AK Gençliğin Buluşma Noktası
Önden Giden Atlılar Önlerinde okyanus, Kızgın bir çöl arkada, Asıl içlerindedir, Zaptedilmez bir deniz, Önden giden atlılar...



 
Stil
Seçenekler
 
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 10-06-2009, 22:20   #1
Kullanıcı Adı
BlueMoon
Standart Iskilipli Atif Hoca Efendi Hz.
Atıf Hoca, İskilip'in Tophane köyünde doğdu. ilk tahsilini köyde yaptı. 1893'te İstanbul'a gelip medrese tahsili yaptı. 1902'de icazet alarak Darü'l-fünunun ilahiyat Fafültesine girdi. 1903 te fakülteyi bitirip Fatih Camiinde Ders-i Amm olarak kürsüye çıktı.

31 Mart vakasından sonra Sinop'a sürüldü. oradan sungurlu'ya gönderildi. ve daha sonra yanlışlık olduğu söylenerek serbest bırakıldı.

Yunanlılar zmir'e çıktığında ilk tepkiyi, kurduğu 'teal-i islam cemiyeti' vasıtası ile yaptı. Kısa zamanda toparlanan Anadolu, işgalcileri; halkça "gavur-islam dışı" olan insanları çıkarmayı başardı.

Osmanlı tarihi kara bir leke ve bitişle karşılaşıyordu. Yanlış eğitilmelerine neden olduğu çocukları onların yıkılmasına neden oluyor, burada ilk hedefte imparatorluğun oluşumuna zemin hazırlayan islam ve müslüman halk oluyordu. Bir devlet bitiyor yeni bir devlet kuruluyordu. Laik çağdaş ve demokrat türkiye cumhuriyeti.


İskilipli Atıf Hoca da islam'a bağlı örnek nir şahsiyet olarak bu dönemin sıkıntılarından payını alıyordu. Sürgün ve hapis....

Ülkedeki 'batılılaşma ' hareketine karşı "firenk mukallitliği ve şapka" adlı eserini 1924'te yazar. kitapta,batının iç yüzünü çevresindekilere anlatıyordu. Daha sonra yeni bir kanunla vatandaşlara ülkeden kovdukları İtalyan'lardan üç gemi dolusu satın aldıkları şapkaları giyme mecburiyeti geliyordu. Buna halk ve ulemadan büyük tepki geldi. Ve her kanuna savunuculuk yapanlar kanun tanımazlara haddini bildirmeliydi. İnsanlar başına şapka takmadığı için katlediliyordu.

İskilipli Atıf Hoca da birbuçuk sene önce yazdığı Firen Mukallitliği kitabı bahane edilerek tutklandı. Giresun istiklal mahkemesinde yargılanarak suç bulunamaması nedeni ile İstanbul'a gönderildi. Ancak bir süre sonra yeniden tutuklandı. 26 Aralık 1925 te arkadaşları ile beraber 13 kolluk kuvveti gözetiminde Ankara'ya gönderildi. 26 Ocak 1926 Salı ünü Ankara istiklal mahkemesinde yargılandı.Savcı, İskilipli Atıf Hoca için 3 yıl hapis cezası istedi. mahkeme müdafaa için bir gün sonraya bırakıldı. Ertesi gün mahkeme reisi Kel Ali, müdafaa yapmaya gerek görmeyen İskilipli Atıf Hoca için alınan kararı açıklar:İDAM... Yani ŞEHADET

İskilipli Atıf Hoca hazretleri, vakarla ve dudağında ayetlerle gittiği idam sehpasında şunu söylüyordu:"zalim ve katillerle elbette mahşer günü hesaplaşacağız"

Kaynak: Turkansiklopedi

 

BlueMoon isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi