AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Necip Fazıl]

Vatan yalanlayamadığı haberi yalama yaptı. Vatan gazetesi, Vakit'in haberini yalanlayarak “Doğan'ı aklamak, Vakit'i haklamak” istedi ancak ne yalanlatabildi ne de yalanlayabildi. Vakit'in sağ eliyle gösterdiği kulağı sol el ile gösteren Vatan, amacına ulaşamayınca okuru aldatmak için haberin başlığında hinlik yapmak istedi. Habervaktim olarak olayın aslını öğrenmek istediğimiz Prof. Dr. Mustafa Aras, "Ben asla Vakit gazetesi çarpıttı ifadelerini kullanmadım." dedi.

Petrol Ofisi'nin satılacağına ilişkin tüm haber ve bilgileri kesin dille yalanlamasına rağmen geçtiğimiz gün Borsa'ya PO'nun satılacağı bilgisini veren Doğan Holding muğlak açıklamasıyla kafaları karıştırmıştı. Ne ‘zaman'a ne de ‘satışın gerçekleştirileceği'ne dair net ifade kullanılmayan açıklamayı sorduğumuz Prof. Dr. Mustafa Acar “Şirketler bu tür satışlarda net kararlar almalı ve bunu olduğu gibi kamuoyuna duyurmalı. Satış işlemi, ‘zaman baskısı' olmazsa yıllarca devam edebilir. Satış işleminin gerçekleşmemesi spekülasyonların yaşanmasına neden olabilir.” uyarısında bulunmuştu. Prof Acar, muğlak açıklamanın nedeni ile ilgili olarak da “Acaba bu bir yönetim zaafı mı yoksa kafası mı karışık? Yoksa kamuoyunu kafasını karıştırıp da oradan bedava bazı rantlar elde etme çabası mı var? Bunları kestirmek güç.” ifadesini kullanarak sonucu tahmin etmenin zor olduğunu vurgulamıştı.

VAKİT SAĞ ELİNİ KULLANDI, VATAN SOL…

Vakit'te 7 Ağustos Cuma günü yayınlanan, Yener Dönmez imzalı “Petrol Ofisi'nin satış açıklaması” ile ilgili haberi yalanlatmak isteyen Vatan gazetesi, Vakit'in sağ elle gösterdiği sağ kulağı sol el ile gösterdi. Haberinde Vakit'i yalanlamak isteyen ancak yalanlayamayan Vatan, “Vakit sözlerimi habere yansıtmamış, yargısız infaz yanlış” başlığını kullanarak hinlik yapmak istedi. Çünkü Vatan, “Niyet okumak yanlıştır” denmesini istedi oysaki Vakit, Prof. Acar'ın sözlerini aynı anlama gelen “Bunları kestirmek güç” ifadesiyle bitirmişti. Vatan ayrıca Acar'ın ağzından “Yargısız infaz yanlıştır” cümlesini başlığa çekerek “Vakit, yargısız infaz yaptı” fikri uyandırmaya çalıştı. Halbuki Acar, Doğan'ın açıklamasındaki üsluba dair “Acaba bu bir yönetim zaafı mı yoksa kafası mı karışık? Yoksa kamuoyunu kafasını karıştırıp da oradan bedava bazı rantlar elde etme çabası mı var? Bunları kestirmek güç.” diyerek Vakit'in haberini değil, Doğan'ın açıklamasını değerlendirmişti.

VATAN, VAKİT'İN HABERİNİ ADETA TEKRARLADI

Vatan gazetesinin “yalanlatmaya çalışma” ama bir türlü “yalanlatamama” haberi, Vakit'te yayınlanan haber ile hemen hemen aynı olmasına rağmen internet sitesinde “Vakit'e itiraz var” başlığını kullanılarak “çarpıtma” çabasına devam edildi. Oysaki ortada ne Vakit'i yalanlayan vardı, ne yalanlatabilen ne de Vakit'e itirazı olan. Vakit'e tek itirazı olan Vatan'dı.

PROF. ACAR'IN VAKİT'E DE VATAN'A DA SÖYLEDİĞİ AYNI

İlk olarak Vakit'e, arkasından kendisini arayarak Vakit'i yalanlatmak isteyen Vatan'a, son olarak da Habervaktim'e mülakat veren Kırıkkale Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Acar'ın her 3 mülakatında tek bir kelimede bile çelişki olmadığı görüldü.
Acar, Habervaktim'e şu açıklamayı yaptı:
"Ben asla 'Vakit çarpıttı' diye bir ifade kullanmadım. İnsan görmediği bir şeye çarpıtmışlar demez. Ki görmedim ve çarpıttılar demedim. Sadece Vakit'in ne yazdığını bilmediğimi ama Vakit'e 'Şunu şunu' dediğimi söyledim. Hatta ağır ağır kendilerine (Vatan) şunu yazdırdım: İlke olarak şirket yönetiminin aldığı kararları kamuoyuyla şeffaf olarak paylaşması gerekir. İkincisi: Eğer borsada ani fiyat yükselişleri olursa kamuoyu bundan kuşku duyabilir (Ki ani fiyat artışları yaşandı). Üçüncüsü: Bu ani yükselişlerin birçok sebebi olabilir. İnsider (İç hissedar) dediğimiz içeriden bilgilenmeyle hareket bunlardan bir tanesidir. Kuşkuların giderilmesi için başta SPK olmak üzere inceleme yapacak birçok kurum var. Araştırmayı yapar ve yargı ona göre verilir.”

VAKİT'TE DE BUNLAR YAZIYOR, VATAN'DA DA. PEKİ SORUN NE?

Vakit gazetesi de, Vakit'i yalanlatmak isteyen Vatan gazetesi de aynı ifadeleri kullanmasına rağmen “problemin ne olduğu” sorusu akıllara geliyor. Ancak problemin “Vatan'a, patronun Aydın Doğan'ı akla, Vakit'i hakla” emri geldiği gün gibi ortada duruyor.


----- İŞTE VAKİT'İN HABERİ -----

Doğan Grubu'nun önceki gün Petrol Ofisi'ni satacağına dair borsaya açıklama göndermesi yeni tartışmaları da beraberinde getirdi.
Uzmanlar Doğan'ın ve Avusturyalı OMV'nin sürekli yalanladığı Petrol Ofisi'nin satışında ortaya çıkan yeni gelişmenin kafalarda kuşkular doğurduğuna dikkat çekerek, spekülasyona ve manipülasyona çok açık durumlar olduğunu belirtiyorlar.

SATIŞ SÜRECİYLE İLGİLİ NETLİK YOK

Grubun, Petrol Ofisi'nde Doğan Holding'in yüzde 54,17, OMV'nin ise yüzde 41,58 hissesi bulunduğu hatırlatılan açıklamasında, “OMV ile Petrol Ofisi'ndeki ortaklığımız uyum içerisinde yürütülmekte olup, taraflar üzerlerinde herhangi bir zaman baskısı olmadan portföylerini (istediği gibi tasarruf edebilecekleri menkul değerler toplamı) optimize etmek niyeti ile görüşmelere başlama kararı almış olup, görüşmeler sonunda mevcut yapıda ortaklığa devam edilmesine de karar verilebilir” denilmesi kafalardaki kuşkuları artırdı.

KARAR ÜZERİNE BİR GÜNDE 4.2 MİLYARLIK HİSSE YÜKSELİŞİ

Grubun satış kararını borsaya bildirdikten hemen sonra bir gün öncesine göre Doğan Holding, Doğan Yayın Holding ve Petrol Ofisi'nin toplam piyasa değerinde, 4 milyar 256 milyon liralık sert hisse yükselişi yaşanması akıllara “insider”ı (iç hissedar) getirdi.

İLGİLİ BİRİMLER HAREKETE GEÇMELİ

Kırıkkale Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Acar, Vakit'e yaptığı açıklamada, Aydın Doğan'ın Petrol Ofisi hisselerini OMV'ye satış kararından hemen sonra elde ettiği karlarla ilgili SPK ve ilgili birimlerin hareke geçmesi gerektiğini söyledi.

KAMUOYUNUN KAFASINI KARIŞTIRIP ORDAN RANTLAR ELDE ETME ÇABASI MI?

Prof. Acar, Doğan'ın borsaya gönderdiği açıklamada satış işleminin "zaman baskısı" olmadan yıllarca devam edebileceği hatta satış işleminin gerçekleşmemesi durumunda bir takım spekülasyonların yaşanabileceğine dikkat çekerek, “Arzu edilen durum şirketlerin daha net karlar vermesi, kamuoyunun kafasını karıştırmaması ve insanları yanıltacak beyanatlardan kaçınmasıdır. Yani ‘yönetim kurulumuz karar almıştır, önümüzdeki 10 yıllık dönemde şunları yapacaktır' demesi gerekir. Net şeyler söylemek gerekir. İş hayatında şirketlerin başarılı yönetildiğini, kusursuz insanlar tarafından çekip çevrildiğini söylemek zor. Acaba bu bir yönetim zaafı mı yoksa kafası mı karışık? Yoksa kamuoyunu kafasını karıştırıp da oradan bedava bazı rantlar elde etme çabası mı var? Bunları kestirmek güç.” dedi.

YAPAY ARTIŞLAR İNGİLTERE VE AMERİKA'DA DENETLENİYOR

İngiltere ve Amerika'da, borsada hisse senedinin değerini yapay olarak şişirip bedava kar sağlama girişimlerinin resmî birimlerin kovuşturmasına konu olduğunu hatırlatan Acar, “Oralarda bazı şirketlerin hakikaten böyle illegal işler yaptıkları sonucuna varıldı ve bu şirketler cezalandırıldı. Bu nedenle Hükümet, SPK ve ilgili birimlerin denetim yapması gerekir. Araştırma yapılır ve yasal olmayan bir durum var ise gereken ceza verilir. Resmî bir araştırma yapılmadan yargısız infazda bulunmak doğru olmaz. Eğer bir kuşku varsa SPK harekete geçmeli.”

DOĞAN, PETROL OFİSİNİ NASIL ALMIŞTI?

Bilindiği gibi Petrol Ofisi ihalesine ortak olarak giren İş Bankası elinde bulundurduğu yüzde 44 oranındaki Petrol Ofisi hisselerini 5 Eylül 2005 tarihinde 616 milyon dolar karşılığında Aydın Doğan'a satmıştı. Aydın Doğan ise aynı hisseleri aradan 6 ay geçtikten sonra 1 milyar 54 milyon dolar karşılığında OMV'ye devretmişti. Yani Aydın Doğan Grubu, söz konusu satışla İş Bankası'ndan kelepire aldığı hisseleri 6 ay sonra 748 milyon dolar karla Avusturyalı enerji devi OMV'ye satmıştı.

MALİYEYE OLAN BORCUNU KUŞA ÇEVİRMİŞTİ
Maliye, Petrol Ofisi'nin 2002-2006 yıllarını kapsayan dönem için faizler hariç 985.5 milyon TL vergi aslı ve ceza ödemesini tebliğ etmişti. Doğan Şirketler Grubu'nun ana ortağı olduğu Petrol Ofisi, o dönem Maliye Bakanlığı ile 2002-2006 yıllarını kapsayan vergi borcu için uzlaşmaya gitmişlerdi. Uzlaşmaya göre POAŞ'ın 359 milyon YTL olan vergi borcunun yarısı sıfırlanırken, 625 milyar YTL'lik ceza da 93 milyon YTL'ye indirilmişti. Böylece 1 milyar TL'lik toplam ödeme talep edilen POAŞ'tan Maliye, uzlaşma sonrasında vergi aslı ve ceza ile birlikte 275.3 milyon TL tahsil edebilmişti. Söz konusu uzlaşma ile gelen indirim haberi Petrol Ofisi hisselerini o dönem borsada yüzde 5.4 prim yaptırmıştı.

----- İŞTE VATAN'IN HABERİ -----

VAKİT'E İTİRAZ VAR

'Sözlerimi habere yansıtmamışlar, yargısız infaz yanlış'

Doğan Grubu, elinde bulunan yüzde 54.17'lik Petrol Ofisi hissesinin kısmen ya da tamamen OMV'ye satışı ile ilgili olarak görüşmelere başlama kararı aldığını Kamuoyu Aydınlatma Platformu'na açıklarken, Vakit Gazetesi sözkonusu açıklamanın spekülasyon koktuğunu iddia etti.

Vakit'e göre satış süreci ile ilgili netlik olmaması, görüşmeler sonucunda mevcut ortaklığa devam kararı çıkabileceğinin de belirtilmesi kuşkuluydu ve satış kararı sonrası Borsa'da oluşan primin incelenmesi gerekiyordu. Gazete bu iddiayı Kırıkkale Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Acar'ın Vakit'e yaptığı açıklamaya dayandırdı. Ancak Prof Dr Mustafa Acar, verdiği demeçte söylediği sözlerinin gazeteye yanlış yansıtıldığını belirtti. Prof Dr. Mustafa Acar, Vakit ile görüşmesinde “İlke olarak yönetim kurullarının şirketlerinin geleceği ile ilgili kararları net bir şekilde kamuoyu ile paylaşmaları gerekir. Borsadaki ani fiyat yükselişleri çok çeşitli sebeplerden kaynaklanabilir. Borsada ani yükselişinin sebebinin ne olduğu araştırılmadan bilinemez. Bu konuda elde net kanıtlar olmadan yargıya varmak yanlış olur. Niyet okumak ve yargısız infaz yapmak yanlıştır” ifadelerini kullandığını ancak sözlerinin çarpıtıldığını vurguladı.

Habervaktim