Hocaefendinin Açıklamaları
Sinan Burhan, Milli Gazete 03.05.2010
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil Bey T24 adlı yayın organına mülakat vermiş. Bu mülakatta en çarpıcı cümleleri ise Hocaefendi'nin 28 Şubat ve Milli Görüş Camiasına ilişkin açıklamaları oluşturuyor. Bu açıklamalar fevkalade önemli. Bu açıklamalar varsa arada bir gönül kırıklığı bunu gidermeye katkı sağlamıştır. Sayın Mustafa Yeşil'in T24'ten Selin Ongun'un sorularına verdiği cevapların en çarpıcı bölümünü size aktarmak istiyorum:
Fethullah Gülen'in hareketle ilgili sorguladığı ve "Keşke farklı davransaydık" dediği bir şey duydunuz mu?
Mesela şu var, Yalçın Doğan'a televizyonda verdiği söyleşide Erbakan için "Hükümeti bırakmalı, ülkeyi daha fazla germemeli" gibi ifadeleri olmuştu. Bu konuda "Acaba böyle söylemem gerekir miydi?" diye sorguladığına şahit oldum.
Neden? "Bu açıklamalar bana düşer miydi?" manasında. "Evet benim niyetim onları küçük görmek, zarar vermek değildi" ama nihayetinde karşı tarafı üzdüğünü düşündüğü için kendini sorguluyordu.
Gülen'in yine 28 Şubat sürecinde örtünmeyle ilgili sözleri İslami çevrelerde çok tartışıldı. Erbakan olayındaki gibi "O açıklamayı yapmasaydım" gibi bir sorgulaması oldu mu?
Orada Hocaefendi çok kitabi ve usule yönelik bir şey söyledi. Dinde meseleler ikiye ayrılır; usul ve furuat. Hocaefendi'nin o sözlerinde furuat, teferruat olarak çevrildi. Mesele şudur; bir insan örtünme ayetini inkâr ederse küfre girer ama başını örtmezse dinden çıkmaz. Orada söylediği de şu; başörtüsü usul kadar önemli değildir, "insanlar başını örtmediğinde dinden çıkmazlar" dedi. İşte bu furuatı bazı İslami gruplar, "Vay Hoca başörtüsüne teferruat dedi" manasına getirdi.
Bu açıklamalar Muhterem Hocaefendi'nin rikkatli bir gönüle sahip olduğunu gösteriyor. Bir camianın üzülmüş olabileceğini düşünmek inceliktir. Kendisi hem alim hem de gönül insanıdır. Bu şekilde düşünmesi hayırlı olmuştur.
Bu aralar elimden İslam tarihi hiç düşmüyor. Peygamber Efendimiz vefat ettikten sonra çoğu cennetle müjdelenmiş sahabilerin, bir takım münafıkların da etkisiyle nasıl bir çatışma içine girdiklerini ibretle okuyorum. Hz. Aişe Validemiz ve Hz. Ali Efendimiz arasındaki mücadelenin, savaşın nedenlerine baktığınız zaman her ikisi de haklı. Yine Hz. Osman'ın şehadeti ayrı bir yaralayıcı olaydır. Bu mübarek insan, yahudi ve münafiklar yüzünden şehit edilmiştir. İslam tarihindeki bu olayları tekrar tekrar okumalıyız. Bu olaylar birer masal değil gerçektir. O nedenle birlikte rahmet ayrılıkta azap vardır. Hocaefendi hizmetleriyle milletin hayır duasını almaktadır. Dünyanın dört bir yanında İslam'ın bayraktarlığını yapmaktadırlar. Yine Milli Görüş siyaseti bu milletin canlanmasına, siyasi alanda var olmasına hizmet etmiş, cihat ve ümmet şuurunu geliştirmiştir. O nedenle herkes kendi alanında İslam'a hizmet etmiştir. İslam'da hüsnü zan esastır. Birbirimizin eksikliklerin görmek yerine artılarını görmeliyiz. Ben de hizmete ait bir dershaneye gittim lise yıllarımda güzel ahlâk ve faziletten başka bir şey görmedim. Yine bu Milli Görüş camiası içerisinde de yer almış birisi olarak İslam'a hizmetten başka bir şey görmedim. O nedenle amaç İslam'a hizmet olmalıdır. Bugün gelinen noktada Ergenokon ve darbe planları yapanları ortaya çıkmasında STV ve Zaman gazetesinin büyük bir rolü olmuştur. Bu ülkede yıllarca cinayet işlediler. Kaos çıkarttılar bu cinayetleri Müslümanların üzerine attılar.
Tekrar edelim birlikte rahmet ayrılıkta azap vardır. Allah (c.c), Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyurmaktadır "Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin ve Allah'tan korkup sakının umulur ki esirgenirsiniz" (el-Hucurat 49/10).
"Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı yapışın. Dağılıp ayrılmayın ve Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler oldunuz. Yine siz tam bir ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size âyetlerini işte böyle açıklar" (Ali İmrân, 3/103).
Yine İslam kardeşliği ile ilgili Yüce Peygamberimiz bakın ne buyurmuş:
"Hiçbiriniz kendi nefsiniz için arzu ettiginizi kardeşiniz için etmedikçe iman etmiş olmaz" (Buhârî, imân, 7)
O nedenle kardeşlerim şimdi birlik zamanı...