11-12-2009, 08:01 | #1 |
Ahmet Kekeç "Hâkim Osman Kaçmaz neye güveniyor?"
Sincan Hâkimi Osman Kaçmaz’la, YARSAV’cı Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun ihraçları isteniyor. Kaçmaz, “HSYK’ya güveniyorum” demiş. HSYK’ya ben de güveniyorum. Mevcut HSYK yapılanması, muhtemeldir ki, Kaçmaz’la Eminağaoğlu’nun yaptıklarında suç bulamayacak... Bilemiyorum! Kaçmaz ne yapmıştı? Türkiye Cumhuriyeti’nin “meşru” ve “seçilmiş” Cumhurbaşkanı Gül hakkında, “şüpheli” şeklinde küçültücü bir sıfat kullanmış, ancak vatana ihanetle yargılanabilecek bu kişiyi yüz kızartıcı bir davanın sanığı yapmaya kalkışmıştı. Başka? Ergenekon sanığı Kemal Kerinçsiz’le uygunsuz diyaloğa girmişti. Başka? Üst yargı kurumunun “kovuşturmaya gerek yok” hükmüne rağmen, bazı gazeteciler hakkında “yargılanabilir” kararı vermişti. Başka? Başka mahkemelerin bozduklarını tamir etmiş, yaptıklarını ise bozma cihetine gitmişti. Başka? İlginç ve hukuku zorlayan beraat kararları vermiş, bu konuda ağır suçlamaların hedefi olmuştu. Başka? Eminağaoğlu’nun talebi üzerine Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na “baskın” düzenlemiş, “yasadışı dinleme” bulgularına rastlanmadığı halde, bu konudaki müddei tavrını sürdürmüştü. Başka? Hakkındaki “bakanlık soruşturması”nı haberleştiren bazı yayın organları için “yayın yasağı” çıkarttırmıştı. Bu yasak, Star, Sabah, Zaman, Yenişafak, Taraf, Vakit ve Bugün gazeteleri ile, Bugün TV, Kanal 7, Samanyolu, Kanaltürk, Meltem ve ATV televizyonlarını kapsıyordu. Bu listeyi mahkemeye kim vermişti? Kendisi vermişse, yayın organları arasında niçin fark gözetiyordu? İdeoloji farkı mıydı bu? Kalite farkı mıydı? Etkinlik ve tiraj farkı mı? Kamuoyu, bu tasnifin mantığını ve “tasnif zaruretini” merak ettiği halde, bu konuda açıklama yapmaktan kaçınmıştı. Başka? Daha ne olsun? Eminağaoğlu’nu ise, açık politik tavrı, eylemleri ve celadetiyle zaten tanıyorsunuz... Kendisi Yargıtay Cumhuriyet Savcısı’dır. Başkanlığını yaptığı YARSAV’ı, kısa sürede, bir muhalefet odağına dönüştürdü. Hem muhalif, hem muarız... Diğer taraftan “dayanışmacı...” Kaçmaz ifadeye giderken, yanında Eminağaoğlu vardı. Daha önce de, Ergenekon soruşturması çerçevesinde evi aranan eski Başsavcı Sabih Kanadoğlu’na destek verirken görüntülenmişti. İlhan Selçuk ve Mustafa Balbay’a da destek vermişti. Hatta, Balbay’ın ikince kez derdest edilip tutuklanmasından sonra, Cumhuriyet gazetesinin Ankara bürosuna gidip yazar Cüneyt Arcayürek’le görüşmüş, “geçmiş olsun” mesajlarını iletmişti. Sadece destekle yetinmemişti. İcabında akıllar da vermişti. Ergenekon avukatlarıyla görüşmüş, onlarla yarenlik etmiş, “taktikler” vermiş, sanıkların sorguda nasıl davranmaları gerektiğini öğütlemiş, “bazı sanık arkadaşların son durumları”nı merak etmiş, hatırlar sormuş, selamlar göndermiş, selamlar almıştı... İşte bu “ikili”nin meslekten ihraçları isteniyor. Sacit Kayasu ve Ferhat Sarıkaya’yı gözlerini kırpmadan harcayanlar, işbu ikili hakkında nasıl bir karar verecek? Merakla ve hasretle bekliyoruz. İnşaallah, Kaçmaz’ın “güvendiği” gibi çıkmazlar.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|