05-14-2016, 02:00 | #1 |
Cemaat-i İslami Lideri Motiur Rahman Nizami Şehid Edildi
Bangladeş'te Cemaat-i İslami Lideri Nizami İdam Edildi
Bangladeş'te muhalefetteki Cemaat-i İslami partisinin lideri Motiur Rahman Nizami, dünyadan gelen tüm tepkilere karşı idam edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da kararı kınamıştı. Bangladeş'te hükümet tarafından kurulan savaş suçları mahkemesinde yargılanan muhalefetteki Cemaat-i İslami partisinin lideri Motiur Rahman Nizami idam edildi. "ŞEHİD OLDUĞUNA İNANIYORUZ" Nizami'nin büyük oğlu olan Nakibur Rahman, Dakka'daki Merkez Cezaevi yetkililerinin kendisini arayarak babasının idam edildiği haberini ilettiklerini bildirdi. Rahman, Cemaat-i İslami mensuplarını itidalli olmaya davet ederek şöyle konuştu: "Bütün aile mensupları olarak metanetli ve güçlü olmaya çalışıyoruz. Sabretmekten başka çaremiz yok. Babamızın şehid olduğuna inanıyoruz. Onun göstermiş olduğu yolu takip edeceğiz. Bütün Müslümanları babam için dua etmeye davet ediyorum." Rahman, ülke genelinde binlerce yerleşim merkezinde Cemaat-i İslami mensuplarının sokağa çıkarak kararı protesto ettiğini ancak güvenlik güçleri tarafından engellendiklerini söylemişti. GENEL SEÇİMLER BOYKOT EDİLDİ Bangladeş'te aralarında Cemaat-i İslami'nin de bulunduğu 18 muhalefet partisi, hükümetin baskıları nedeniyle ülkede özgür bir ortam olmamasını gerekçe göstererek 2014 yılı başında yapılan genel seçimi boykot etmişti. Seçimlere yalnızca iktidardaki Avami Birliği ile onu destekleyen 7 parti katılarak parlamentodaki sandalyeleri elde etmişti. HÜKÜMETİN KURDUĞU MAHKEMEDE YARGILANDI Geçen Perşembe Yüksek Mahkeme, 1971'deki bağımsızlık savaşı sırasındaki bazı olaylardan sorumlu tutulan Nizami hakkındaki idam kararını bir kez daha onamıştı. Dört yargıçtan oluşan mahkeme heyetine başkanlık eden Surendra Kumar Sinha, mevcut hükümet tarafından kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi tarafından ölüm cezasına çarptırılan Nizami'nin kararın yeniden gözden geçirilmesi için yaptığı başvurunun reddedildiğini açıklamıştı. 3 İDAM MAHKUMU AF TALEBİNDE BULUNMADI Kararla, eski İçişleri Bakanı Nizami hakkındaki iç hukuk yolları tükendi. Nizami, devlet başkanından af talep etme hakkına sahip ancak bu yolu kullanıp kullanmayacağı bilinmiyor. Daha önce Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi tarafından idama mahkum edilen Cemaat-i İslam liderlerinden Abdülkadir Molla, Muhammed Kamaruzzaman ve Ali İhsan Mücahid, af talebinde bulunmamış ve asılarak idam edilmişlerdi. 16 SUÇLAMAYLA YARGILANMIŞTI Cemaat-i İslami'nin gençlik kolunun lideri olduğu ve bağımsızlık savaşı sırasında da Pakistan ordusuna destek verdiği ileri sürülen El-Bedr güçlerinin komutanlığını yapan Nizami, Bangladeş hükümetinin Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi tarafından Pakistan ordusuyla iş birliği yapmak ve sivillere yönelik eylemlerin de aralarında bulunduğu 16 suçlamayla yargılanmıştı. Mahkeme, 2014'te Nizami'yi ölüme mahkûm etmişti. Nizami, kararı temyiz etmiş ancak Yüksek Mahkeme, 6 Ocak'ta kararı onamıştı. Yüksek Mahkemenin kararını açıklamasının ardından Cemaat-i İslami'nin Başkan Vekili Makbul Ahmed ve Genel Sekreter Vekili Şafikur Rahman, halkı cumartesi günü barışçıl gösteri yapmaya, pazar günü de 24 saatlik genel greve çağırmıştı. LİDER KADRO HEDEF ALINDI Başbakan Şeyh Hasina tarafından bağımsızlık savaşı sırasında işlendiği iddia edilen suçların cezalandırılması için 2009'da kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi şimdiye kadar 19 kişi hakkında karar aldı. Bunların büyük bir kısmı ülkenin İslami değerleri savunan en büyük partisi Cemaat-i İslami liderlerinden oluşuyor. 92 YAŞINDAKİ LİDER HAPİSHANEDE ÖLDÜ Mahkeme tarafından suçlu bulunan ve idam cezasına mahkûm edilen ilk kişi Cemaat-i İslami Partisi'nden Abdülkelam Azad olmuştu. Ülkeden ayrıldığı için gıyabında yargılanan Azad, Ocak 2013'te idam cezasına çarptırılmıştı. Partinin Genel Sekreter Yardımcısı Abdülkadri Molla, Şubat 2013'te ömür boyu hapse mahkûm edilmiş, 17 Eylül'de cezası Temyiz Mahkemesi tarafından idama çevrilmişti. Molla, 12 Aralık 2013'te cezası infaz edilen ilk Cemaat-i İslami lideri olmuştu. Mahkemenin 90 yıl hapse mahkum ettiği Cemaat-i İslami'nin 92 yaşındaki lideri Gulam Azzam da 23 Ekim'de hapishanede ölmüştü. GENEL SEKRETERİN İDAM CEZASI ONAYLANDI Hasina hükümetinin kurduğu mahkeme 29 Ekim 2014'te Azzam'ın ardından partinin liderliğini üstlenen Nizami'yi, 2 Kasım 2014'te de partinin Merkezi Yürütme Kurulu üyesi Mir Kasım Ali'yi bağımsızlık savaşı sırasındaki bazı olaylardan idama mahkûm etmişti. Cezası Yüksek Mahkeme tarafından 3 Kasım 2014'te onanan partinin Genel Sekreter Yardımcısı Muhammed Kamaruzzaman, 11 Nisan 2015'te idam edilmişti. Mahkeme, 18 Şubat 2015'te Cemaat-i İslami Partisi liderlerinden Abdus Sobhan'ı dokuz suçlamanın altısından suçlu bularak idama mahkûm etmiş, 16 Temmuz'da da bağımsızlık savaşı sırasında Pakistan ordusu tarafından kurulan Rızakar milis kuvvetlerine üye olduğu kaydedilen Furkan Malik'e ölüm cezası vermişti. Cemaat-i İslami Partisi Genel Sekreteri Ali İhsan Mücahid'e 1971'deki bağımsızlık savaşı sırasında insanlığa karşı suç işlediği gerekçesiyle verilen idam cezası 16 Haziran'da Yüksek Mahkeme tarafından onanmıştı. ADİL YARGILAMA STANDARTLARINA UYULMADI Bazı muhalefet partileri ve uluslararası gözlemciler, Hasina hükümeti tarafından kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesinin adil yargılama standartlarına uymadığını ve siyasi kararlar aldığına dikkati çekiyor. Cemaat-i İslami Partisi de lider kadrosuna yönelik mahkeme kararlarının siyasi olduğuna işaret ederek halkı Hasina hükümetinin "devlet terörüne" karşı çıkmaya çağırıyor. Parti yetkilileri hükümetin muhalifleri bastırmak için kitlesel cinayetler, keyfi tutuklamalar, yargısız infaz ve işkence gibi suçlar işlediğini belirtiyor. Cemaat-i İslami yetkilileri, bağımsızlık savaşının ardından 1973'te çıkarılan Savaş Suçları Kanunu'na göre ancak silahlı savunma ya da yardımcı gruplara üye kişilerin savaş suçları ya da insanlığa karşı suç işlemekten yargılanabileceğini, buna karşın üyelerinden hiçbirinin silahlı gruplara üye olmadığını, dolayısıyla bu suçlamalarla yargılanamayacağını vurguluyor. SAVAŞ SONUNDA BANGLADEŞ KURULDU Hindistan'dan 1947 yılında ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Pakistan'ın doğusu ile batısı arasında 1971'de başlayan iç savaş bağımsız Bangladeş devletinin kurulmasıyla son bulmuştu. Pakistan, ülkenin doğusundaki halkın bir bölümünün bağımsızlık talep etmesi üzerine bölgeye çok sayıda asker göndermişti. İç savaş sırasında Doğu Pakistan'dan yaklaşık 10 milyon sivilin evlerini terk ederek Hindistan'a göç etmesi üzerine Hindistan hükümeti Aralık 1971'de bugünkü Bangladeş olarak bilinen Doğu Pakistan'ı işgal etmişti. Pakistan askerlerinin Dakka'da Hindistan güvenlik güçlerine teslim olmasının ardından 16 Aralık 1971'de Doğu Pakistan yeni adıyla Bangladeş olarak bağımsızlığını ilan etmişti. Yaklaşık 9 ay süren bağımsızlık savaşı sırasında 3 milyondan fazla kişi yaşamını yitirmiş, milyonlarcası yaralanmıştı. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN KARARI KINAMIŞTI Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da cuma günü Eyüp Belediyesi hizmet binası ve toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, "Bangladeş'te 75 yaşında bir mücahide, hiçbir dünyevi günahı olduğuna inanmadığımız insana idam kararı veren zihniyeti lanetliyorum. Her türlü girişimde bulunmuş olmamıza rağmen burada kinin, nefretin bu denli yaygınlaşmasını ve şu âna kadar bu tür idamları yapan bir anlayışı ben ne demokratik bir anlayış, ne de adil bir yönetim olarak görüyorum." ifadelerini kullanmıştı. Kaynak Haberler 10.05.2016
Konu Cihannur tarafından (05-14-2016 Saat 02:02 ) değiştirilmiştir.. |
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
05-14-2016, 02:23 | #2 |
İşte idam edilen Nizami'nin son sözleri
Cemaat-i İslami partisinin lideri Motiur Rahman Nizami dün idam edilmeden önce bir veda mektubu kaleme aldı. İslam dünyasının gelen tepkilere rağmen dünyanın gözü önünde idam edilen Cemaat-i İslami partisi lideri Nizami, kaleme aldığı veda mektubunda "Müslümanlar etle tırnak gibi midir gerçekten! Sökülüyor tırnaklarımız. Etiniz acımıyor mu?" diye sordu. İşte Nizami'nin son sözlerinin tamamı: BEN GİDİYORUM... Doğduğumda nikâhlandığım ve son nefes diye zaman tayin ettiğim buluşmaya gidiyorum. Korkmuyorum. Ardımda pişmanlıklarım var ama üzgün değilim. Kırgınım. Sözünü unutanlara, kardeşinin elini tutmayanlara, düşeni kaldırmayanlara, Allah için gözyaşlarını sakınanlara, resimlerimizi “layk" için kullanıp gördüklerini yaşanmamış kabul edenlere, zalimin yanında durup mazluma timsah gözyaşları dökenlere, kıyama kalkmayı kolay zannedip elindekini muhafaza etmek için bahane satanlara, alanlara kırgınım. Bu kırgınlıkla kavuşacağım Rabbime. Söyleyeceğim bunları. Vuslat bu. Nerede buluşacağı belli olmuyor insanın. Bazen 14 yaşındaki bir kızı Kudüs'te pazarda buluyor. Kafasına sıkılan bir kurşunla göçüyor. Elbisesine bulaşıyor kan. Huzura çıkmadan önce melekler yıkıyor onu. "Senin kardeşin benim. Bu katillerle niye anlaşıyorsun?" diyemiyor. Bazen vuslatına yürümen gerekiyor. Seni evinde bulsun istediğin buluşma için önce evinden ayrılman gerekebiliyor. Sonu görünmeyen bir yolu merakla yürümen gerekiyor. Yol bitip de deniz başlayınca acı acı yutkunmak serbest suya atlamadan önce. Bir kıyıya varıyor elbet denizin sonu. Kıyıya ya canlı varıyorsun ya da cansız vuruyorsun. "Benim evim sizin hesaplarınızdan daha anlamlıydı. Hırsınızdan büyüktü odalarımız. Niye yaktınız çocuklarımızın gözlerimizin önünde büyüyecekleri resimleri? Mutlu musunuz şimdi?" diyemiyorsun… Bazen evinde de buluyor seni. Dumanlar yükselmeye başlıyor birden. Zaten taş binada oturmasına izin verilmeyenlerin çabuk tutuşan evlerine ateş sıçrıyor. Bütün seslerin gökyüzünde toplandığını düşünürseniz günü her saati bir "ah" asılır Arakan'dan o gökyüzüne. Çocuklar ölür. Çıplak ayakları ve toza bulanmış yüzlerine bakmayın. Tertemiz gider onlar. Kadınlar ölür. Adamlar ölür. Yanarak ölür, kahırla ölürler. Cennet meyvesi pahalıdır. Kalb asıl sahibine dönene kadar acır insan. Sonrası umman, kevser, Peygamber (s.a.v). “Müslümanlar etle tırnak gibi midir gerçekten! Sökülüyor tırnaklarımız. Etiniz acımıyor mu?" diyemezler… Ahzab suresinde övülen adam ve kadınlardan çok anlatabilirim size. Sizin üzüldükleriniz için son diye yazılan haberlerin "son" olduğunu mu zannediyorsunuz? Acıyı onlar çekiyor da size pay düşmeyecek mi zannediyorsunuz? Daha ilkokulda öğretmene şikâyet edilmekten korkanlar! Sizi Allah'a şikâyet etmeye gidiyoruz. Her yaptığınızı, her yapmadığınızı, her söylediğinizi, her sustuğunuzu, her gördüğünüzü, her gözünüzü kapadığınızı, her oturuşunuzu, her kalkmayışınızı bir bir not aldım. Her şeyi anlatacağım. Ben gidiyorum… Ardımda bir fikir kalsın istiyorum. Zorla karşılaşınca ölüm korkusundan istikametini şaşıranlarla biz ölümden aynı şeyi anlamıyoruz. Bu bir imtihandı. Kolay olacağını söylemedi kimse. Sancısız olacağını, bedelsiz olacağını. Bu yola baş koymak, sonunda gerekirse bu uğurda o baştan vazgeçmek demekti. Bizim için karar aldıklarını zanneden ahmaklar var. Bu karar ancak göklerde alınmış olabilir. Siz kimsiniz ki! Kulunu razı etmek için Yaratıcıyı üzecek değiliz! Ben gidiyorum… Benden önce giden arkadaşlarımın yanına, Rasulullah'ın yanına. Siz kalacaksınız. Kimin doğru olduğu benim gittiğim yerde çıkacak ortaya… Ben gidiyorum… Çeki düzen verin kendinize. Sıranın size de geleceğini unutmayın. Şehadetin şehid gibi yaşayanlara nasip olacağını, Allah'tan başkasına kul olunmayacağını hatırlayın her daim. Ben gidiyorum… İbret alın bu yolculuktan. Bir araya geldiklerinde sadece aynı anda ayaklarını yere vursalar dünyayı sallayacak kalabalıktaki sizler, kardeşlerim. Sizin gözünüzün önünde yürüyeceğim ipe. Korku görmeyeceksiniz. Endişe sezmeyeceksiniz. Öfkemi de beraberimde götüreceğim. Ben gidiyorum… Dilerim bu gidiş size kim olduğunuzu hatırlatsın. Mazlumlar için ayağa kalkmanın bir yolunu bulmanızı sağlasın. İpler adedince baş istense, ama deseler ki bu bedel kıyam içindir, az kalır giden başlar! Boşuna terk etmez canımız bedenimizi. Mükâfatını O'ndan biliriz. Kalanlara ibret olmadığı üzer bizi… Size son sözlerim şudur: "Her zaman bâtılın, zulmün ve haksızlığın karşısında ilmi mücadeleye devam edeceksiniz. Bir mümin asla Allah'tan ümidini kesmez. Hayatınızın sonuna kadar Allah yolunda bir gaye ile görevinizi sürdüreceksiniz. Bâtılın tüm tuzaklarına ilim yoluyla cevap vereceksiniz. Kadınlarımızın yetiştirilmesine ve ahlâk yoluna önem vereceksiniz. Cemaat-i İslami'de asla bir lider problemi yaşanmayacaktır. Durum ne kadar kötü olursa o kadar iyi ve kaliteli liderler yetişecektir. Ben yaşlandım. Rabbim her an canımı alabilir. Ben şehid olarak Allah'ın huzuruna gitmek istiyorum. Benim şehadetim ile beraber değişim başlayacaktır. Halkım ve dünya Müslümanlarından dua istiyorum. Eğer dünyada bir daha görüşemezsek cennette görüşeceğimizi ümit ediyorum inşallah." Motiur Rahman Nizami Kaynak Haber 7 11.05.2016 |
|
05-14-2016, 02:27 | #3 |
|
|
05-14-2016, 02:33 | #4 |
Şehadetiniz mübarek olsun Motiur Rahman Nizami. Cemaat-i İslami lideri Şehid Motiur Rahman Nizami için dua edelim kardeşlerim.
|
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
cemaat-i islami, cemaat-i islami lideri, idam edildi, motiur rahman nizami, şehid, şehid edildi |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|