09-27-2009, 23:00 | #1 |
Sübhanallah, Elhamdulillah, Allahu ekber..
Sübhanallah, Elhamdulillah, Allahu ekber..
(Sübhanallah demek mizanın sevap kefesinin yarısını doldurur Elhamdülillah demek ise tamamını doldurur Tekbir getirmek gökle yer arasını doldurur) [Tirmizi] (Mizanda en ağır gelen şu beş kelimedir: "Sübhânallahi velhamdülillâhi velâ ilâhe illallahü vallâhü ekber" ve kendinden evvel ölen salih evlat sebebi ile beklediği ecirdir) [Nesai] (Yemin ederim ki, yer ve gök arasındakiler getirilse, mizanın bir kefesine konulsa"Lâ ilâhe illallah" ise diğer kefeye konulsa, muhakkak onlara ağır basar) [Taberani] Üstad Bediüzzaman'ın Dilince Şükür Halik-i Rahmanın ibadından istediği en mühim iş şükürdür Furkan-ı Hakimde gayet ehemmiyetle şükre davet eder ve şükür etmemekliği, nimetleri tekzip ve inkar suretinde gösterip, O halde Rabbinizin hangi nimetini yalanlarsınız? fermanıyla Sure-i Rahmanda şiddetli ve dehşetli bir surette otuz bir defa şu ayetle tehdit ediyor Şükürsüzlüğün, bir tekzip ve inkar olduğunu gösteriyor Allah Tealanın kullarından istediği en mühim iş şükürdür Onun hiçbir şeye ihtiyacı yoktur Her şeyi ihsan eden Odur Menfaat beklemeden sadece şükredilmesini ister Kafir nankör demektir Nimetleri inkar eder Vahdaniyeti inkar eder Mümin ise şakirdir Şükrün üç esası vardır, ki buna şükrü manevi de denir: 1 Nimetlerin Allahtan geldiğini bilmek 2 Nimetin kıymetini takdir etmek, ne güzel yaratılmış demek 3 Nimete olan ihtiyacını bilmek Yani Elhamdülillah derken bu üç şeyin ifade edildiğini bilmek gerek Allaha şükrettiğine göre nimetin Allahtan geldiğini bilmektesin, nimeti güzel bularak, kıymetini takdir ederek Allahı övmüş, yüceltmiş oluyorsun Elhamdulillah HAmd olsun alemlerin Rabbina Sübhanallah, Elhamdulillah, Allahu ekber..
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|