AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Necip Fazıl]

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardıncısı Bülent Arınç, yeni kabineye ilişkin eleştirilere cevap verdi. Bir televizyon kanalının gündeme ilişkin sorularını cevaplayan arınç, Mardin'deki katliam ve koruculuk sistemi ile ilgili olarak da önemli açıklamalarda bulundu.



NTV'de gündeme ilişkin soruları cevaplayan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, açıklamasının önemli başlıkları şöyle:

Kabine Saadet'e mi yakın, AK Parti'ye mi?

İŞTE ARINÇ'A GÖRE KENDİ KİMLİĞİ

Herkesin evet dediği yorumlar da oldu farklı yorumlar da oldu. Ancak herkes iyi biliyor bizim geçmişten bu yana siyaset yapan bir isim olduğumuzu. Milli Görüşçü olmamdan kasıt, Milli Selamet'le başlayaan, Refah Partisi, Fazilet Partisi ve bugüne kadar geldiğim süreçse bu doğru. Ama ben AK Parti'nin kuruluşunu bizzat kendi ellerimle gerçekleştirdim. Arkadaşlarımla birlikte bizzat bu yapının içinde ve kuruluşunda yer aldım, Benim kimliğim muhafazakar delokrat kimliktir.

MİLLİ GÖRÜŞLE SİYASET YAPMIŞ OLMAKTAN UTANMIYORUM
Geçmişte milli görüş çizgisi içinde siyaset yürütmekten utanmıyorum. Bu benim için bir kayıp değildir. Bu siyasette varoluşumun içinde milli görüşçü partilerle siyaset yapmak bir gerçektir. Geçmişimin hepsini dikkate aldım ve Türkiye için faydalı olabilecek ne varsa onu dikkate alıyorum.

SADECE ÜÇ İSİM ÜZERİNDEN BU YORUMLAR YAPILIYOR
Geçmişte aynı siyaseti birlikte yaptığımız arkadaşlar sadece Sayın Erdoğan ve Sayın Nihat Ergün'dür. Ama diğer arkadaşlar akademisyenlerdir. 26 kişilik kabinede 3 kişinin duruşuyla bunu milli görüş çizgisi demek yanlıştır. Bunların bir kısmına güleceğiz bir kısmına da evet doğru diyeceğiz.

ARINÇ KABİNENİN AĞABEYİ Mİ?
Biz bir birimizi çok seviyoruz. Geçmişimizden bu yana aldığımız ahlaki terbiye, bize zaman zaman abi kardeş diye hitap etmeyi gerektiriyor. Ben bundan büyük memnuniyet duyuyorum. İsmail Kahraman benim gözümde hep İsmail Ağabey olarak kaldı. Basen resmi hitaplarda Sayın Bakanım demişimdir ama her zaman o İsmail Ağabeydi. Diğer partilerde de böyle bir şey olmalı. Benim kabineye girişim böyle bir sıfatı kabineye getirmek ihtiyacından doğmamıştır. Ben meclis başkanlığını bıraktıktan sonra hükümette görev almak istemediğimi ve bir süre dinleneceğimi söylemiştim. O da bana Genel Başkan danışmanlığını vermişti.

TABİ Kİ MGK'YA KATILACAĞIM

TSK ile ilişkiler... Türk Milletinein gözbebeği olan bir kuruma benim karşı olmam düşünülemez. bu çok çirkin bir yorum. Milli Güvenlik Kurulu'na elbette ben de katılacağım. Katılacak sivil kurumlar yeniden belirlendi. Medeni ilişkiler içinde ve görev sahamızla ilgili olarak düşüncelerimizi ifade etmek çok doğaldır ve elbette alınacak kararların oy çokluğu ile alındığnı biliyorum. Böyle bir organ içinde benim görev yapacak olmamı yanlış yorumlayanları çok anlamsız buluyorum.

ERGENEKON SÜRECİ VE ÖRGÜTÜN İSMİ
Genelkurmay Başkanı'nın gösterdiği hassasiyeti bütün hukukçuların taşıması lazım. Kesin olarak yargı kararıyla mahkum edilmeyen bir insan sabıkalı olamaz. Yargıyı etkilemelekle ilgili kıstasları da dikkate aldığımız zaman, hem bunları söylemekle birlikte bunun aksini de söylediğimizi örneklerle ortaya koymak mümkün. Türkiye'de bir şeyler karıştı. Yargı organları, siyasetçiler, basın bu durum karşısında kendi tavırlarını dikkate almalı. Soruşturmaya Ergenekon ismi verildi değil, bildiğim kadarıyla örgüt kendisi bu ismi kullanmış, ben şahsen rahatsızım. Ergenekon ismiyle davası görülen ve iddianameler hazırlanacaksa ve ayrı davalar olarak görülecekse bırakalım bu işi yargıya. Bu toplu bir davadır ve gecikme olduğunu düşünmüyorum.

PAKSÜT MESELESİ VE ANAYASA MAHKEMESİ'NİN TUTUMU
Ses kayıtlarının olduğu söyleniyor. Hala yargılananlar var. Kamu kurumlarında çalışanların yargılanmaları milletvekillerinin dokunulkmazlık zırhından daha güçlü. Adeta yargılanmaları mümkün değil. Bir iddia bile olsa Anayasa Mahkemesi'nin kendisinin karar vermesi gerekir. Bu kurumun hukuki itibarını kurtaracak bir çalışma olmalı diye düşünüyorum.

habervaktim.com