09-05-2012, 14:51 | #1 |
Fatih Altaylı BDP'yi yerden yere vurdu
Şemdinli'de PKK'lılarla kucaklaşmaları sonrası tepkilerin odağından çıkamayan BDP'ye yönelik en sert yazılardan birisine de Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı imza attı. BDP'nin PKK'dan habersiz çişe gidemeyeceğini yazan Altaylı, "Yok öyle üç köfte beş kuruş" dedi. İşte Altaylı'nın o satırları BDP'liler, yok öyle üç köfte beş kuruş! PEŞİN peşin söyleyelim bir kere; Türkiye'deki etnik Kürt siyaseti, ciddi bir "Askeri Vesayet" altındadır. BDP, etnik Kürt siyasetinin "silahlı terör kanadı" PKK'dan tam ve mutlak kontrolü dışında nefes alamaz, adım atamaz. Bırakın bunları, en zaruri ihtiyaçlarını gideremez. Hadi açık yazalım "İşemeye bile gidemez." Çünkü PKK'nın "Kürt meselesinin halli" yönünde hiçbir talebi yoktur. PKK'nın tek talebi, "PKK'nın geleceğidir", bu yüzden de Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ağzıyla kuş tutsa terör sona ermez. PKK, "legal kanadı" BDP'yi de hiç beğenmez, adam yerine koymaz. Çünkü PKK'lılara göre BDP'liler keyif çatmakta, PKK'lılar ise dağda cefa çekmektedir. Bu yüzden de PKK'nın en istemediği şey, terör meselesinin BDP muhatap alınarak çözümlenmesidir. ERDOĞAN'IN BDP'YE VERDİĞİ DEĞERİ PKK BDP'YE VERMİYOR PKK'nın BDP'lilere verdiği değer, Başbakan Erdoğan'ın BDP'ye verdiği değerden bile azdır. Buraya kadar tamamsa gerisine bakalım. Terör örgütü PKK, Güneydoğu'daki her türlü kamu görevlisini ve askeri kaçırdıktan sonra kaymakam ve milletvekili de kaçırdı. Son olarak da AK Parti İl Başkanı'nı kaçırdılar. Bu, şunu gösteriyor. "Türkiye'nin her yerinde siyaset yapmak haktır. Güneydoğu Anadolu hariç." Burada geliyoruz başlığa. Yani "Yok öyle üç köfte beş kuruş" meselesine. İZMİR'DE TEPKİYLE KARŞILANDIĞINIZDA NİYE KIZIYORSUNUZ Geçen sene BDP'liler İzmir'den geçerken halkın tepkisiyle karşılaştıkları için kıyameti kopardılar. "Vay efendim siyasetçiye, parlamento çatısı altında siyaset yapan insanlara, nasıl böyle yapılırmış" diyerek. Haksızlardı diyemem. O yapılmazdı ama bu yapılan ne! Bölgede iktidar veya muhalefet fark etmez, legal siyaset yapan bir partinin il başkanını "dağa kaldıracaksın". Peki o zaman İstanbul'da, İzmir'de, Ankara'da birileri kalkıp "BDP İl Başkanı'nı dağa kaldırırsa" ne diyeceksin? Senin legal siyasetteki temsilcin burada "Anayasa'nın ve beğenmediğin Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm yasalarının ve o yasalarla görev yapan güvenlik güçlerinin teminatı ve koruması altında" siyaset yapacak. Ama sen orada "terörist yasasına" dayanarak bir partinin il başkanını dağa kaldıracaksın! BU MU SİZİN ADAMLIĞINIZ? Hadi Selahattin Demirtaş ve diğer BDP'liler. Kalkın iki kelam edin. Tepenizdeki örgütü bir kınayın bakalım. Vatandaş size tepki gösterince gösterdiğiniz tepkinin onda birini gösterin bakalım. Bu mu sizin siyaset anlayışınız! Bu mu sizin adamlığınız! ensonhaber
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
09-05-2012, 14:54 | #2 |
"PKK'nın hedefi Erdoğan ve AK Parti"
Fatih Altaylı: PKK tabanını kaybettiğinin farkında Akşam Raporu programında Ece Üner'in sorularını yanıtlayan Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, artan terör olaylarını yorumladı. Kürtler'in Erdoğan'ı ve Ak Parti'yi desteklemesinden rahatsız olan terör örgütünün doğrudan Erdoğan'ı ve Ak Parti'yi hedef aldığını kaydeden Altaylı, şöyle konuştu: Programı izlemek için tıklayınız... "PKK çok ciddi biçimde nasyonel sosyalist parti olma yolunda. BDP bunun devamı, çok ciddi faşist siyaset yapıyorlar. 1980'lerin ortalarında devletin uyguladığı taktikleri bugün artık PKK uyguluyor. Türkiye Cumhuriyeti, geçmişte bunu yasalar çerçevesinde yaptığında herkes kızdı da onlar yapınca... Terör örgütünden yasalara saygılı omasını bekleyemeyiz ama BDP'nin 'Ne yapıyorsunuz?' demesi lazım. Mevcut hükümet ya da mevcut siyasi pozisyon PKK'nın dengesini bozdu. 1984'ten beri terörle iç içeyiz. Terör örgütü hiçbir zaman legal siyaseti, hükümetleri doğurudan hedef almadı. Ne Ecevit'i ne Özal'ı ne Çiller'i... Hedef, onların deyimiyle 'TC' idi. TABANINI AK PARTİ'YE KAPTIRDI! Bakıyorsunuz bir süreden beri, 2007'den beri, AK Parti, özellikle Başbakan Erdoğan hedefte. AK Parti, kimilerince beğenilen, kimilerince beğenilmeyen politikalarıyla en önemli Kürt partisi haline geldi. PKK, kendi doğal tabanı gördüğü kitlenin önemli bölümünü Erdoğan'a kaptırdı. Bu yüzden de artık onlar 'TC'yi değil, Erdoğan'ı hedef alıyorlar. AK Parti, bölgede BDP ile atbaşı. Genel Kürt oyunun yüzde 60'ı AK Parti'ye gidiyordu. Bu çok rahatsız etti PKK'yı, 'Benim tabanım başka bir yere gidiyor' dedi. Atılan adımlardan da rahatsız oldu. PKK'nın artık Kürt meselesiyle alakası yok. 1980'lerin başında açıklanan taleplerin, BDP öncesi partilerin taleplerinin yüzde 99'u, özellikle 90'ların başından başlayan süreçle karşılandı. Talep edilecek başka bir şey yok. PKK'nın bütün derdi kendisi. 'Ben gelecekte nasıl var olurum'. PKK, bu kitle desteğinin altından kaydığını görünce doğrudan AK Parti'yi ve Erdoğan'ı hedef aldı. PKK, hükümeti iş yapamaz hale getirip Erdoğan'ı daha milliyetçi söylemlere sürüklemek istiyorlardı. Dış politika nedeniyle oluşan konjonktür PKK'nın ekmeğine yağ sürdü. Hükümetin beceriksiz oluduğu kanısı uyandıracak eylemler yapıyorlar. PKK ne bir özerk bölge ne de bir devlet kuramayacağını biliyor. Böyle bir amaçları falan da yok." habertürk |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|