AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

[Necip Fazıl]

Van merkez İsmail Hakkı Tonguç İlköğretim Okulu müdürünün, başörtülü öğrencilere, "Eğer başınızı örtecekseniz sizin boynunuzu koparacağım. Başınızı açmayacaksanız gidin İran`da yaşayın" dediğini iddia eden veliler, müdür Güleryüz hakkında gereken işlemlerin yapılmasını istedi.

Milli Eğitim Müdürlüğünün yeni kılık kıyafet yönetmeliğinin hükümet tarafından onaylanmasının ardından okullarda yaşanan `28 Şubat` benzeri başörtüsü zulümleri devam ediyor. Bir örneği de Van merkez İsmail Hakkı Tonguç İlköğretim okulunda yaşanan başörtüsü skandalında, okul müdürü Emin Güleryüz`ün, başörtülü öğrencilere, "Eğer başınızı örtecekseniz sizin boynunuzu koparacağım. Başınızı açmayacaksanız gidin İran`da yaşayın" dediği iddia edildi.

Bu skandal iddia hakkında İLKHA`ya konuşan başörtüsü mağduru öğrencilerin velileri, tüm yetkililere seslenerek okul müdürü Emin Güleryüz hakkında gereken işlemlerin yapılmasını istedi.

Gidin İran`da okuyun…!
Konu hakkında konuşan Ahmet Yıldız adlı başörtü mağduru öğrenci velisi, okulun birçok sorununun olmasına rağmen müdür Emin Güleryüz`ün başörtülü öğrencilerin başörtüsünü sorun yapmasına bir türlü bir anlam veremediklerini söyledi. Yapılan bu hukuksuzluğun kendilerini derinden yaraladığını söyleyen Yıldız, öğrencilerin yaşadığı mağduriyeti şöyle anlattı: "Okula kapalı olarak gelen öğrencilerimize, okul müdürü: "Eğer başınızı örtecekseniz sizin boynunuzu koparacağım.", Sınıflarda tek tek gezerek "Siz, başınızı açacaksınız; eğer başınızı açmayacaksanız gidin İran`da yaşayın. İran`dan herkesin başı kapalıdır" demiştir. Bu sözleri ona söyleme hakkını kim veriyor? Bunu demeye hakkı yoktur."

Başörtülü öğretmenlerin de başını açtırmaya çalışmış
Van merkezde şu ana kadar böyle bir sorunun yaşanmadığını söyleyen Yıldız, Müslüman bir ülkede dinimizin gereği olan başörtüsüne karşı böyle bir tahammülsüzlüğe anlam veremediklerini ifade etti. Başörtüsü sorunun bir an önce çözülmesini isteyen Yıldız, tüm sivil toplum kuruluşlarından destek beklediklerini belirterek, aynı okulda öğretmenlik yapan başörtülü öğretmenlerin de mağduriyetlerini anlattı. Yıldız, "Bu okul müdürü, sınıflara girerek oradaki 7 tane bayan öğretmen kardeşimizin başını zorla açtırması da bizi yaralamıştır. Sınıflara girerek örtülü bayan öğretmene, 30 kişinin içinde "Sen başını açacaksın" demesi bizi vicdanen derinden yaralamıştır. Eğer okulun müdürü ise o öğretmen hakkında yasa gereği tutanağını tutsun, milli eğitime göndersin. Onlarca öğrencinin içinde o öğretmeni rencide edip başını zorla açma hakkını kimse ona vermiyor. Ben her gün sabahın erken saatlerinde okula öğrencimi götürüyorum. Müdür bey saat 11.00`de okula geliyor. Müdürse sorumluluğunu bilsin. Okulla ilgilensin, bir eğitimcinin bunu yapmaması lazım. Bu konu hakkında herkesin bize yardımcı olmasını bekliyorum" ifadelerini kullandı.

Bu yetkiyi müdür beye kim veriyor?
Fatih Yıldız adlı veli ise okulun fiziki şartlarındaki olumsuzluklara değinerek çocukların su birikintileri içinde her sabah sıraya girdiğini belirtti. Tüm bu sıkıntılara rağmen okul müdürünün, sadece başörtülü öğrencilerin başörtüsünü, sorun olarak görmesini kabullenemediklerini söyleyen Yıldız, "Müdür beyin bu konuda herhangi bir çalışması olmazken getirip bütün sorunu kız öğrenciler ve öğretmenlerin başörtüsüne bağlıyor. Bu da büyük bir sorun haline geldi. Okul müdürü, öğrencileri tehdit ediyor açıkça. Sabah, o kadar öğrencinin içinde yeğenime "Sen başını bir daha örtersen senin boynunu koparırım" diyor. Bu yetkiyi müdür beye kim veriyor? Buradan yetkililere sesleniyorum. Neticede biz Müslüman bir ülkedeyiz. Tamam, tüzük gereği bir şey olabilir. Başörtüsü taktığı için suçluysa sen gereken resmi işlemi yapabilirsin. Ama `senin boynunu koparırım` deme yetkisini kim veriyor sana?" şeklinde konuştu.

Modern olmak mini etek ile gezmek midir?
Öğrencilerin yaşanan bu olaylardan dolayı psikolojilerinin bozulduğunu ve bu yüzden okula gitmek istemediklerini söyleyen Yıldız, "Öğrencilerimiz her gün eve geliyor. "Ben artık okula gitmeyeceğim" diyor. Sorun ne dediğimizde "Müdür, sabahleyin bütün sınıfları gezdi ve bana bir daha başını kapatırsan buraya gelmeyeceksin, dedi" diyor. Bu gerçekten büyük bir sorun ve biz bu sorunu aşmak istiyoruz. Bütün STK`ların, valimizden, Milli Eğitim Müdürümüzden yardım istiyoruz. Biz öğrencilerimizi oraya eğitim almak için mi gönderiyoruz; yoksa müdürün baskısını, müdürün azarlamalarını işitmek için mi gönderiyoruz? Bu müdürü biz istemiyoruz. Hiç kimse bu müdürü istemiyor. Bir öğrencinin eğitimini başörtüsü mü engelliyor? Bütün sorunlar bitti mi? müdür bey öğrencilere, "modern olun" diyor. Modern olmak mini etek ile gezmek midir? Saçını açmak mıdır? Bu sorun aşılsın ve herkes rahat bir nefes alsın." dedi.

"Müdür hakkında gereken işlemler yapılsın"
Süleyman Demirtaş ve Said Demirtaş adlı veliler de okul müdürü Emin Güleryüz`ün başörtülü öğrencilere sarf ettiği "Eğer başınızı örtecekseniz sizin boynunuzu koparacağım. Başınızı açmayacaksanız gidin İran`da yaşayın" sözlerini kabul etmediklerini belirterek yetkililerden müdür hakkında gereken işlemlerin yapılmasını istedi.

"Yönetmeliği uyguladım"
Konu ile ilgili olarak kendisiyle görüşülen okul müdürü Emin Güleryüz ise iddiaları yalanlayarak böyle bir kelime kullanmadığını ancak yönetmeliği uygulamak noktasında mükellef olduğunu ve bundan dolayı öğrencileri uyardığını ileri sürdü. Güleryüz, "Böyle bir uygulamanın yönetmeliğimizde olmadığını, yani kız çocuklarının derse başı kapalı giremeyeceğini kendilerine söyledim. Olay sadece bu ve konu bundan ibaret başka bir şey de yok" diyerek iddia edilenlerin doğru olmadığını söyledi.

Başörtüsü sorununda topu hükümete atan Güleryüz, "Bu sıkıntıyı giderecek yönetmelik çıkarsa ben sizden daha da çok sevinirim. Biz de görevimizi yönetmeliğe göre yapıyoruz. Öğrencilere, yönetmelikte ilköğretim çocuklarının başı kapalı okula girmemeleri gerektiğini söyledim. Kıyafet özgürlüğü dediler fakat öğrenciler kıyafet özgürlüğünü, başörtülü bir şekilde okula girebilecekleri şeklinde anladılar. O yüzde ben de çocuklara derslere bu şekilde giremezsiniz" diyerek yaşananların sorumluluğunu kabul etmediğini ifade etti. İLKHA

[Necip Fazıl]

[EpiVaTeS]

bak hele müdüre

[onurcan]

Müdür seni tükürüğe boğarlar dikkat et , eski kafa tascı zihniyeti bırak...

[MEÇHUL ADAM]

Yahu şu ülkenin dağlar kadar sorunlarla boğuştuğunu bilmeyenimiz yok.Durum böyle bilindiği halde böyle basit meseleleri halledemeyen hükümet başımızda ne güne durmaktadır?.Bu hükümet tekbaşına iktidar olmuş ama hala muktedir olamamıştır..Allah'ım sen bu müslümanların kalplerinde ki vehn hastalığını yok et ki kurtuluşa ersinler.VEHN HASTALIĞI:MAKAM I KAYBETME KORKUSU, ÖLÜMDEN TİKSİNME, DÜNYA SEVGİSİ, PISIRIKLIK VE KORKAKLIK HASTALIĞI demektir.Bu gibi hastalıklar müslümanları çer çöp kadar değersiz yapmaktadır.Gavurların gözünde artık müslümanların çöp kadar değerleri yoktur.Bunun alternatifi cesaret, şecaat ve kendisini Allah'a adamaktır.Gavurların en çok korktukları şey müslümanların cihad şuurunda olmasıdır.Cihad şuurunda olan bir müslüman asla gavurlara ve kafirlere boyun eğmez ve de onlardan hiç korkmaz..

Tüm dünya müslümanlarında bu hastalıklar olduğu müddetçe, küffar orduları müslümanları ezmeye ve sömürmeye devam edeceklerdir..

[ak sevda]

MEÇHUL ADAM Nickli Üyeden Alıntı

Yahu şu ülkenin dağlar kadar sorunlarla boğuştuğunu bilmeyenimiz yok.Durum böyle bilindiği halde böyle basit meseleleri halledemeyen hükümet başımızda ne güne durmaktadır?.Bu hükümet tekbaşına iktidar olmuş ama hala muktedir olamamıştır..Allah'ım sen bu müslümanların kalplerinde ki vehn hastalığını yok et ki kurtuluşa ersinler.VEHN HASTALIĞI:MAKAM I KAYBETME KORKUSU, ÖLÜMDEN TİKSİNME, DÜNYA SEVGİSİ, PISIRIKLIK VE KORKAKLIK HASTALIĞI demektir.Bu gibi hastalıklar müslümanları çer çöp kadar değersiz yapmaktadır.Gavurların gözünde artık müslümanların çöp kadar değerleri yoktur.Bunun alternatifi cesaret, şecaat ve kendisini Allah'a adamaktır.Gavurların en çok korktukları şey müslümanların cihad şuurunda olmasıdır.Cihad şuurunda olan bir müslüman asla gavurlara ve kafirlere boyun eğmez ve de onlardan hiç korkmaz..

Tüm dünya müslümanlarında bu hastalıklar olduğu müddetçe, küffar orduları müslümanları ezmeye ve sömürmeye devam edeceklerdir..

her meselede hemen hükümeti suçluyorsunuz biraz da kendi pısırıklığımızdan kurtulup böylelerine hadlerini bildirmek lazım

[MEÇHUL ADAM]

ak sevda Nickli Üyeden Alıntı

her meselede hemen hükümeti suçluyorsunuz biraz da kendi pısırıklığımızdan kurtulup böylelerine hadlerini bildirmek lazım

Hükümet iktidar olmuş ama muktedir olamamıştır.Böyle siyaset olmaz.Bütün badireler hiç korkmadan atlatılmalıdır.Kafirler cihaddan korkarlar.Siyaseten cihad etmek bile çok faydalı olmaktadır.Allah, müslümanların kalplerine vehn atınca işte bu basit bir mesele olan başartüsü her zaman canımızı sıkmaya devam edecektir.Böyle meseleleri büyüteni biz münafıklardan sayıyoruz.Bir bez parçası ne kadarda sorun oluyor şu memlekette yahu!..Asıl ateist, alevi solcu, laik, kemalist kesimler bu meseleyi kurcalarlar.Müslümanların böyle sorunu hiç olmamalıdır.Eğer bu ülkede bu saydığım kesimler hükümeti hiçe sayıyorlarsa onların fikirlerinin aleyhine acilen referandum yaparak sorunların kökünden kesilmesi sağlanır.Eğer gerçek müslüman olduğumuzu ispatlamak istiyorsak bu kesimlere karşı siyasi cihad başlatılmalıdır.