AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[merve]

Dün Pazar, hava ılıktı... Tüm gazeteleri okudum, haberleri dinledim, notlar aldım. Siyasal ihtirası çıldırmış, neredeyse tamamıyla tek boyutlu bir toplum olarak iyice güdükleşmeye başladığımızı yeniden gördüm.

Siyasetten ilk haberler, Saadet Partisi Kongresi, AK Parti Kızılcahamam Toplantısı ve CHP’nin “Siyasette Başarı Stratejisi” toplantılarıydı...

HSYK seçimleri yapılıyordu... Anayasa değişim paketine büyük destek veren Demokrat Yargı Derneği’nin, sözünde durmadığı ve bürokratları da aday gösterdiği için hükümete yönelik eleştirilerine kulak kabarttım.

Avrasya Koşusu’nun peşine düştüm, köprünün yüz bin kişiyi görünce zangırdadığını okudum.

Güne ise 84 yaşındaki Necmettin Erbakan’ın Saadet Partisi Genel Başkanlığı’na seçilmesi damgasını vurdu.

Aşırı yönetme ihtirasının siyasetçiyi ne durumlara düşürdüğünü gördüm.

***

İhtiras, dilimize Arapçadan giren bir isim.

Aşırı istek, tutku anlamına geliyor.

Belinin üzerinde doğrulamayan, kendi başına ayağa kalkamayan ve yardımsız yürüyemeyen bir insanın, aşırı enerji ve hareket kabiliyeti talep eden “yönetme tutkusu”, yaşının ve fiziksel kapasitesinin çok üzerine çıkarsa...

Toplumun malı haline gelmesi gereken “tüzel kişiliğe” haiz siyasal partileri “şahsi mal” kabul etme direnmesi inatlaşmaya dönüşür ise...

Siyasal partinin yönetimine “benim malım” algısı ile çoluk çocuğu da katar ise...

Oradan ne çıkar?

Tek kelime ile acıklı bir görüntü.

Aşırı bir ihtiras siyasetçiyi sadece bencilleştirmiyor, gittikçe çirkinleştiriyor...

Nedense etrafta bu tuzağa düşmeyen siyasetçi çok az.

***

Erbakan’ın yönetime soyunduğu gün...

Konya yönünden Ereğli yönüne giden, 43 yaşındaki Mustafa Gökçe yönetimindeki kamyon kontrolden çıkıp orta refüje girince, kasasında bulunan buhar kazanı sarsıntı nedeniyle yola düştü.

Saat gece 3’tü ve şoförün uyuduğu söyleniyordu...

Bu sırada karşı yönden gelen ve henüz sürücüsü belirlenemeyen bir otomobil de yol üzerinde yuvarlanan buhar kazanına çarptı, araç kontrolden çıkarak şarampole yuvarlandı.

LPG’li olduğu belirlenen otomobil çarpışmanın ardından yanmaya başladı.

Kısa sürede alev topuna dönen otomobildeki ikisi çocuk, dört kişi yanarak can verdi...

Ankara’da önceki akşam saatlerinde başlayan on dakikalık sağanak yağış da su baskınlarına neden oldu.

Birçok ev ve işyeri sular altında kaldı.

Sadece evleri ve işyerlerini değil, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi yoğun bakım servisini de su bastı. Yoğun bakım servisindeki hastalar çevre hastanelere sevk edildi...

***

Direksiyon başında uyuyan kamyon şoförünün kendisi ve ikisi çocuk yanarak ölümüne neden olduğu diğer insanların trajedisi...

Ankara’da tıkanan rögarlar nedeniyle bir ikinci yaşam savaşı vermek durumunda kalan talihsiz yoğun bakım hastaları...

Bu yaşam manzaraları haberlerde çerez kabilinden ancak kendilerine yer buluyordu, ilk haberler Saadet Partisi Kongresi, AK Parti Kızılcahamam Toplantısı ve CHP’nin “Siyasette Başarı Stratejisi” toplantılarıydı...

***

12 yıl sonra...

84 yaşında, zorla hareket eden ve kürsüye özel sistemle çıkan Necmettin Erbakan Saadet Partisi’ne yeniden genel başkan olmuş, parti yönetimine ailesini de taşımıştı...

Dün yazılanlar ve yazılmayanlar...

Dün “yönetenler” ve “yönetilenler”...

Dün “ilk haberler” ve “haber olmayanlar” düzlemlerinde... Siyasal ihtirası çıldırmış, neredeyse tamamıyla tek boyutlu bir toplum olarak iyice güdükleşmeye başladığımızı yeniden gördüm. Dün, aşırı yönetme ihtirasının siyasetçiyi ne hale getirdiğini gördüm...