AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[rizzelli]

Şeyh Sait'i neden andı BDP?

Örgütün yayın organı, terör yandaşı ANF ajansından bir habere bakalım önce.
Şöyle diyor;
“Diyarbakır’da idam edilen ‘Şeyh Sait Ayaklanması’nın lideri Şeyh Sait ve 46 arkadaşı, idam edilişlerinin 85. yılında, çeşitli etkinliklerle anılacak.
Etkinliklere Demokratik Toplum Kongresi, BDP, Nubihar dergisi, Diay-Der ve Çira Kültür Merkezi de destek veriyor.”
Acaba neden?
Terör örgütü, yalnızlaşma telaşına mı düştü?
Bölge halkı nezdinde inandırıcılığını kaybettiği için mi, örgüt?
Kendi tabanından bile öfke ve tepki çekmeye başlaması yüzünden mi?
Yahut, neyi niye yaptığını, amacının ne olduğunu izahta zorlandığından mı?
Diyarbakır’dan, ‘Artık yeter’ sesleri yükseldiği için mi, yoksa?
Tabanı tutmak güçleşti de, yeni ittifaklar kurma ihtiyacından mı, dersiniz?
Aykırı sesleri bastırıp sustururken, şirin görünmek istemesinden mi?
Cevabını size bırakıyorum.
***
Yalnız, karar vermenizi kolaylaştırmak için birkaç ipucu hazırladım.
ANF ajansının propaganda içeriğinden numunelik bir seçki yaptım size.
Yakın zamanda yayımladığı şu haberlere göz atmanız kafi:

1) “Genelkurmaylık tarafından yasaklı gazeteler arasında yer alan Taraf’ın, akredite edildiği ortaya çıktı.
Genelkurmaylık, Taraf’a uyguladığı yasağı, gazetenin yazarı olan Rasim Ozan Kütahyalı’yı (Van’daki) töreninde bulundurarak kırmış oldu.
Daha önceden hiçbir askeri organizasyona davet edilmeyen Taraf da, böylece Genelkurmaylık tarafından bir şekilde akredite edilmiş oldu.’’

2) “Taraf gazetesi yol ayrımında...
Bu gazete, aklı sıra Kürt toplumunu Kürt özgürlük hareketine karşı ‘harekete geçmeye’ çağırıyor.”

3) “KCK: Bize değil, Türk devleti ve AKP’ye çağrı yapılsın...
(Diyarbakır’lı STK’lar, dünkü ‘teröre dur’ bildirisinden önce, tehditvari bir dille uyarılmış
PKK’den tek taraflı ateşkes ve silahların bırakılmasını istemenin AKP ve Türk devletinin saldırılarını cesaretlendireceğini kaydeden KCK... Diyarbakır’daki kurumlara çağrı yaptı;
Sivil toplum örgütleri, halkımızın bin bir emekle yürüttüğü özgürlük davasıyla dayanışma içinde olmalı, bölücü, parçalayıcı tutumlara girmemeye özen göstermelidir.”
Sanırım anladınız, yalnızlığın Kandil’i ne denli sardığını?