07-21-2007, 05:41 | #1 |
Türkiye Irak’a girmeye hazır
HABER NTVMSNBC'DEN ALINMIŞTIR:
AMMAN - Böyle bir gelişme projektörleri şu iki konuya çeviriyor. İlki Kuzey Irak’taki şartların içyüzü ve Kürt liderlerin oradaki politikaları. İkincisi ise Beyaz Saray ve ABD Kongresi’nde ABD güçlerinin çekilmesi etrafında dönen tartışmanın netleşme sürecinin yaklaşmasıyla birlikte beklenen Türk rolü. Medya organlarında Barzani ve Talabani hükümeti gölgesinde güvenlik, istikrar, kalkınma ve demokrasiye dair bütün söylenenler gerçek değil. Zira Kuzey Irak’tan gelen Iraklıların taşıdığı tablo oradaki şartların ‘toz pembe’ olduğu yönündeki çarpıtma hikayelerden uzak. Bilgiler Kürt halkının yolsuzluk ve baskılara dair sıkıntılarından, elektrik hatta su eksikliğinden dem vuruyor. Yalnız Bağdat’ta yaşananlara kıyasla Süleymaniye ve Erbil’deki kısmi güvenlik iki Kürt lidere yarıyor, yanlışlara, Iraklıları Arap ve Türklerin düşmanlığına götürecek şovenizm derecesine varan benzeri görülmemiş bir büyüklenme dozu veriyor. Son zamanlarda pohpohlanan medya saptırmalarından biri de Kürt siyasetçilerinin Iraklıların birliğinin ve bir araya gelmesinin etkeni oldukları yaklaşımı. Fakat Kürtler ile Maliki ve El Hekim arasında Şii-Kürt anlayışı başlığı altındaki son anlaşma iki Kürt partinin düştüğü hataların boyutunun bir başka göstergesidir. Zira petrol anlaşması, Irak’ın bölünmüşlüğünü derinleştirmesinin yanı sıra stratejik düzeyde Kürtlerin büyük bir hatasıdır. Çünkü Türkiye Irak Kürtleriyle kapsamlı bir savaşa girmek zorunda kalsa dahi Kürtlerin Kerkük ve petrolünü ele geçirmesine asla müsaade etmeyecektir. Zira petrol üzerindeki kontrol orta ve uzun vadede sadece Irak’ın değil Türkiye’nin de bölünmesini tehdit edecek güçlü bir Kürt devletinin kurulmasının dinamiklerini tamamlaması anlamına gelecektir. Ankara’nın Kerkük sınırlarına kadar gidebilecek kapsamlı askeri operasyonda elini bağlayan şey yoğun ABD varlığıdır. Fakat büyük Türk konuşlanması Türk siyasilerin bu ABD varlığına yönelik öfkesini ortaya koyuyor. Ankara, ‘demokratik Irak’ kurma noktasındaki stratejik başarısızlığın kuzeyde ‘Kürt demokratik devletçiğinin’ desteklenmesi şeklindeki sınırlı başarıyla telafi edilmesi bağlamında Washington’da konuşmaların artmasından rahat olmayacak kesinlikle. Zira böyle bir başarı güçlü şekilde Türkiye’nin çıkarlarına karşıdır ve stratejik bağlamda Türkiye’nin güneyi ve doğusundaki Kürt isyancı harekete destektir. İki Kürt liderin Türkiye’ye karşı sarf ettikleri tehdit ve uyarılarının sertleşmesi, Irak’ın geleceği oyununa girmeye hazır Türk rolüne yönelik endişelerini ortaya koyuyor. Ortada Kerkük ve Musul bölgelerinde Arapları ve Türkmenlere yönelik Türk desteği bağlamında Irak bilgileri var. Bu bilgileri hafta başında 150 Türkmen’in hayatına mal olan patlamanın arkasında bazı Kürt çevrelerin olduğu yönündeki iddialar karşılıyor. Bu türden endişe ve şaiyaların ortada dolaşması bile herkesin aleyhine olacak kazanımlar elde etmek için Irak’taki kötü şartları kullanmaya çalışan Barzani ve Talabani’nin politikalarının uğradığı başarısızlığın arttığını teyit ediyor. İki liderin bu yaklaşımı herkesin düşmanlığını ve husumetini alıyor. Birkaç gün önce büyük Arap tarihçi Muhammed Hasaneyn Heykel, başta ılımlı ülkeler olmak üzere, Arapların Türkiye ile eşgüdümlü hareket etmemelerini ve Türkiye’nin ABD ve bölgesel müdahalelerden doğan çıkmazlar ve sorunlarla mücadeleye esaslı aktör olarak girişini sorguluyordu. Arapların Türkiye’ye, Irak’a müdahale noktasında davetiye çıkarmaları konusunun tartışmaya açılmadığı açık. Ancak Ankara’nın hiçbir taraftan davet beklemeksizin Irak ve bölgesel sahaya güçlü şekilde girmeye hazırlandığı da ortada. (*) Ürdün’de yayımlanan El Arap El Yevm gazetesi, 11 Temmuz 2007,
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|