AK Gençliğin Buluşma Noktası
Star ve HaberTurk "Star" ve "HaberTurk" gazetesi köşe yazıları.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 06-22-2014, 10:28   #1
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart Ahmet Taşgetiren - Çankaya Berzahında CHP
Ahmet Taşgetiren



Çankaya berzahında CHP


Önce “büyük uzlaşma”ya bakalım. Altı boş bir söylem bu.

Öncelikle CHP’nin Meclis kadrosunda uzlaşma sağlanabilmiş değil. Meclis kadrosundaki uzlaşmazlığın tabanda da çok derin biçimde yaşandığı özellikle Ege cenahından gelen seslerde açık seçik görülüyor.

Büyük uzlaşma denen şey, CHP ile MHP’nin tepe kadrolarının uzlaşmasından ibaret. Bu birlikteliğe Saadet ve BBP’nin katıldığına dair bir işaret yok, BDP-HDP ve İP’in katılmadığı ise belli. Artı BDP-HDP eksenindeki Kürt oyların Erdoğan’dan yana olacağını tahmin etmek zor değil.

Kılıçdaroğlu’nun temas kurduğu sanatçı vs. taifesi ise resmen şok yaşıyor.

Aleviler adına yapılan açıklamalarda da İhsanoğlu’na tavır var.


MHP tabanının, Erdoğan-İhsanoğlu tercihinde nasıl davranacağı, özellikle CHP ile paralel duruşun mesela Orta Anadolu’daki MHP çevrelerinde nasıl karşılanacağı henüz meçhul. Ben oradaki eğilimin hiç de CHP ile paralel olacağı kanaatinde değilim.


Gelelim Cumhurbaşkanı profiline yönelik beklentilere. CHP ve MHP ile o paralelde duran medya çevrelerinin kurguladığı propaganda çerçevesi, Erdoğan’ın “Etkin cumhurbaşkanı” söyleminden yola çıkıp “gerilim potansiyeli”ne vurgu yapmak, buna karşılık İhsanoğlu’nun “Ağır Abi” hüviyetinden yola çıkıp “saygınlık” beklentisini oya çevirmek. Bunlar, söylem plânında çok garip gelmiyor, üstelik gönül alıcı bir mahiyet taşıyor.


Ama...


İşin bir de realitesi var.


Şöyle düşünebiliriz: İktidarda, İhsanoğlu’nu Çankaya’ya aday gösteren CHP-MHP kadrosu bulunsa, Cumhurbaşkanı’nın “etkinlik iddiası olmayan” birisini tercih etmelerini anlamak mümkün.


Ama ya İhsanoğlu’nun Çankaya’ya çıktığı durumda, iktidarda yine Ak Parti olacaksa, o zaman da Çankaya’nın etkinlikten uzak olmasını tercih ederler miydi? Yoksa orada mesela Sezer rolünde “Ana muhalefet” rolü üstlenen birisini mi bulmak isterlerdi? Muhalefetin zaman zaman Cumhurbaşkanı Gül içinden bile “muhalefet damarı” üretmeye çalıştıklarını bilmiyor muyuz?


Çankaya’ya çıkan insan, bir şekilde Anayasa’da mevcut bulunan yetkilerini işlevsel hâle getirmek isteyecek. Bu da, bir biçimde iktidarda - muhalefette olan partilerle ilişkisini pozitif-negatif nitelikte etkilecek. Oradaki mesele, iktidardaki kadrolarla uyum noktasında odaklaşıyor. Tayyip Bey Cumhurbaşkanı olduğunda içinden geldiği partinin Başbakanı ile problem yaşayabileceğinden bile söz edilebiliyorsa, farklı partilerin, hele “halk oyu ile seçilmiş” adayları ile ilişkiler çok daha problemli olacaktır.


Şu sıralar bana en çok, “CHP’den ikinci bir aday çıkar mı?” ile “İhsanoğlu adaylıktan vazgeçer mi?” soruları soruluyor.

Ortada çok net bir “doku uyuşmazlığı” sorunu bulunduğu kesin. Burada İhsanoğlu’nun CHP adayı hâline gelmesi de onun adına bir kişilik sorunu olarak ortaya çıkıyor. CHP’nin sırf “Erdoğan karşıtlığı”nı, Çankaya’ya çıkış gerekçesi hâline getirmesi ve bunun için ortaya “ilkesiz bir parti” hüviyeti koyması da “siyasal omurgasızlık” hâlinde CHP’nin hanesine yazılıyor. CHP, bu noktaya geldikten sonra eğer köklü bir kimlik özeleştirisi yapacak ve ona göre bir dönüşüm geçirecekse, mesele yok. Ondan sonra dönüşümün nasıl bir siyasal istikamet izleyeceği ve bunun CHP dünyasında ne tür gelişmelere yol açacağı değerlendirilir.


Doğrusu Çankaya seçimleri Türkiye’yi çok ilginç bir noktaya getirmiş bulunuyor.

Ben diyorum, Türkiye normalini bulma yolunda ilerliyor. İhsanoğlu’na ne kadar Kemalist muhitlere pazarlama anlamında bir takım özellikler giydirilmek istenirse istensin ve İhsanoğlu ne kadar bu profilin içinde yabancılaşma yaşamıyor görüntüsü sergilemek isterse istesin, İhsanoğlu, toplumun “muhafazakâr damarı”na hitap etmek üzere CHP tarafından aday gösterilmiştir. Onun için CHP’nin adayı; Rıza Türmen, Orhan Pamuk, Yaşar Kemal ya da Baykal değildir. Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır’da “Biz 1930’ların CHP’si değiliz.” söylediklerine bakılırsa CHP bir “geçmiş bagajı”ndan kurtulmak istemektedir. Bir metamorfoz zaruretinin idraki demekse bu, tarihsel sapmanın düzeltilmesi yoluna girme anlamı taşır.

Kılıçdaroğlu bu idrakle mi hareket ediyor, bu metamorfozun CHP’deki karşılığı ne olur, böyle bir metamorfozla CHP ortada kalır mı, içinden başka başka particikler mi çıkar, bunların hepsi ihtimal dâhilindedir.

İhsanoğlu ismi Kılıçdaroğlu’nun eline MHP tarafından verilmişse, gerçekten tahrip gücü çok yüksek bir bomba verildiği kesin gibi görünüyor.



Kaynak


Star 22.06.2014

 

Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi