10-05-2009, 07:45 | #1 |
Habervaktim Editör "Şah, mat oyununda yeni piyon!"
Türkiye Doğan tipi gazeteciliği hep tartıştı. Bu gün de tartışmaya devam ediyor. Aydın Doğan medyayı hep araç olarak gördü. Onun için medya grup başkanlığına bir “sosyolog” görevlendirdi. Yani bir nevi toplum mühendisi... Mühendis, kısa yoldan ölçüp biçip patronunun çıkarları doğrultusunda yeniden inşa edecekti her şeyi. Suni gündemlerle toplumu meşgul edip; “andıç”lı provokasyonlar tezgahlama, POAŞ’ın altın hisselerini kazanma, POAŞ’a vergi affı, uzun vadeli krediler, banka alıp satmalar, hileli hisse devirleri, kağıt üçkağıtçılığı, bakanlarla iş bitirmeler… Tüm bu meselelerin hallinde “başrol” oynayan sosyolog; patronun emellerini birbir yerine getirip işleri yoluna koymuştu… Lakin, ne zamanki millet kendi dokusuna uymayanları saf dışı bırakıp kendi gibi gördüklerini iktidara getirdi; olanlar oldu. Mızrak çuvala sığmayınca, sosyoloğun gardı düştü. Aydın Doğan, şimdilerde “yepyeni yapılanmalara” gidiyor. Bu topraklarda hala arkaik yöntemlerle gazetecilik yapan isimlerden medet umarcasına! Vatan gazetesinde halkın değerlerine saldıran yayıncılık stiliyle dikkat çeken ekip, şimdi de Milliyet gazetesindeki daha geniş imkânlarla bu yayın tarzını sürdürmeye hazırlanıyor. Aydın Doğan’ın bu operasyonundaki beyin isim ise Zafer Mutlu olarak öne çıkıyor. Gruptaki; inançlara saldırıyı meslek özelliği haline getiren, halka tepeden bakan, köşe yazıları ve diğer editoryal mecralarda hakarete varan tercihlere imza atan, sık sık haberleri yalanlanan ekipte, Tayfun Devecioğlu, Güngör Mengi, Mehmet Tezkan öne çıkan isimler olarak biliniyor. Uzun yıllar Dinç Bilgin’in yanında yer alan, kimi yorumlara göre onun batmasında en büyük pay sahibi olan Zafer Mutlu, şimdi Doğan Grubu’nda medyadan sorumlu başkan yardımcısı olarak görev yapıyor. Etibank’ın hortumlanmasındaki işlemlerde imzası olmasına rağmen bir şekilde hapse girmekten ve büyük para cezaları ödemekten kurtarılan Zafer Mutlu, geçmişte gazetecilik anlayışını anlatırken, “Ne gazeteciliği kardeşim, biz burada dükkan işletiyoruz” şeklindeki sözleriyle dikkat çekmişti. Zafer Mutlu, Etibank’ı batırmalarının ardından kendi payına düşen muazzam borçla da tarihe geçmişti. BDDK’ya ödenmesi gereken 452,6 milyar liralık borç nedeniyle Mutlu’nun mallarına ihtiyati haciz getirilmiş ancak daha sonra bu borcun akıbetinin ne olduğu öğrenilememişti. Yaklaşık 6 yıl önce yaşanan bu süreçte, Zafer Mutlu’nun dudak uçuklatan mal varlığı da tartışmalara yol açmıştı. Resmî kayıtlara göre Mutlu’nun malvarlıklarından bazıları şöyle sıralanıyordu: İstanbul Tarabya Sümer Korusu'nda takriben 4-5 milyon dolar değerinde üç katlı villa. 2,5 milyon dolar değerinde İstanbul’da kaçak yapılan Gökkafes’de 400 metrekarelik. Beşiktaş Plaza'da apartman dairesi. (750 bin dolar.) İngiltere Londra'da apartman dairesi. (450 bin dolar.) Kemer'de Kemer Kolej, 1 milyon 250 bin dolar. Zırhlı Mercedes minibüs, BMW 7.5, Volvo 850, Range Rover, Cadillac, Etibank'ta 1,5 milyon dolar para. İngiltere'de HSBC’de miktarı belli olmayan para.” Gazetecilik zihniyetinde halkın inançlarına saldırı ve müstehcenlik hakim olan Zafer Mutlu için 20 yılı aşkın beraber çalıştığı magazin gazetecisi Kenan Erçetingöz, 2001 yılında şu değerlendirmeyi yapmıştı: “Yaşadığım acıları, gazetem için yaptıklarımı, Zafer Mutlu'nun ‘hadi oğlum, aslan oğlum, patlat Şamdan’ı, 200 bin satsın, soy karıları’ dediğini unutmak kolay mı? ‘Helal olsun sana Kenan. Koçum Kenan. Bu hafta Şamdan yine Sabah'ı patlatmış. Tam 270 bin fark atmış. Önümüzdeki hafta kimi soydun oğlum? Soy oğlum soy, hepsini soy...' Eee, soyduk kızları Zafer Bey... Peki, şimdi ne olacak?” İşte bir zihniyetin tezahürü bu! Peki, şimdi ne olacak? Bekleyip göreceğiz; Aydın beyin yeni halini, pür melalini… Şah mat oyunundaki piyonların marifetini!
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|