![]() |
#1 |
![]() Varsayın ki; bir memur, mesai arkadaşına böyle bir ifade kullansın: “Şişko laikçi. Sen Allah’a dua etmesini de bilmezsin. Haydi gel namaza gidelim!” Ne olur düşünebiliyor musunuz? Ana caddelerden tanklar mı yürümez!.. Kartel gazeteleri, manşetler mi patlatmaz!.. Televizyonlar yayınlarına ara verip, o ilden canlı yayına mı geçmezler!.. Örneğimizdeki memur yerine, bir hakimi koyup, hitap edilen kişiyi de zabıt katibi yapsak? Ooooo! Etraf tozduman olur.. YargıtayBaşsavcısı’ndan tutun, Danıştay Başkanı’na, Danıştay Başsavcısı’na, HSYK Başkanı’na kadar hepsi demeç için sıraya girerler.. YARSAV Başkanı’nı unutur muyuz hiç? O da, “fırsat bu fırsat” deyip, hemen kameraların karşısına geçip, “Yargının siyasallaşma boyutları ortadadır” diye söylem geliştirirdi! Sadece söylem ile mi kalırdı iş? Ne mümkün? HSYK Başkanvekili, böyle bir olayı gecenin 12’sinde duysa, yarım saat sonra olağanüstü toplantıya başlayıp, 2 dakika içinde ihraç yazısına son imzayı atarlardı bile.. “Böyle bir şey olmuş da, tüm bu zinde güçler olayı mı atlamışlar, olay ne?” diye meraklandınız değil mi? Evet; aslında buna benzer bir olay yaşanmış.. Ama bir farkla.. “Laikçi” yerine, “dinci” nitelemesi kullanılmış. “Namaza gidelim” yerine de, “İçmeye gidelim” ifadesi sarfedilmiş! (Namaz ve içki kıyaslamasından özür dilerim. Hoş bir kıyas değil, kabul ediyorum.) Uzatmayalım, hemen kısaca aktaralım olayı. Efendim, Burdur Ağır Ceza Mahkemesi üyesi bir hakim, zabıt katibine şöyle hitap etmiş: “Şişko, sen dincisin, para harcamazsın, hadi içmeye gidelim.'' Ağır Ceza Hakimimiz, hızını bununla da alamamış, bir keşif sırasında, “Aptal herif, size laf söyleyince çarşafa dolanıyorsunuz” şeklindeki hakaretlerini de, herkesin duyabileceği şekilde yüksek sesle “şişko dinci”ye sarfedivermiş! Ve ne ceza almış biliyor musunuz? 299 YTL. Pardon, o cezayı da almamış. Çünkü 299 YTL’lik ceza da ertelenmiş! Yani sizin anlayacağınız, anasından doğduğu gibi, akpak olmuş hakimimiz. Kim vermiş kararı? 2005 yılında bir avukat hanımı, tanıklık yapmak üzere geldiği Yargıtay’da duruşma salonuna başörtüsü sebebiyle almayan Yargıtay 4.Ceza Dairesi.. Ve de onun üst kurulu konumundaki Yargıtay Ceza Genel Kurulu! Peki, Samsun’daki başsavcıyı, AdaletBakanı müsteşarına kırmızı halı serdirdiği için anında savcılığa indiren HSYK ne yapmış? Burdur’dan Giresun’a, aynı yetki ile göndermiş, Ağır Ceza Hakimimizi! Orada da Ağır Ceza Mahkemesi üyesi, yeni yerinde de Ağır Ceza Mahkemesi üyesi! Ceza olarak mı göndermiş, yoksa “Afferin sana. Dinci şişkonun hakkından gelmişsin” diye terfi mi ettirmiş pek anlaşılmıyor.. Ama şu kesin ki, Genelkurmay’a “Şu şu generaller hakkında bazı suçlamalar var.Gereğini yapınız” diye yazı gönderdiği için Ferhat Sarıkaya’yı savcılıktan ihraç eden HSYK, “Şişko dinci. Haydi içmeye gidelim” diyen hakime dikkat çekecek bir ceza uygulamamış! 12 Eylül darbesini yapan 5 general için iddianame hazırlayan Adana Savcısı SacitKayasu’yu, değil savcılık, avukatlık bile yapamaz hale düşüren, üstelik bir de 1 yıl hapis cezası veren yargı organlarımız, “şişko dinci”nin müellifinin sabıka kaydına çizik attırmamış! İşte güzelim Türkiye böyle yönetiliyor! Bir yanda, “Deprem ilahi ikazdır. Her olay, ilahi takdir çerçevesinde gelişir” diyene 2 yıl hapis cezası veriyoruz. Cezaevlerinde süründürüyoruz.. Ama emri altında çalışan zabıt katibine “Şişko dinci” diyene ceza vermiyoruz! Verdiğimizi de erteliyoruz! Çünkü o laik hakimlerimizdendir! Ona her şey serbest. Hakaret de edebilir, görev başında iken yanındakileri toplayıp, içmeye de gidebilir! Ne günlere kaldık, hayret doğrusu! Hatta ben hazırlık yapıyorum, “şişko dinci”nin müellifi olan hakimimiz, yakında Yargıtay’a üye bile seçilebilir.. Hakkıdır onun!.. Niye seçilmesin? Ali KARAHASANOĞLU / VAKİT 13/12/2007
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|