AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[LâHuTî]

MEHMET METİNER
11 EKİM 2012

CHP vekiller Hatay'daki 'Apaydın Kampı' için ne demişlerdi? Özetle dedikleri şuydu: 'Apaydın Kampı'nda silahlı eğitim veriliyor.'

Kampın önünde şov yapan CHP'liler, kampı gezmek için kendilerine izin verilmediğini iddia ederek Hükümetin Türkiye toplumundan orada silahlı eğitim verildiği gerçeğini ört bas etmeye çalıştığı suçlamasında bulunuyorlardı.

'Askeri eğitim kampı' söylemi üzerinden vaveyla kopartan CHP'liler, nedense İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nun kampı gezme kararı alması üzerine üyelerini geri çekmişlerdi.

'Apaydın Kampı'ndaki incelemeye CHP'li üyeleri göndermeyen Kılıçdaroğlu'nun gerekçesi ise manidardı. Şöyle diyordu: 'Orada temizlik yaptıktan sonra açmak istiyorlar. Biz bu oyuna gelmeyiz.'

İlginçtir, ilgili alt komisyona üye olmamasına rağmen ana komisyon başkanının onayıyla katılabileceği belirtilen BDP'li üye de inceleme gezisine katılmamıştı.

İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyeleri yerinde incelemelerde bulunduktan sonra etraflı bir rapor hazırladılar.

Bu rapor, CHP'lilerin 'silahlı eğitim veriliyor' iddiasının asılsız olduğunu delileriyle ortaya koyuyor.

Dün bu raporun İnsan Haklarını inceleme Komisyonu'nda tartışılması esnasında CHP'liler ilginç bir u dönüşü sergilediler.

'Biz'dediler, 'Kampta silahlı eğitim veriliyor demedik. Orası Suriye Özgür Ordusu komutanlarının yaşadığı bir kamptır ve oradan çatışmalar yönetiliyor dedik.'

Yüzde yüz bir dönüş.

Gerçekler ortaya çıktığında tamamen farklı argümanların arkasına sığınarak suçlama mantığını sürdürmek.

Bunu söyleyen CHP'lilerden biri ile bizzat kendim CNN Türk'te tartışmıştık. Orada kendisi Batı basınında çıkan haberlere göndermede bulunarak çok net bir biçimde Apaydın Kampı'nın askeri eğitim verilen bir kamp olduğu suçlamasında bulunmuştu.

Sanki o sözleri söyleyen kendisi değilmiş gibi raporun tartışıldığı komisyon toplantısında tam tersi şeyler söylemekten kaçınmıyordu.

Rapordaki bilgiler o kamptan Suriye'deki çatışmalara komuta etmenin de iletişim açısından mümkün olmadığı sonucunu apaçık bir biçimde ortaya koyuyordu.

Mümkün değil, çünkü ne kamptaki koşullar nedeniyle bu mümkün, ne de Suriye'nin içinde bulunduğu koşullar dolayısıyla.

Dönüp sözü Suriye Özgür Ordusu komutanlarına getirdiler.

Başkomutan olarak bilinen Riyad el Esad'ın ve yardımcısı Malik el Kürdi'nin o kampta ikamet etmelerini dillerine dolayarak bunun bile iddialarına delil teşkil ettiklerini söylediler.

Riyad el Esad'ın kampta yaşadığı zaten biliniyor. Bu bir sır değil.

CHP'nin birbirini tutmayan iddiaları şaşırtıcıydı.

Kılıçdaroğlu'nun, 'Kampı temizlediler, öyle açıyorlar' iddiası da güme gidiyordu.

Riyad el Esad'ın kampta olduğunu öğrenen CHP'liler hemen çelişkilerini ört bas etmek için bas bas bağırıyorlardı: 'İşte sözlerimizin kanıtı! Suriye Özgür Ordusu'nun Başkomutanı ordaymış!'

O zaman sormazlar mı: AK Parti Hükümeti kampta neyi temizledi de öyle incelemeye açtı?

Eğer orası silahlı eğitim kampı değilse, zaten siz de öyle olduğuna en baştan inanmadıysanız, bu durumda AK Parti orada neyi temizledi?

AK Parti kampı temizledikten sonra incelemeye açmış olsaydı giden heyetin karşısına Riyad el Esad'ı çıkartmazdı değil mi?

Eğer orada gizlenilmesi gereken bir durum veya üstü örtülmesi gereken karanlık bir nokta olmuş olsaydı Riyad el Esad kampta yaşıyor olmasına rağmen heyetin karşısına çıkartılmazdı. Veya Riyad oradan uzaklaştırıldıktan sonra heyetin kabulü sağlanırdı.

CHP kamplar üzerinden bir iktidar savaşı sürdürüyor.

O yüzden hiçbir ilkeyle ve mantıksal tutarlılıkla kendini kayıtlı hissetmiyor.

Dün gerektiği için öyle diyen CHP bugün raporla birlikte gerçek ortaya çıkınca başka türlü konuşuyor.

İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu raporunun ortaya koyduğu apaçık gerçeklik şudur: Apaydın Kampı askeri bir eğitim kampı değildir. Orada silahlı elemanlar dolaşmamaktadır. Orası Suriye'deki iç savaşın idare edildiği bir merkez değildir. Orada zalim Esad rejiminden kaçan üst düzey askeri ve sivil görevliler aileleriyle beraber kalıyorlar.

Apaydın Kampı'ndan çıkan gerçekler bunlar.

Ama CHP, AK Parti'nin Apaydın Kampı'ndan neyi temizlediğini açıklamakta zorlanıyor.

Bugünkü CHP, Demirel'in siyasetine dört elle sarılmış görünüyor.

CHP için de artık 'Dün dündür, bugün bugündür'...

CHP siyasetinin ne bir ilkesi var, ne de bir etiği...

Esad posterleri eşliğinde yürüyüş düzenleyen, Hatay'a sığınmış mazlum Suriyelilere kiralık ev dahi verilmemesi çağrısında bulanacak kadar Esad yanlısı duruş sergileyen sanki CHP değilmiş gibi, komisyonda kalkıp bir de mazlum Suriyeliler edebiyatı yapmaya kalkıştılar ki, pes vallahi!

[HaArP]

Asıl Silahlı eğitim ve Silah verilmediği için eleştirilmelidir...!