinirlilik gözleniyor.

Büyük şehirlerde yaşanan kaos, bu yükü daha bir ağır hale sokuyor ve buna paralel olarak az önce de belirttiğimiz üzere hem bedensel hem de ruhsal bir çöküş yaratıyor. Önlemi alınmadığı taktirde bu yorgunluk kronikleşiyor; kırgınlık, boğaz, baş ve mide ağrılarını devamlı kılıyor.

Kronik yorgunluk sendromu; yukarıdaki semptomlar haricinde gözlerde sinek uçuşması, şiddetli eklem ağrıları, devamlı uyuma isteği, aşırı stres, ruhsal bunalım gibi sorunlara da kucak açıyor.

Ruhsal sorunlar yorgunluğu tetikliyor!
Araştırmalar yorgunluktan yakınanların sayıca artışının öncelikle ruhsal sorunlar ve sosyal uyumsuzluklar olduğunu ortaya koyuyor. Aşırı yorgunluktan yakınanların çoğunun hayatını bedensel güçle kazananlar değil entelektüel birikimleri ve bilgi güçleri ile kazanan iyi eğitimli kişiler olduğu belirtiliyor.

Statü sendromuna yakalanıp ayakta durmaya çalışanlar, yükselme tutkusunun yüksek olduğu ve hırslı bir kişilik sergileyen profesyoneller arasında yorgunluk virüsü daha da hızlı yayılıyor. Öte yandan; kendini ifade etmekte zorlanan, çekingen, ilişkileri sınırlı insanların da yorgunluk virüsüne yakalanma olasılıkları oldukça fazla!

Günümüze bakıldığında güçlü dostluklar, sosyal bağlar ve arkadaşlıklar geliştiremeyenlerin de bu sendroma çok yakın oldukları gözleniyor.

Gereğinden çok mükemmeliyetçi kalmakta ısrar edenlerin, gerilimlerin ve gerginliklerin üstüne üstüne gidenlerin, yeteri kadar tatil yapıp dinlenemeyenlerin ve olur olmaz şeyleri kendine dert edinenlerin de bu virüse yakalanmaları kolaylaşıyor.

Sürekli, daha fazlasına sahip olma telaşı, uykusu yetersiz, stresi yüksek bir yaşam tarzı yorgunluk sorunu ile karşılaşma olasılığını arttırıyor.

Orta yaş erkeklerde sağlık dengeleri bozulunca yorgunluk da başlıyor!
Orta yaşı deviren erkeklerde; yaşla ilgili hastalıklar (andropoz, şeker hastalığı, hipertansiyon, fazla kilo, uyku sorunları) yorgunluğu kaçınılmaz kılıyor.

Kadınlar ise erkeklerden daha dirençsiz!
Evlilik, hamilelik, doğurma, çocuk yetiştirme, iş stresi derken beden ve ruh ciddi anlamda yoruluyor. Yorgunluğun başlıca sebeplerinden depresyon, panik bozukluk, anksiyete gibi psikolojik, hipotiroidi (tiroid bezi yetersizliği) ve anemi (kansızlık) gibi bedensel sorunlarla en çok genç ve orta yaşlı kadınlar karşılaşıyor.

Psikolojiniz de yorgun mu?
Bir de psikolojik yorgunluk var ki; o kişinin ruh haline göre günden güne artış gösterebiliyor. Dikkat ederseniz sürekli yorgun olduğunu söyleyenler; pek çok şeye karşı isteksiz davranan, devamlı ağlayan, gelecekten umutsuz ve bulunduğu yerden mutsuz olan kişilerdir. Bu yorgunluk, aslında bedensel değil tamamen psikolojiktir.

Peki ama ne yapmalı?
Öncelikle kendinize neden yorgun olduğunuza dair mini bir test yapın. Sebep, iş yükü ise çalışma temponuzu düşürün, rutinlikten şikayetçiyseniz kendinize yeni uğraşlar edinin, spor yapın, yiyeceklerinizi değiştirin, alışkanlıklarınızdan vazgeçin...

Her sabah mutlaka sportif bir faaliyette bulunun. Havasız mekânlardan uzak durun. Bol sebze, meyve ve sulu gıdalar tüketin. Unutmayın; her şeyin doğalı en iyisi!

Vücudun mineral ve vitamin dengesini koruyun. Potasyum yönünden zengin olan (örneğin; domates, patates ve kayısı) besinler sizi mutlu edecektir.

Uykunuzun düzenli olmasına dikkat edin. Örneğin; çok uyumak ya da rahatsız bir yatak da yorgunluk getirir.

Ruhunuzu dinlendirmeye, stresten ve heyecandan uzak durmaya çalışın. Mesela işe doğal kokulardan, doğa gezilerinden ya da yeni bir arkadaş ortamından başlayabilirsiniz...

Hepinize mutlu, huzurlu, enerji dolu günler diliyoruz...

 

Beritan isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi