![]() |
#1 |
![]() Adı Havvaydı.. geçen bir buçuk yıl içinde tek kelime konuşmamıştık.. zaten pek kimseyle de konuşmazdı.. hali nedir bilmem ama o kendi halindeydi.. üçüncü kişilerden öğrendğim kadarıyla maddi durumu pek iyi değildi.. gördüğüm ilk günden beri kıyafeti pek değişmemişti.. değiştiyse bile ben farketmemiştim.. garip bir farkedilmezliği vardı.. ordaydı biliyordum ama çoğu kez görmüyordum.. toprak gibi.. mütevazi.. abartısız.. baştan aşağı kahverengi bi üniformayla doğmuş izlenimi veriyordu ara sıra da olsa görebilenlere.. ne kantinde ne de okul çevresindeki mekanlarda birşey alırken görmemiştim.. öyle ki sınav dönemleri sınıfça toplandığımız fotokopicilerde bile gözüme çarpmamıştı hiç..
bunları sonradan düşününce farkediyorum.. zira varlığı ile yokluğu arasında ince bir çizgi konucak kadar bile fark yoktu.. ta ki o güne kadar.. o gün.. bugün büyük bir sancıyla doğan bir itirafın minik bir pişmanlık olarak rahme düştüğü gündü o gün.. bütün önemli günler gibi sıradan başlamıştı.. dersin ilk yarısına girsek mi.. yoksa kantinde kahvaltı yapıp üstüne bi parti batak atıp bir sonraki derse mi katılsak.. benim pek iştahım yoktu.. zaten muhtemelen çoktan sabah sabah bi kaç sigara içip dünyadaki günlerimi azaltma çabamı kendime bir kez daha ispatlamıştım.. sınıfa gittim.. en arkadaki tapulu yerime oturdum.. ilk okuldaki tüm dersler mantığını üniversitye taşımış olmanın bir görtergesi olan tüm dersler ajandamı çıkarmış şuursuzca nereye yazacağımı bulmaya çalışıyordum.. sınıf çok kalabalık değildi.. arkadaş grubum da kantinde olduğu için konuşacak kimse yoktu.. etrafıma baktım.. o da oturmuş çantasında bir şeyler arıyordu.. her zamankinin aksine bugün dikkatimi çekmişti.. bi süre izledim.. başını kaldırıp bana bakınca bakışlarımı kaçırdım.. çok geçmedi.. hoca geldi.. 12 yılda güçlükle edindiğim hoca görünce ayağa kalkma şartlanmışlığını bir kez daha yine güçlükle bastırdım.. hoca sınıfı süzerek kürsüye çıktı.. çantasını açtı.. bi kağıt parçası çıkardı.. bişeyler okumaya başladı.. Türkçe konuşuyor olmasının şokuyla okuduğu metne pek konsantre olamadım.. zaten çok uzun da değildi.. hemen bitti.. sınıf alışılmadık bir biçimde çok sessizdi.. hoca başını kaldırdı.. “bu yazının gereği olarak kılık kıyafeti ugyun olmayanların çıkmasını rica ediyorum..” dedi.. aynı anda sanki daha önce defalarca prova edilmiş gibi bütün bakışlar havvaya yöneltildi.. o da şaşkındı.. bizden biraz daha fazla.. hoca aynı uyarıyı bu kez onun gözlerine bakarak tekrarladı.. ve sessizlik geri döndü.. kisme hiçbir şey söyleyemedi.. Havva da dahil.. sonra yavaşça oturduğu yerden kalktı.. sessiz olmaya gayret gösteriyordu.. oturanı kalktığında gürültüyle kapanan sandalyemsiyi eliyle tuttu ve kapanmasına eşlik etti.. sıranın üzerindeki eşyalarını çantasına koydu.. bütün gözler onun üzerindeydi.. bişey deseydi ya.. bu haksızlığa karşı söyleyecek bi çift sözü yok muydu.. hayır yoktu.. hocanın arkasından geçerken yere bakarak yüzünü saklamaya çalışıyordu.. kapıya yöneldi açtı.. çıktı.. kapıyı usulca kaparken başını kaldırıp sınıfa baktı.. gözleri dolmuştu.. ama gülümsüyordu.. o kısacık an.. hafızama kazındı ve hala orada.. hoca hiçbirşey olmamış gibi derse devam etti.. bi taraftan olanlara anlam vermeye çalışıyor.. diğer taraftan ne yapmalıyım sorusunun yanıtını arıyorudum.. neden ben de havvayla birlikte çıkmamıştım.. şimdi çıkmalı mıydım.. bağırıp çağırmalı.. insanların tepkisizliklerini yüzlerine mi vurmalıydım.. hiçbirini yapmadım.. ya şöyle olursalar zihnimden girip bedenimi felç etti.. herkes gibi hiçbirşey yapmadan dersin bitmesini bekledim.. eve gittim.. kendime kızdım hakaret ettim.. o anı defalarca yaşadım.. havvanın çıkarken sınıfa baktığı an.. her seferinde kendime korkak damgasını layık gördüm.. tepkisiz korkak.. gözünün önünde gerçekleşen bi haksızlığa aptal bakışlarla seyirci kalacak kadar mal.. ertesi gün.. daha ertesi gün.. gözüm hep o kapıdaydı.. çıkıp gittiği kapıdan geri döner miydi.. dönmedi.. ben beklemeye devam ettim.. yokluğu varlığından daha çok hissediliyordu havvanın.. Havva bir daha hiç dönmedi.. okulu bıraktı.. bıraktırıldı.. binbir fedakarlıkla çalışıp hakkıyla elde ettiği eğitim hakkı elinden alındı.. ben buna şahit oldum ve hiçbirşey yapmadım.. belki elimden bir şey gelmezdi.. belki yapacaklarım ona bi fayda sağlamayacağı gibi bana da zarar verecekti.. ama en azından.. son kez sınıfına baktığı o an.. kendisiyle birlikte dışarı çıkan birinin daha olduğunu.. yalnız olmadığını görmeyi haketmişti.. ona bunu veremedim.. alıntı.
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() "akıl sussa da,vicdan hiç susmaz..." en kötüsü de,aklı ve vicdanı susmuş olanlar... milyonlarca başörtü mağdurundan sadece biri Havva , okurken gözlerim doldu.. paylaşmak istedim... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|